İllaki bir yerinden çeker.

Gen diye tarif edilen gerçek işte hepsi bu.

Mutlaka ve mutlaka bir yerinden dışa vurur.

Genetik ya.

Yani bir şey birdenbire olmuyor.

O kan ve yapının önünde kimse duramıyor.

Temiz ise temiz kalıyor insan.

Kirlilik var ise soyunda mutlaka çıkıyor bir yerinden.

Barbar yanı ağır basanlar ortalıkta “psikopat” diye dolaşırken, sıcak kanlılığı ile bilinenler de “vur ağzına al lokmayı” türünün örneği olmaktan başka bir yöne sapmıyorlar.

Tohum işi.

Tarla işi.

Birleşmenin ürününün yaşama merhaba deyişiyle başlayan festival.

 

Gün gelecek tohumlar altın kasalarda saklanacak.

Geni bozuk olanı kim naspın.

Ne tadı var ne de tuzu.

Soyu bozuk.

Soyu karışık.

Soyu veledi zina.

Hiç benzerli her şeyiyle asil bir tohuma karışık olan.

Bir tarafta asalet, diğer yanda puştluk vardır.

Müzevircidir.

Zır zır ağlayarak kanı bozukluğunu saklamaya çalışır.

Dedim ya tohum işi.

 

Gün gelecek tohum peşinde olacak insanoğlu.

Belki de savaşlar bu tohumlar için çıkacak.

Asaletin yerini alan rezaletten bıkanlar, “tohum” diye bağıracaklar.

Tohum da hani nerede?

 

Tohum dediğime aman dikkat edin.

Hatta birkaç kuşak sonrasına yatırım yapmak isteyenler daha bugünden harekete geçerek bol bol tohum stoğu yapsınlar.

Boşa gitmesin tohumlar.

Dolsun tarlalar.

Fışkırsın yeni tohumlar.

 

O mis gibi ürünler yok artık.

Ereğli’nin domatesi.

Kemer’in prasası.

Soğanlı’nın mancarı kalmadı.

Biber, salatalık, kabak ayrı bir olay ya.

Yok artık yok o eski tohumlar.

Tohumlama sunileşti.

Tohumlama tatsızlaştı.

Tohumun tohumunu alamaz olduk iyice.

Ne tat var ne de koku.

Yal gibi oldu yiyecekler.

 

Nerde benim eski köy domateslerim?

Kokusuyla asil, tadıyla asil.

Bugünden tezi yok yarınları görmeli insanoğlu.

Bugünün hızla azalan o asil tohumları değişim geçirerek yok ediliyor.

Bir karışmaya görsün hele bir artık ortaya nasıl yamuk bir şey çıkar kimse kestiremez.

Sahip çıkmalı insan geçmişine.

Tohumları o keten bezlerde saklamalı.

Tüm tohumları saklamalı mutlaka.

Ve hatta çoğaltmalı tohumları.

Organik bahçeler oluşturularak bu bölgenin yan gelip yatma alışkanlığını hızla yaygınlaştıranları üretime sevk etmeli.

Bu bölge dünyaya ürün satmalı.

Ama asaletini hep koruyarak ve de çoğaltarak.

 

Canım çekti işte köy domatesini, soğanını, marulunu.

Eh yanına iki de mezgit atınca.

Varın siz tahmin edin gerisini ve güzelini.