Sevgili dostlar, arkadaşlar, kardeşler ve sevgili Ereğlililer.
Olay çok ciddi!
Ve de “olmak ile olmamak” noktasında.
Bu durum Ereğli’nin yok edilmesidir.
Tarihten silinmesidir.
Yani, iflasıdır!
*
Doğru olmadığını umut etsem de, “ya doğru ise!” sorusu beynimi kemiriyor. İnanıyorum ki, sözde değil gerçekten de Ereğlili olduğunu benliğinde, yüreğinde hissedenleri cayır cayır yakar bu durum.
Durum tabi ki, OYAK yönetimindeki Erdemir!
OYAK, havagazı ve elektrik tüketim vergisini tartışmalı Anayasa Mahkemesi kararıyla Ereğli Belediyesine ödememeye başladıktan sonra şimdi de Erdemir’i Endüstri Bölgesi kapsamına aldırmaya çalışıyormuş.
Bu ne demektir, Erdemir bundan böyle hiçbir konuda belediyeyi muhatap almadan ve tek kuruş ödemeden kârına yeni kârlar katacaktır.
Allah daha çok versin.
Erdemir tabi ki kazansın.
Kazandıkça dünya şirketi olmanın büyüklüğü ile Türkiye Sermayesinin en büyüğü olsun.
Yetmez!
Dünyanın en büyüğü olsun.
Buna kim hayır der/diyebilir ki!
Sonuçta, kim kurmuş olur ise olsun OYAK bir şirkettir.
*
OYAK’ı yönetenlerin Ereğli’yi ve Ereğli Belediyesi’ni yok sayacak bir düşünce ve anlayış içinde olabileceklerini düşünen var mıdır?
Ben tahmin etmiyorum.
Ama, bu kapitalist sistemin eki vardır ki buna da “Vahşi kapitalizm” denir.
O “vahşi” takısı insanların özünü unutturur mu?
İnsanı yok sayar mı?
İşte bu soruya yanıt vermek çok zor.
*
“Köylü Milletin Efendisidir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde, “Ordu” sıfatını taşıyanların, üretim yaptıkları bir kentin ipini çekmeyi düşünebileceklerinin oranı milyonda değil, milyarda yüzde kaçtır?
Var mıdır olasılığı?
Bu söylentiler bazı yetkili ağızlardan dile getirilirken, hükümeti yönetenler ve temsilcileri ile OYAK ve Erdemir yöneticileri sessiz kalmamalıdır.
OYAK Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Süleyman Savaş Erdem’in Ereğli’de düzenlediği toplantıda bu konunun gündeme gelip gelmediğini bilmiyoruz. O toplantıya katılan milletvekillerinden, parti başkanlarından ve diğer sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinden bu soruyu soran olmuş mudur?
Konunun muhatapları gündemdeki Özel Endüstri Bölgesi hakkında konuşmalı ve kamuoyunu mutlaka bilgilendirmelidir.
Sessizlik ikrardan gelir derler.
Sessizlik sürecini yaşadığımız bu günler de Ereğli’de yaşayanları korkutmaktadır.
Nasıl korkmasın ki?
Böyle bir karar Ereğli’nin iflas bayrağını çekmesidir.
Yok olmasıdır!
*
Son sözüm şudur: Atatürk böyle bir durumda nasıl davranır ve hangi emri verirdi?