Bizim başkan fotoğraf paylaşmış sosyal medyada.
Ortada koskocaman bir çam ağacı.
Ağacın üzerinde de kar!
“Çok yağdı çok!” diye notu da iliştirmiş altına.
İç çektim valla.
Ankara’da çok yağmış da, biz de yok!
Geçen sene de yoktu.
Bu yıl da daha gözükmedi bizim mahalleye.
Şöyle lapa lapa.
Sokak lambasıyla sarılaşan gücüyle dökülmüyor ki.
Karşısına geçip derin derin nefes almak,
Üzerine basıp gırt gırt sesini dinlemek,
Bu arada Maço ile Dostum’un oynaşmasını izlemek,
Hele bir de Torun Ekin olur ise üç beş adım da olsa birlikte kızak kaymak.
Ah ah!
 
Korhan Başkan neler düşündürdü neler.
 
Bir de baktım ki, Leman Ablamın gelini Günay da bir foto paylaşıp karın aklığında Kandilli rüzgarı estirmiş.
Değme felek değme değme…
Kandilli, kar, başkan ve dostlar.
Sımsıcak bir sevgi ve dostluk.
Kardeşlik.
 
Sahi iki yıldan bu yana kar göremiyoruz kar.
Görüyorum, Üçköy tepesine gidip, sekiz köşeli şapkasıyla anı fotoğrafları çektirenleri.
Lapa lapa Ali’nin yerinde var da, merkez de yok!
“Niye yok?” demiyorum.
Allah’ın işine karışılmaz ki!
Ama şunu biliyoruz, çevreye verdiğimiz zararlarla dünyanın ekolojik yapısının canına okuyup, bozduk dağıttık!
O asit yağmurları keyfinden mi iniyor başımıza?
Ah ah !
İnsanoğlu’nun bastığı her yerde niye kirlenme var ki?
Var biz de bir uğursuzluk.
 
Kar yağmasını bekleyeceğiz daha bir süre.
Belli mi olur gündüz gelmedi de, bir gece ansızın gelirim der mi?
 
Korhan Başkan’ın çam ağacının altına yazdım:
“Alçaklara kar yağıyor üşümedin mi?” diye.
Türküler türküler türküler.
Hele ki, Ereğli türküleri.
Arama motorlarında “Ereğli Türküleri”ni arattırdım.
Belediyenin linkine tıkladım ki, ne çıktı karşıma biliyor musunuz?
Boş !


**


Ah a benim sömsöm yavrum !