Taşkömürünü bulup ülkeye ışık yayan ve bu buluşu ile de canından da olan ve tarihe ‘ilk maden şehidi’ olarak geçen Uzun Mehmet’i anma törenlerinde, belediye tarafından anıt çevresinde yapılan düzenlemeleri gördük.
Beğenen olabilir.
Beğenmeyen de olabilir.
Hani müzesi diyen de olabilir.
Koskocaman bir anıta eskiden kalma bir feneri mi layık gördünüz de diyen olabilir.
Ha o fener yanıyor mu diye soran da olabilir.
Proje yapılırken meslek odalarının görüşünün alıp alınmadığı konusundaki görüşler de gündemde olabilir.
Olabilir bütün bunlar!
Bunların konuşulması da çok normal.
Ama şu gerçek ki, Kestaneci Mahallesi’ndeki Uzun Mehmet Anıtı’nın bakımsız ve hoş olmayan görüntüsüne belediye tarafından son verilmiştir.
Belediye eskiden gelen bir alışkanlıkla katılımcılık yerine ‘ben yaptım’ oldu anlayışı ile de olsa (içinize/içimize sinmese de) bir çalışma yapmıştır.
Küçük de olsa bir aferini hak etmedi mi?
Etti, etti !
Aferin…
Şimdi bu konuda üç şey söylemek istiyorum:
-O anıt ile ilgili yıllardır yapılan konuşma ve tartışmaların göbeğindeki biri olarak, “Teşekkürler Ereğli Belediyesi” diyorum.
-İkincisi “yirmi yıl Festivallere Ereğli’nin kaynaklarını akıtıp Uzun Mehmet Anıtı’nın yapımı konusunda kırk dereden su getirip işi yokuşa sürenler işte bu anıtta yapılan düzenlemeler sizlere de kapak olsun” diyorum. (Sahildeki Uzun Mehmet Heykeli de, DSP iktidarı tarafından Kültür Bakanlığı’nca yaptırılmıştır.)
-Ayrıca; kıyıda köşede ‘Uzun Mehmet efsanedir’ dedikoduları yayan ve taşıdıkları etiketlere ‘Ereğli’ adını yapıştıranlara ‘Anma töreninde yine neden yoktunuz? Ne diyecekseniz açıkça söyleyin de bilelim!’ deme gereğini duyuyorum.
**
Türkiye’de yer yerinden oynuyor.
Olayları tek tek sıralamaya gerek var mı?
Ama..
Kdz. Ereğli’den tık yok.
Ne partilerden ne de sivil toplum örgütlerinden.
Herkes suskun.
Bilmiyor, görmüyor ve konuşmuyor.
Sebep?
Yılan dokunmasın ki, bin yıl yaşasınlar.
Evet evet aynen böyle.
Sadece bir sendika üyelerine yapılan baskılarla ilgili (dün) bir açıklama yaptı.
Vay be!
Nereden nereye?
Ülkede yaşanan onca uç ve endişe verici olaya rağmen “Tehlikenin farkında mısınız?” tamtamları bile uyandıramıyor ise ne olacak?
İyi uykular !