Galatasaray, Trabzonspor ve Beşiktaş rakiplerini farklı skorlarla ezip geçerken, bizim takım Fenerbahçe’de dört dörtlük oldu.

Kayseri 4 attı.

Perşembe’nin gelişinin Çarşambadan belli olduğu Adana maçından uyanmayan yönetim, maç sonrası hakeme yüklendi durdu.

Allah Allah !

Yani Fener gol  attı da hakem mi vermedi?

Alakası yok.

Adana bal gibi bir puanı hak ederek alıp giderken İstanbul’dan, benim bu kimilerine göre yönetime muhalifliğim ile “Adana’ya alkışlamak lazım” sözlerim gıcık etti.

Bu kez Kayseri.

Kayseri maçından sonra sosyal medyada “Bizi hakemler yaktı” dedim.

Tabi ki hakem yakmadı.

Kayseri evirip çevirip bizi dörtleyip postaladı.

Amacım, her yenilgiden sonra laf ile peynir gemisi doldurmaya çalışan bahaneler üretmeye mecbur yönetime taş atmak tabi ki.

Delikanlılık bükemediğin bileği öpmektir.

Kırk dereden su getirip başarısızlığa mazeret aramak değildir.

 

Şu açık ve gerçektir.

Her kim ki akla mantığa dahi gelmeyen büyük işler başarmış olsa da bir süre sonra hazırdan yemeye başlıyor.

Aziz Yıldırım Fenerbahçe’de çok büyük işler yaptı.

Müthiş!

Alkışlamak gerek gönülden.

Ancak o koltukta oturmanın zamanını çoktan kaçırdı,

Gitmeyi bilmeyerek güç zehirlenmesi yaşadı.

Ve nihayetinde de, koskoca Fenerbahçe’yi “Azizbahçe”ye çevirince ortada tat mat kalmadı.

Şimdi Aziz Başkan hazırdan yiyor.

Eski yaptığı güzelliklerin gölgesinde kalırken, “Hadi arkadaşlar bırakmasını bilmek  lazım bana eyvallah!” demiyor.

İşte bu hastalıktır.

Fenerbahçe Aziz hastalığına yakalanmış ve hızla toplumda yalnızlaştırılmaktadır.

Aziz Başkan Fenerbahçe’ye olan büyük aşkı ve sevdasını yeniden hatırlayarak, kulübe zarar verdiğine görmeli ve istifa edip gitme erdemini göstermelidir.

İşte o zaman Fenerbahçe yeniden ayağa kalkar.

Ve kale dimdik ayakta kalır.

**

2014 yerel seçimlerinde de güç zehirlenmesi yaşayanlar "baba koltuğumu bırakmam” ısrarcılıkları ile kaleleri kaptırdılar.

Şimdi o kalelerde başkaları oturuyor.

Oysa…

Birazcık sağduyulu davranabilmiş olsalardı kaleler zapt edilmez, zıt görüştekiler de oturamazdı.

Git denilmeden gitmesini bilenler tarih yazar.

Kimisi de ısrarcılıklarını sürdürerek, kovulurlar.

Aziz Yıldırım, fısıltıyla da olsa “git başkan artık git!” diyenleri duymuyor ki, halen daha hakemlerle uğraşarak ceza üstüne ceza  almaya devam ediyor.

Sevgili başkan git artık git.

Artık yeter !