Kdz. Ereğli Belediyesi nihayet şöyle bir silkindi ve çevre kirliliklerinden biri olan “tabela” konusunda harekete geçti.

Görüntü kirliliği yaratan tabelalar incelemeye alan belediye, şehir içinde ne kadar totem var ise önce “sökün” diyecek, sökülmediği takdirde de ekiplerine söktürüp, sökme ücretini totem sahiplerinden tahsil edecek.

Tabelalar da öyle.

Her yer tabela kirliliği ile dolmuş.

Düşünün bir bina var ve binan tüm cephesi öyle tabela.

Binanın dış cephesi için harcanan para bile çöpe gitmiş.

Tabelaların öne çıkarıldığı bu kirlilik ile  geç kalınmış olsa bile mücadele etmek önemlidir.

Kutluyorum.

Uyananları !


**

Tabela denilince çok sıkça  tekrarlamış  olsam da Kdz. Ereğli Alaplı yol güzergahı üzerindeki  tabela temizliğe dikkat çekmek istiyorum.

Kdz. Ereğli Belediyesi’nin aldığı meclis kararı ile ilçeye bağlı alanı kapsayan  bu yol güzergahının deniz tarafındaki tüm tabelalar sökülerek kaldırıldı ve görüntü temizliği yapıldı.

Yol boyunca dikkat edin lütfen temizlik sonrası ortaya çıkan görüntüye.

Nasıl da güzel.

Ne kadar hoş!

Denizi görme ve seyretme keyfini doyumsuz yaşıyor insan.

Ve sonra bir de Alaplı ve Alaplı’dan sonraki tabela kirliliğine dikkatinizi çekmek istiyorum.

Rezil gibi deniz  yakası.

Orada tabela, burada tabela.

Vatandaşın denizi görme ve seyir etme zevkinin içine eden bu tabelalar Alaplı ve Akçakoca belediyelerinin müdahale etmemesi nedeniyle kazık gibi duruyor.

Oysa…

Bir meclis kararı ve ardından operasyon.

Ortalık tertemiz.

Tabela kirliliğine son !



**

Belediyenin ilçede yapması gereken en önemli  işlerin başında sokakları işgal eden babalar da geliyor.

Eline bir trafik tabelası geçiren cadde sokak demiyor lak diye yerleştiriyor.

Ve bu işgallere de kimse bir şey demiyor ya da diyemiyor.

“Benim işyerim” diye bir kavram yok.

O alanlar tüm halkın ortak yaşam alanı ve kimse de işgal edemez.

“Yapamazsın” de diyemezsin.

Şiddet kapıda.

Peki bu işgallere kim dur diyecek?

Tabi ki belediye.

Belediye ekipleri ilçedeki baba işgallerine bir gece de kaldırıp atacak ki, ses gelsin.

Ve bu sesini devam ettirerek, ortak yaşam alanlarını korusun, halka açık tutsun.

“Neden yapılmıyor ki?” diye bir soru sorarsanız  eğer, “korkaklık” mı desem, “beceriksizlik” mi desem bilmiyorum.

Bir eksiklik var da, o eksiklik kamu otoritesinde.

Ereğli’nin cadde ve sokakları babalara teslim.

O babaların sayısı da hep artıyor.

Yakında, babasız bir tek yer kalmayacak.

Belki belediyenin önüne bile özel baba koyacaklar.