Sanırım 1999 yılıydı. Dönemin Valisi Merhum İsmet Metin, tüm yazılarımı yakından takip eden bir yönetici olarak, “Ereğli’ye alternatif yol” görüş ve düşünceme değer vererek, “gelip göreceğim” dedi.

Alternatif yol önerim şuydu:

Ereğli’nin Kestaneci Mahallesi ile Ereğli-Zonguldak karayolunun Üçköy mevkisi olarak bilinen (Şu anda karayolu bakım tesislerinin bulunduğu nokta) birleştiği yer arasında var orman yolunun trafiğe açılmasıydı.

Vali Metin “Geleceğim” deyince, telaşla Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ı arayıp “Bu yola bir bakım yapalım, vali yolda kalmasın” dediğimde, Yunanistan’daymış. Vekili Kemal Özer’e “gereğini yapın” diye emir vermeyi de ihmal etmemiş. Kemal Özer aradı ve “Ne yapacağız?” diye sorunca, konuyu anlattım. Hemen Merhum İsa Erel’i görevlendirdi. Biz kamyonetle İsa Erel ile Kestaneci tepesinden çıktık ve karayolu ile birleşme noktasına vardığımızda, aradaki mesafenin 10 km olduğunu tespit ettik. Bu kez Üç köy kavşağından Ereğli Anıt önüne ölçtük ki, o da 10 km. Mesafe olarak bir fark yok ama trafik yoğunluğu olarak alternatifti.

Belediyenin grayderi yolun bozuk bölümlerini düzeltti ve valinin gezisine hazır hale getirdi.

Vali Metin bir geldi ki, ardında onlarca makam otosu.

Üçköy kavşağından girdik ve radar tepesine geldik ama…

Geldik yani.

Nasıl mı geldik?

Tüm makam arabaları renk değiştirip kahverengi olmuştu.

Grayderin düzelttiği yol toprak olunca, maşallah ne kadar toz var ise kalktı ve otomobillerin boyasını değiştirdi.

Ereğli’ye kuş bakışı noktasında durup valinin yanına gittiğimizde, İsmet Metin güldü.

Ağzını açıp da “Sen bizi nereye getirdin?” demedi.

Büyük devlet adamı olmak böyle bir şey demek ki.

Dedi ki:

“Evet doğru. Burası Ereğli’ye alternatif yol olabilir. Ancak, bu yol ormana ait olduğu için öncelikle sanat yapılarını yapmalı ve Erdemir cürufu le kaplayıp yol oturduktan sonra asfaltı yapılabilir.”

Ne kadar mutlu olmuştum.

Öyle ya, ıvır zıvır dedikodu işleri değil de, ilçenin toplumsal bir konusunda çözüm üretebilmenin heyecanıyla damaklarım kurumuştu.

Olayın farklı bir boyutu da, o yıllardaki kamu görevlilerinin basında çıkan haberlere değer vermesi, önemsemesi ve sonuç noktasında gerektiğinde bizzat inceleme ve araştırma yapmasıydı.

Diyeyim mi şimdi, ah nerede o eski yönetenler.

Dedim gitti bile.

**

Yani, 20 yıl önce bu konu gündeme gelmiş ve bu ziyaretten kısa bir süre başka bir ile atanan validen sonra ne değişti?

Ereğli için alternatif bir yol var mı?

Kepez yolunda bir sıkıntı olsa, gideceksin Kandilli üzerinden Zonguldak’a!

Oysa…

Ereğli ağır sanayi kenti.

Ereğli’nin ulaşımda hiçbir noktada engeli olmamalı.

Karada, havada ve denizde.

Demiryolları diyemiyorum, Ereğli-Kandilli arasındaki demiryolu söktürüldü 21. Yüzyılda.

Genel  bir soru:

Neden gelen gideni arattırır?

Ve neden aradan onca yıl geçmesine rağmen, bu ilçeye bir tek çivi çakılmaz?

Yoksa!

Bilerek ve isteyerek çaktırılmıyor mu?