Nasıl estirmesin ki?
Son yıllarda hep kin, nefret ve kavgaların öne çıktığı kentimizde ilk kez akıllı bir iş yapılmış ve sonuç noktasında müjde de gelmişti.
Neydi o?
Kdz. Ereğli’nin Ömerli Mahallesi’ne yapılan yeni hastane binası hizmete girdiği için boşaltılan eski Devlet Hastanesi binaları ve arazisi, kampüs ve fakülte yapılmak üzere Bülent Ecevit Üniversitesi’ne (BEÜ) devir edilmişti.
Herkese “Oh be!” dedirten bu haber, inanın daha düne kadar sosyo-ekonomik gelişmede Türkiye’de 61 il merkezini de geride bırakarak 32. Sırada bulunan Kdz. Ereğli’nin içine düştüğü/düşürüldüğü göç veren kent konumuna sürüklenmesine de fren yaptıracak kadar önemli çünkü.
Bu moraldir.
Umuttur.
Heyecandır.
O heyecan ile de aldık kalemi elimize ve bu hizmeti ilk gündeme getiren Prof. Dr. Ercan Candan başta olmak üzere başbakandan, sivil toplum örgütlerine kadar herkese “AKP’ye Teşekkür” yazısı ile şükranlarımı sundum.
Lamı cimi yok, hizmete alkış…
Şimdi konuyu yine BEÜ’ye getirip, Ereğli’ye bir çivi çakma heyecanındakilere öneri sunmak istiyorum.
Bu önerimin direkt muhatabı da Milletvekili Çaturoğlu.
Sayın Çaturoğlu:
Kireçlik’e hiç gittiniz mi bilmem ama gitmediniz ise bir gidin ve görün.
Ereğli’nin Bayat ve Ballıca köylerinin birleştiği nokta.
Kireçlik bir koy.
Tertemiz havası var.
Bakir de.
Daha el değmemiş böyle bir alan da, akıllı projeler üretilerek neler yapılmaz ki?
Ah Ah!..
Kireçlik için 30 yıl önce bir müjdeli haber gelmişti ama olmadı.
Ah bir olsaydı.
Ne miydi o haber?
Şuydu:
Emel Sayın’ın eski eşi İsmet Kasapoğlu bir dönem İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) Madencilik Fakültesi olarak Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) başvurup, taş oranı yüksek olduğu için randımanı düşük olan Kireçlik ocağını istedi.
İsmet Kasapoğlu’nun bu girişimini bana bizzat anlatan dönemin TTK Genel Müdürü Zekai Akcan’dır. (Ereğli Memleket Gazetesi’nin arşivlerinde mevcuttur bu konudaki haber ve yorumlar.)
Akcan’ın anlattığına göre; İTÜ, TTK’nın Armutçuk Müessesesine bağlı Kireçlik kömür işletmesini madencilik alanında tatbikat ocağı olarak kullanmak istiyordu. Kireçlik’i mühendis yetiştirmek amaçlı olarak kullanmak isteyen İTÜ’nün projesine göre, ayrıca bu bölgede sosyal tesisler yapılacak ve İstanbul-Kireçlik arasında deniz otobüs seferleri de düzenlenip öğretim üyeleri ve üniversite öğrencilerine sosyal yaşam alanı kazandırılacaktı.
O dönem bu konu uzun süre gündemde kaldı ama gerçekleşemedi.
Şimdi.
BEÜ, bilindiği gibi çok yakın bir zamanda Kireçlik’te denizcilik üzerine bir laboratuvar kurmak isteğiyle talepte bulunduğunda, dönemin AKP’li yöneticileri de bu girişime destek verdi ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nden tahsisi yaptırdılar.
Ancak…
Daha sonra BEÜ’de yönetim değiştiğinden dolayı yeni gelen yönetim Kireçlik’e ciddi bakmadı ve iki yıllık süre içinde bir tek çivi de çakmadığı için de bu alan Milli Emlak’a geri verildi.
Kireçlik yeniden gündeme getirilmeli Sayın Çatunoğlu.
Üniversite ile görüşmeler yapılarak, Kireçlik koyunun değerlendirilmesi düşünülmeli.
Bu alan toplum hizmetine mutlaka kazandırılmalı.
Tarihe geçmek için bir girişimi başlatmak herşeyden önemlidir.
Seversiniz sevmezsiniz sizi ilgilendirir de, Ereğli’deki eski devlet hastanesi binaları ve arazisinin BEÜ’ye devir edilmesi girişimini eski milletvekiliniz Prof. Dr. Ercan Candan başlattı.
Bu gerçektir.
Şimdi ise sıra siz de.
Kireçlik’i de eğitim ve öğretime kazandırarak siz tarihe geçiniz.
Biz de gururla “Bu hizmeti Çaturoğlu başlattı” diyebilelim.
Alkışlayayım.
Daha da önemlisi ne biliyor musunuz Çaturoğlu; bir gün o Kireçlik koyunu çevreyi de katlederek ham yaparlarsa hepimiz çok üzülürüz.
Bugünden sahip çıkalım Kireçlik’e.
Çaldırmayalım.
Yok ettirmeyelim.
Ha yukarıda da izah ettiğim gibi, orada kapalı durumda bir maden ocağı var.
Bilmem bu konuda da değerlendirme yapılabilir mi?
Tüm bu adımları atabilmek için Çaturoğlu’nun bir telefonunun bile yeteceğine, yetmesi gerektiğine inanmak istiyorum.
Neden olmasın?
Neden bir tarihte Çaturoğlu yazmasın?