“Kadına, çocuğa, sağlıkçıya… Şiddetin her türlüsüne hayır” diye yazmış Dr. Nevzat Çimenoğlu.
Yani?
Şiddetin ayrısı olmaz/olamaz/olmamalı!
**
Pazar günü Ereğli’de de yürüyüşler vardı kadına şiddeti kınamak için.
Kadınlarımız öldürülüyor.
Katlediliyor.
Ve hiç de durmuyor.
Her gün yeni bir vahşet haberi ile karşı karşıya kalıyoruz.
Öldüren de hep erkekler!.
**
Kadınlar haklı olarak bu olaylara dikkat çekmek amacıyla bir dizi etkinlikler düzenliyorlar.
Diyorlar ki:
“Biz ölmek istemiyoruz. Biz insanlık dışı bu durum karşısında yönetenleri duyarlı olmaya çağırıyoruz.”
Haklılar mı?
Milyarlarca kez tabi ki haklılar.
**
Kadınların haklı olduklarını altını çizerek belirtirken, hep vurguladığım bir görüşümü de ısrarla savunmaya devam edeceğim.
Suç ne?
Şiddet!
Pek bu suç sadece kadınlara karşı mı işleniyor?
Hayır!
En başta çocuklar ve hayvanlar geliyor.
Sonrasını da herkes kendine göre sıralasın.
Benim vurgulamak istediğim şu; “kadına şiddete hayır” diye bağırırken, farkında olmadan diğer şiddet görenleri ıskalamıyor muyuz?
Adı üstünde şiddet!
Şiddetin kadını, erkeği, çocuğu, hayvanı ve diğerleri mi olur?
Şiddet konusunda “Kadınerkil” diye bir somutlaşmaya koştuğumuz şu günlerde, şiddetin her türlüsüne karşı olmamız gerekiyor!
Sadece “Şiddete hayır!” sloganı etrafında buluşarak, bu insanlık dışı olayın tümüne karşı bir duruşumuz olmalı.
**
Pazar günkü yürüyüşler sırasındaki tüm kadın dostlarımız ile bu konuyu tartıştık ve “şiddete hayır!” deme konusunda hem fikir olduk.
Şiddet sadece fiziksel bir olay da değildir!
Şiddet nereden gelir ise gelsin kınanmalıdır!
Çünkü; şiddet bir insanlık suçudur!