Bu hafta  hareketli geçecek Kdz. Ereğli’de. Haftanın sonunda TSO meslek komitelerinin belirlenmesi için üyeleri sandık başına gidip, 7 gruptan toplam 49 kişiyi  seçimle belirleyecek.

Sonrası, her meslek komitesi 3’er kişi seçip, toplam 21 kişiden oluşacak TSO meclisi oluşacak.

Ardından bu 21 kişi  arasından başkan, başkan yardımcısı, meclis başkanı ve yönetim kurulu seçilecek.

Sonuçta, TSO’nun komiteleri ve meclisleri ile yönetimleri seçim takvimi çerçevesinde gerçekleştirilecek.

Peki, TSO seçimlerinin Ereğli ile ilgisi ne?

İlgisi olmaz kı?

TSO bir kentin lokomotifidir.

Direğidir.

Heyecanıdır.

Herşeyidir.

Ereğli’de yapılacak seçimler bu nedenle çok ama çok önemlidir.

Çünkü kentimiz ağır kriz yaşamaktadır.

Binlerce tersane işçisi işsiz kalmış, emekçiler gurbet ellere giderek ekmek parasının derdine düşmüştür.

Yeni yatırımlar yoktur.

Her geçen gün de toplumun üzerine karabasan çökmektedir.

Sıkıntı ve sorunlar büyüktür.

Çözümsüzlük denen illet de ilerlemeye kaydetmeyi sürdürmektedir.

Bir nefes, bir moral ekonomik çöküşe fren yaptırma açısından TSO seçimleri son bir fırsattır.

 

Krizden bunalan Kdz. Ereğli’nin önünde şimdi bir şans var.  Ya bu krizden çıkış yolu bulabilmek için aklını kullanacak ya da krizle kolkola olmaya devam ederek kentin önünü tıkamayı sürdürecektir.

Elbette kimse krizin devamından yana olmaz/olmamalıdır da!

Seçim öncesi tabloya bakıldığında ise; değişimden yana olanların ağırlıkta olduğu öne sürenlerin iddiaları devam ediyor.

Bu umuttur.

Değişim de heyecan demektir.

Yenilenmektir.

Birikim sahibi kadroların önünü açmak demektir.

Beklenti de budur.

 

Keşke,  bu seçim sürecinde elbette ki ortak akıl kazansaydı. Tüm önyargılarını ve kişisel beklentilerini bir kenara bırakan kişi ve kadrolar biraraya gelip de “önce Ereğli” diyebilselerdi.

“Ben” takıntıları yerine “biz” olmanın ayrıcalığındaki coşkuda da türküler söylenseydi.

Umutlar tazelenseydi.

Beklentilere moral dopingi yapılabilseydi.

Olmadı!

Böylelikle de tarihsel bir fırsat kaçtı.

 

Kdz. Ereğli TSO’yu sac tüccarlarının bir şirketi olarak görüp yönetmeye de bu pencereden bakanların vizyonuyla kentin ekonomisi nereye gider ki?

Geçmiş gözümüzün önünde.

Kimlerin neler yaptığını ve hangi ilişkiler içinde olduklarını azıcık perdeyi araladığımızda manzarayı çok net görürüz.

Hep kavga.

Hep sürtüşme.

Hep baskı.

Hep tehdit!

Kdz. Ereğli’nin geleceği için taş üstüne taş koymak yerine, bireysel beklentileri için koltuk kullanma alışkanlığında olan bir kafanın ileri vitesi yoktur.

Geri geri gider Ereğli.

 

Kdz. Ereğli’deki son 25 yılın TSO seçimlerini yakından izlemiş biri olarak  bir kez daha ifade ediyorum ki, Mustafa Arık’tan sonraki TSO yönetimleri Kdz. Ereğli’ye hiçbir hizmet veremedi.

Umarım bu kez yeni bir vizyon gelir oturur TSO’nun yönetimine de; Kdz. Ereğli’de krizden çıkış yolunda önemli bir çıkış yakalar.

Bunu gerçekleştirecek olan TSO’nun üyeleridir.

Ortak akıllarını sandıkta bütünleşerek ortaya koyabilirler ise Ereğli’nin yüzü güler.

Tam tersi olur ise geçmişin o kavgacı anlayışı hortlar.

Şiddet bile yol ve yöntem olur.

Geçmişte bunun izleri de çok mevcuttur.

Bilmeyenlere veya bilmek istemeyenlere de “geçmişe kısa bir yolculuk yapın” önerisi sunulur.