Ey ahali duyduk duymadık demeyin.
Pardon ya, boşuna çığırtkanlık yapıyorum, duymuşlar duymuşlar.
Cümle alem duymuş.
Hem öyle bir duymuşlar ki, gizli-mizli bir şey kalmamış
Olay mı ne?
Şu:
CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan demiş ki:
“CHP'de gizli bir karar merkezi var. Ben de onun ne olduğunu daha çözemedim. Bazı önemli kararlar orada alınıyor ve Genel Başkan tarafından MYK'ya getiriliyor.”
Fidayda da Ankaralım fidayda
Beşyüz altın yedirdim bir ayda
Gitti de gelmedi ne fayda
Başını da yesin bu sevda
Kaynak kim?
CHP’li ve Halk TV Genel Müdürü Şaban Sevinç.
Sevinç bu iddiada bulunurken, Tuncay Özkan ağzını bozup saydırıyor:
“Şaban Sevinç yalancının, iftiracının tekidir. Bunu niye söylediği de bellidir. Hiçbir şekilde bir görüşme olmadı. Şaban Sevinç hesabını verecek. Bu alçaklığı kimsenin yanına bırakmam. Mahkemede verecek bunun hesabını. Rezil bir komployu niye yürüttüğünü ben de parti yönetimi de biliyor.Bu alçaklığı kimsenin yanına bırakmam.”
Erik Dalı Gevrektir
Erik Dalı Gevrektir
Amanın Basmaya Gelmez
Haydi Basmaya Gelmez
El Gızı Naziktir
El Gızı Naziktir
Amanın Küsmeye Gelmez
Amanın Küsmeye Gelmez
**
Bu iddialar üzerine düşünmek gerek.
Siz deyin “korkunç” ben deyim “normal” diye.
Öyle ya, toplumu ayağa kaldıracak potansiyelini herkesin gördüğü solcu Emine Ülker Tarhan var iken şu AKP’li ve sonra da MHP’den Milletvekili seçilen Ekmeleddin İhsanoğlu’nun adını kim buldu da Cumhurbaşkanlığına aday gösterdi?
Var mı bir bilgi?
Toplum ikna oldu mu?
İçine sindirebiliyor mu?
Sahi kim üfledi CHP’nin Genel Başkanının kulağına?
Ya milletvekilleri listesi.
Nereden bulup getirdiler Sinan Aygün’ü, Mehmet Bekaroğlu’nu, Sezgin Tanrıkulunu?
Ve diğer halkta karşılığı hiç olmayan isimleri?
Var bu işte bir iş!
Tuncay Özkan’ın tespiti belki de yüzde yüz doğru da, Özkan bu konudaki görüşünün ortaya çıkmasından rahatsız olmasın!
**
Siyaset kimin eli kimin cebinde.
Bugün kanlı bıçaklılar yarın kolkola.
AKP’nin eski milletvekillerinden Fazlı Erdoğan kaynağı ve muhatabı belli yayımladığımız bir haberden dolayı ağzını bozup bize sallamış. O ağır sözler kendisine aittir de; çok sonraları karşılaştığımızda bu ifadeleri öncelikle öğretmen kimliğine yakıştıramadığımı da belirterek “Yarın o siyasetçi ile kolkola girer ve gezersiniz de siz.” demiştim.
Bu işler öyle.
Sindiriyor siyasetçiler bu sözleri.
Ve sonra da gayet pişkin olabiliyorlar!