Bir haber!

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nca Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında, 45 şiddet mağduru erkeğe koruma sağlanmış.

Hım…!

Kanunun adı ‘Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi’ ama,  aynı kanundan erkekler de yararlanıyor.

Bir yerde yanlışlık var.

Acaba nerede?

Elbette kanunun adında.

Sanki sadece kadınlar şiddete uğruyormuş gibi, kanunun adını ‘kadın’ merkezli yazmışlar.

Oysa başka bir kanun adı verilebilirdi.

Örneğin ‘insanlara şiddet’.

Veya daha evrensel boyutta ‘tüm canlılara şiddet’.

Ama şiddetin önünde ‘aile’ var.

Her neyse, kanunun adını ‘kadına şiddet’ koymak, kadınlara yağ çekmekten başka bir anlam ifade etmiyor.

İşte örnek.

‘Kadına şiddet’ konusunda sorumluluğu bulunan bakanlık 45 erkeği koruma altına almış.

Demek ki şiddetin sınırı yok.

Kadın erkek diye ayırmıyor.

Hatta çocuğu da.

 

Sonuçta şiddet adres aramıyor.

Karşısına kim çıkar ise boşalıyor.

Ardında kin, nefret, intikam, gözyaşı, ihanet, bıçak, tabanca, kan ve gözyaşı bırakıyor sadece.

Şiddet bir insanlık suçudur.

Vahşettir.

Aynen savaş gibi.

 

Söz ile şiddete karşı çıkıp, diğer yandan savaştan yana olmak ise iki yüzlülüktür.

Savaş bireysel şiddetin çok ötesinde toplumsal katliamdır.

Kitlesel ölümlerdir.

Tribünlere dönüp, kadına şiddeti kınadığını söyleyip de dünyadaki savaşlara karşı çıkmamanın insanlık ayıbı olduğunu  saklamak isteyenler vicdansızlıkları ile baş başa kalsın.

Şiddete hayır.

Ama savaşa/savaşlara da hayır!

**

Bakanlığın koruma altına aldığı 45 erkeğin durumu bir incelense, kadının erkeğine karşı uyguladığı şiddetteki sınırsızlık her yönüyle gözler önüne serilir.

Öyle erkekler var ki, kültürel birikimleriyle kadına şiddete her anlamda karşı çıkarken, kendileri kadınlar tarafından şiddete uğruyor.

Onlar da dövülüyor.

İşkence görüyor.

İtilmiş kakılmış gibi oynanan onurlarıyla baş başa kalıyor.

Şiddet tek boyutlu değil.

Tek kelime ile cehaletin aracı.

Ayıbı…

**

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı;  Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunu bir an önce değiştirmeli.

‘Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi’ bölümünü, ‘İnsana Karşı Şiddetin Önlenmesi’ olarak değiştirmeli.

Dedik ya, şiddet adres sormuyor.

Gücünü fiziki olarak kullanarak bireysel tatmini gerçekleştiriyor.

Hem kadına, hem erkeğe