Biliyorsunuz Kdz. Ereğli’nin üç büyük il dışında kalan 858 ilçe arasında 61 ili geride bırakarak 32. olduğu yılları.

Ne büyük itibardı.

Gururdu.

Mutluluktu.

858 ilçe arasında 81 il arasında 61 ili geride bırakmak!

Olağanüstü.

**

Son durumumuz nedir yeni bir araştırma yayımlanırsa öğreneceğiz.

Ama düştük.

Hem de çok düştük/düşürüldük!

Peki niye düştük?

Elbette ki siyasi açıdan güçsüz bırakıldığımız için.

Sizin sesi yok ise çıkmıyor ise kim takar Ereğli’yi. Şehir konuşmayınca, zaten TBMM’de temsilcin de yok ise görünmez şehir olursun.

Özellikle 2015’den bu yana olduk gitti.

Durum ortada!

**

Kdz. Ereğli gibi iç dinamikleri yüksek şehirde kültür ve sanatta geçmişteki yılları özlüyor insan.

Özellikle yerel kültür ve sanat can çekişirken söylemek istediğim bir iki konuyu paylaşmak istiyorum sizlerle.

Eskiden halı kursları vardı. Dönemin ilçe kaymakamı kaymakamlığı ziyarete gelen önemli kişilere bu halıları bizzat gösterir ve satılmasına katkı sağlayarak kursa giden öğrencilerin emeğinin karşılığını almalarına çaba gösterirdi.

Düzenlenin sergilerde, belediye ve diğer büyük kuruluşların sahip ve üst düzey yöneticileri katılır, mutlaka destek amaçlı sanat eserleri satın almaya özellikle ve de özende dikkat ederlerdi.

Sonrasında, yerel kültür ve sanat desteksiz kaldı.

Yani, sahipsiz bırakıldı.

Örnek o kadar çok ki.

Somut bir örnek ise Sanat Kurumu Derneği. Bu dernek kiralık bir binada, elektrik ve doğal gaz ücretlerini de cepten ödeyerek sanat yapmaya çalıştı/çalışıyor. Şimdi kiralık binadan da çıkarılan bu dernek, Alemdar Destanı’nı (önceki belediye dönemi) sahneye koydu. İzleyenler bilir ki, o büyük heyecanı yaşayanlar salondan büyük gururu paylaşarak çıkmışlardı.

Alemdar Vapuru kahramanlığının yıldönümünde en azından bir kişi ve kurum “Bu kahramanlığın da sonraki kuşaklara anlatılması, hem de sanatın desteklenmesi için bu oyunu biz oynatalım” demedi ilgi göstermedi.

Oysa bu oyun Türkiye’nin tüm il ve ilçelerinde oynatılması gereken bir Türkiyei kahramanlığıydı.

Kurtuluş Savaşı’nın ilk tek ve tek deniz muharebesinin yaşandığı Alemdar Oyununa diğer kişi ve kurumlara da örnek olsun, dikkatleri çeksin diye üç iş insanı bir araya gelip bir oyuna sponsor olmuşlardı.

Bu duruş Ereğli’de bir ilktir ve kültür ve sanatı anlayanlara ya da anlaması gerekenlere görebilme şansı vermiştir.

Ne yazık ki, anlayan çıkmamıştır!

**

Kültür ve sanatta bir toplum kendi öz kültürüne sahip çıkmıyor ise o toplum yozlaşır ve sürekli güç kaybeder.

Ereğli kaybetmesin.

Ereğli, kültür ve sanattaki birikimini daha çok üreterek sosyo-ekonomik gelişmişlik değirmenine yine yeniden su taşımaya başlamalıdır.

En başta da; Kaymakamlık, Belediye, Erdemir, Tat Metal, Çınar Boru, Özdemir Boru, Çemsan, Ünal Metal, TSO; TMMOB; Ereğli Gemi gibi kuruluşlar yerel kültür ve sanata destek olma sorumluluklarını hatırlayıp yerine getirmelidirler.

Hemen küçük bir dip not vereyim, Kdz. Ereğli Tarih Doğa Kültürünü Yaşatma Derneği’nin yayımladığı kolilerce kitap dernek binasında duruyor. O kitaplar, tüm kurumların hediye paketlerinde mutlaka yer alması gerekmez mi? Heraklia Pontika, Siyah Beyaz Ereğli,. Alemdar Çizgi romanı gibi kitaplar o raflarda kalmamalı, yok satmalı ve yenilerinin basılmasına kaynak olmalı.

Yerel kültür ve sanat Ereğli’nin aynası olmalı.

Güce güç katmalı.