Her devrin adamı!
Veya karısı !!!
Yani dümeni elinden bırakmayıp hep tutan.
Ve…
Gelene ağam, sultanım, hanımım diye gerdan kırarak bir elini yağda, diğerini de balların tasında tutmayı başaranlardır.
Çünkü onlar:
?..................
Görüp, yaşar ve biliriz ki bu türlerin köküne kıran mıran girmez.
Tam aksine onlar girerler her yere.
Bakana başbakana, kaymakama valiye, milletvekiline belediye başkanına, zengine güçlüye nefes bile aldırmazlar.
Her an her fırsatta “ben buradayım” mesajı vermenin yol ve yöntemini fütursuzca kullanırlar.
İsterler, beslenirler, semirirler.
Çünkü onlar:
?..................
Yağ sözü az kalır.
Yıkama da.
Ötesine dilim varmaz da, genetik yapısında var olmayan utanma duygusuzluğu ile dalların kavukluğunda tribün şovlarında sınır tanımazlar.
Olmayan aklıyla akıl hocası, vizyonsuz vizyonluk ukalası.
Ceketten toz alma başta olmak üzere oyunun kralları orada da vardır burada da!
Cinsi böyle.
Cibiliyeti de!
Çünkü onlar:
?..................
Bilir ve bilinir ki, devrin adamcığı ve sürtüğü olabilmek hiç de kolay değildir.
Çok özel yetenekler gerektirir ki ihtiyaçlar yerine getirebilinsin.
Öncelikle “ayıp” denen kavramdan bihaber olmak şarttır.
Yılışmak, yavşamak ve şımarmak sonrasında tellaliyelik gelir.
Bağırabilmeli her ortamda “ben bir uşağım” diye.
Duyurmalı cümle aleme ki değerli (!) olsun.
Çünkü onlar:
?..................
Dağda, bayırda, çayırda otlamaya alışkın bu tufeyli takımından illallah diyenler, insanlığından utandılar.
Kimi zaman da “aman ha bulaşmasın” kişiliksizliklerinden kaçtılar.
Çünkü onlar:
?..................
Soru işareti ve noktalar sizin.
Siz doldurun içini/içlerini.
Siz çok iyi görüp bilirsiniz ve iyi tanırsınız da, orada-burada her köşe başında pusudakileri.
Hepsinin elinde ayna ve tarak var.
Bir de her işe yarayan yağ ibrikleri.
Süzüyorlar.
Süzdükçe de süzülerek…