Başkanını ?dost? (!) olarak bildiğim Estaş?ın yazılı açıklamasını okurken, açıkçası dondum kaldım. Bizlere hakaretler yağdıran açıklamayı, Estaş gibi bir şirkete, kurumsal kimliğine, yönetim kurulu üyelerine ve üyelerine asla yakıştıramadım. Sanıyorum Estaş bu açıklama ile ilgili bir özeleştiri yapar. Bu açıklamayı kaleme alanın; (Kim olduğunu da biliyoruz. Hiç şaşırmadık. Malum bağlantılar.) Estaş?ın çıkarları ve yararını dile getirip savunmak yerine, kişisel kin ve kıskançlığı ile hareket ettiğini de ortaya çıkarır. Kdz. Ereğli?de sac ticareti ile uğraşanların içlerinde bulundukları sıkıntıyı; internet sitemizde kaynağını da açıkça yazdığımız ?Erdemir zararda? başlıklı habere yorum gönderenler dile getirdiler. Bu yorumlardan elbette biz de etkilendik. Ben de, 26 Şubat?ta mart ayında olası ekonomik sıkıntıları dile getiren bir yazı kaleme aldım. İlginçtir, bu yazı yayımlandığı gün, Erdemir Türk Metal?i görüşmeye çağırdı ve aynı gün akşamı da toplu sözleşme imzalandı. Sac tüccarlarının yorum köşemize gönderdikleri düşüncelerinin arasından seçme yaparak en vurucu olanları gazetemizin 4. sayfada bir araya getirip Şubat ayının son günü yeniden yayımlarken, bu sektörde yaşanan sıkıntıları yetkililere duyurmaya katkı vermenin heyecanını yaşadık. Erdemir de ve Erdemir ile iş yapan firmalar da bizim, hepimizin. Her biri ne kadar güçlü olursa, Ereğli?nin ekonomik yapısı güçlü kalır ve gelişerek büyür. Bu bilinçle, ilçemizin toplumsal, hayati ve en önemli konulardan birinin kamuoyuna aktarılmasına aracılık yaptık. Ama mutluluğumuz elbette Estaş?ın bu garip açıklaması ile bozuldu . Kurumlar elbette düşüncelerini ve hatta eleştirilerini aktarmalı. Taleplerini de dile getirmeli. Sesini çıkarmalı. Estaş?ın açıklamasını, bizimle ilgili bölümlerini çıkararak değerlendirdiğimizde şirketin başkanı Esat Koç ?Bu açıklamamızı manşetten yayımlar mısınız?? dese, aynen manşete de taşırız. Lafı bile olmaz! Ama Estaş?ın ifadeleri, açıklamayı özünden çıkararak bir saldırıya alet edilmiş. İfadeler çok ağır. Hakaret dolu. Kin ve nefretle kaleme alınmış. Ve gerek Erdemir ve gerekse de sac ticareti yapanlar arasında bitaraf olduğumuz bir konuda, sırtımızdan pirim yapma sevdasındakilerin oyununa açıkça alet edilmiş Estaş. Bakın neler var bu hakaretlerde: -Son birkaç gündür ilçede yerel olarak yayın yapan Önder Gazetesi ve aynı gazetenin internet sitesinde, şirketimizi alet ederek ERDEMİR üzerinden karalama kampanyası başlatmaya çalışmaktadır. ERDEMİR?den şahsi çıkar temin edemeyenler, kendi kişisel hesaplarına Ereğli?deki sac tüccarlarını da alet ederek, ERDEMİR?e karşı başlattıkları karalama kampanyasının içerisine bizleri de çekmeye çalışmaktadırlar. -Bazı kendini bilmez gazeteci geçinenlerin barındığı Önder Gazetesi, adeta ERDEMİR ile şirket ortaklarımız ve toplumsal yarar amaçlı kurduğumuz diyalogları bozmaya çalışmaktadır. -Ancak, görüldüğü kadarıyla basın sektöründe dahi yalnız kalan bu gazetenin amacına ulaşması söz konusu olamayacaktır. Bu tür çatlak seslere bizler gibi Ereğli kamuoyu da itibar etmeyecektir. -Sonuç olarak Önder Gazetesinin karalama kampanyasına dönüştürdüğü bu yayın politikasını kınıyor ve gazetenin sahiplerini kendi rantlarını başka yollarda aramalarını tavsiye ediyoruz. Önder Gazetesi ve çalışanlarıyla ilgili yazılanlara buradan yanıt vermek istemiyorum. Kamuoyu her şeyi biliyor. Erdemir?den abone ve ilan parası almayan tek gazetenin, patronlarının da ne sac ticaretiyle ne de Erdemir ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığı, Önder?in etik kurallar çizgisindeki yayın politikasıyla Türkiye?de bir çok ödüller kazandığını, ilçenin tek sarı basın kartlı gazetecisinin de Önder?de olduğunu bilenler biliyor. Sadece ayıplıyorum. Kdz. Ereğli?de gerilimin yükselmemesine ve bu kentte toplumsal barışın sağlanması konusundaki üzerimizde bulunan ?kamu? sorumluluğunun bilinciyle hareket etme, yazma ve söz söyleme durumundayız. Kötü söz sahibine aittir. Ama Estaş gibi bir kurum, anlatmak istediğini daha seviyeli ve vurgulu ifadelerle dile getirerek, hedefi 12 den vurmayı becerebilmeliydi. Yazık oldu.