AKP Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan ile bir işyeri açılışında karşılaşınca “yöre halkı adına teşekkür ederim Kireçlik’in ZKܒye tahsisi konusunda” dedim.

Tokalaşıp öpüşürken milletvekilinin elleri zangır zangır titriyordu.

Sinirlenmiş milletvekili.

“Kime?” sorusuna yanıt ararken, o “kimler?” arasında benim de bulunduğumu sitemleriyle öğrendim.

Kireçlik konusunda kendisini her hafta aradığımı ancak tahsis yazısı çıkınca ise aramadığımı söylerken “hem haberini yaptın ve hem de haber servisi yaptın” dedi.

İşim haber yaparım da, “haber servisi” ifadesi açıkça şaşırttı beni.

Haber servisi olarak bir başka kurum ve siyasetçi imiş ima ettiği sonradan çıktı ortaya ama, o anda takmış bir kere.

Fazlı beyin bilgi taşıyan antenleri yanlış adreslerde dolanıyor anlaşılan.

Acil olarak bir bakım yaptırmasını öneririm.

Yanlış bilgi yanlış noktalarda, hem yanlışlık hem de haksızlık yapar. Aynen bu konuda olduğu gibi.

Milletvekiline bu haksız suçlamasının yanlış olduğunu söylesem de inadım inat dedi.

İlginç…

Milletvekili çok dolu ve hem de çok gergin.

Acaba neden?

Siyasettir başka ne olacak ki!

Siyasetçiler tepinsin dursun kendi aralarında bana ne? Biz Kireçlik üzerinden rant elde etmek için karşı duruş sergilemedik. Geleceğimiz olan torunlarımızı kanser tehlikesinden korumak istedik. İyi de yaptık. Ha O olanda bir metre kare yerimiz falan da yok. Biz  Köseağzı’na karşı çıkarken, minik çıkarları için “termik santrallere hayır” duruşumuzu gölgelemek için dedikodu üreten dalkavuklara da satır arasında bunu özellikle hatırlatmalıyım.

Beni bir Ereğlili olarak bölgeme yapılan hizmetler veya yapılmayan hizmetler ilgilendirir. Bu konuda eleştiri hakkımı köşe yazılarımda kullanırım. Kimisi bu nedenle “Ergenekoncu” der, kimisi “kapatın bu gazeteyi” der. Kimisi “atın bu adamı işten” der. Kimisi baskı uygulamaya kalkar,  kimisi şunu bunu.

Kolay mı dik durabilmek.

Ama bir gerçek vardır o da Karadeniz Ereğli.

Kdz. Ereğli’nin sırtına yapışıp da bir yerlere gelerek kamu kaynaklarını doğru kullanmayan ve var olan olanaklardan da yöreyi yararlandırmayanlara karşı her gazeteci muhaliftir ve böyle olmalıdır.

Yaşadığımız Ereğli’nin geleceğine termik santral yutturmacası ile kanser bacası dikilmesine karşı durmak öncelikle bir vatandaşlık görevi.

Biz de öyle yaptık yapıyoruz.

Köseağzı ve Kireçlik kurtuldu ama tehlike bitmedi ki.

Milletvekili Fazlı Bey’den bu konuda toplumun önünde söz de almak istedim o da olmadı.

Biliyorum ki sırada Kandilli ve Alacaağzı var.

Susmak yok bağırmaya devam.

Termik santral istemiyoruz.

Çatalağzı’nda yapılan bir yanlışlığı da “iyi örnek” diye kimse vitrine çıkarmasın.

Tarih konuşacak bir gün bu konuda.

Yaşarsak göreceğiz.

 

Fazlı Erdoğan “Zonguldaklı olamayan Zonguldak milletvekilleri” sözüme de çok kırılmış.

Bir öfkeli ki.

Dedesinin mezarının Zonguldak’ta olmamasının kendi suçu olmadığını söyledi.

Oysa benim yazımda, “dedesinin mezarının burada olması Zonguldaklı olmasını sağlamaz” diyerek, seçilip de yan gelerek yatanları işaret etmiştim.

Bunlardan biri de AKP’li ve Köksal Toptan.

Zonguldak’a bir tek çivi çakmadan yıllardır seçilip durur ve gider Ankara’ya.

Bu düşünce sadece benim değil ki. Bir önseçim yapsınlar partiler de görelim bakalım kim kaç kilo çekiyor.

Açıkça parti ayrımı yapmadan söylüyorum; şu anki beş milletvekilinden bir tanesi bile bir daha Ankara’ya gidemez. Gitse gitse  otobüsle gezmeye gider.

Oysa söz çok açık ve net:

Zonguldaklı olamayan Zonguldak milletvekilleri!

Bu ne demek daha önce yazdım.

Zonguldak’tan seçilip de Zonguldak’ın hak ve çıkarlarını korumayanlar kast ettiğim.

Zonguldak’tan seçilip de bu bölgenin hak ve çıkarlarını koruyan hiçbir milletvekili bu cümleden alınmamalı ve tam aksine savunmalı diye düşünüyorum.

Fazlı Beyin gerginliğinin altında başka şeyler var ama benim kapsama alanımın dışındaki olaylar.

Zaten daha sonra basın toplantısında 65 dakika konuşarak içindekileri dökmüş.

Fazlı Erdoğan Zonguldak milletvekili.

Seçildiği gün “Karadeniz Ereğli’ye yapılacak bir hizmet için bana bir görev düşer ise bilabedel emrinize hazırım” sözümün yine arkasındayım.

Bir sene sonra seçilmiş seçilmemiş bu O’nun sorunu. Ben son ana kadar kendisinden hizmet bekleyen Zonguldaklı bir vatandaşım.

Vatandaşlık hakkımla hizmet talep ediyorum.

Bu hakkımı kullanmaya da devam edeceğim.