CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yeni açıkladığı "Bir dönem kontenjandan aday gösterilen milletvekilleri ikinci kez aday gösterilmeyecek, ön seçime girecek" yönündeki açıklamasını unutmayın.
Önseçimi gösteriyor Kılıçdaroğlu.
Diyor ki, parti tabanında gücün var ise gir ön seçime.
Gir ve kazan.
Kazanıyorsan başım üstüne.
Ama…
Partililerin karşısına geçip de “ön seçime varım” diyemiyorsan kontenjan milletvekilliğini hak etmemişsin ki.
Eğer ki; Kılıçdaroğlu genel başkan olarak kalır ve de bu sözünü hatırlar ise ikinci kez kontenjan milletvekilliği yok!
Yani, beleş milletvekilliğine hayır !
Şimdi hemen akla şu geliyor; CHP ön seçim mi yapacak?
Sanmıyorum!
CHP’nin delege seçimlerinde belirlenen “Kontenjan delegeleri” halen daha bakir.
Hiç sandığa gidip oy atarak milli olamadılar.
Keşke oy kullanma hakkına sahip olabilseler.
İşte o zaman arkasında partililerin gücü olanlar yetkili organlara seçilirler.
Milletvekili de olurlar belediye başkanları da.
Belediye meclis üyeliği rozetini de büyük gururla yakalarına takarlar.
Şimdi öyle mi?
Çek yağı ol köşe.
Hem de çok köşe.
**
Meral Akşener parti kurdu ve Türkiye O’nu konuşuyor.
Aklıma geldi CHP’de hani bir Emine Ülker Tarhan vardı ya, o ne oldu şimdi?
Silindi mi?
Ha!
Peki niye silinip gitti bu kadın?
?!!
Emine Ülker Tarhan CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olsaydı ne olurdu?
Parlardı parlar.
Tabi; bu durumda MHP’nin isteğini kabul eden Ekmeleddin İslamoğlu’na da kimse oy vermezdi.
Emine Ülker Tarhan’ın elde edeceği başarı da O’nu önce Genel Başkanlığa ve ardından Başbakanlığa doğru koştururdu.
Ne oldu?
Geleceği parlak bir siyasetçi daha kafadan devre dışı bırakıldı.
Ve böylelikle koltuklar korunurken, CHP’nin iktidar yürüyüşünün önü kesildi.
Samimi bir soru:
Emine Ülker Tarhan’ın önünün Cumhurbaşkanı adayı gösterilmeyerek kesildiğine siz de inanıyor musunuz?
Ve de;
Bugün Meral Akşener hareketi olur muydu?