Gazeteci Yazar Uğur Mumcu’yu anma etkinliği devam ediyor. 24 Ocak günü Atatürk Anıtı önünde bir araya geldi yurtseverler. Mumcu’yu andılar ve anısına karanfil bıraktılar.
Mumcu’nun katledilişinden bu yana tüm anma toplantılarına (eksiksiz) katılan biri olarak, 9 kişi ile yaptığımız anma toplantılarından bugüne, yeni kuşaklardan yüzler görememenin üzüntüsünü yaşıyorum.
Şu açık ki, çoğalamıyoruz.
Sebep?
ÇYDD Başkanı Hakime Tuncer ile ADD yöneticisi Yaşare Aydın gibi her mücadelenin içinde olanlar; özverileri, çalışkanlıkları ile öne çıkıyorlar.
Destek vermek gerek.
Birinci destekte elbette moral olmalı.
Moralli insan/insanlar ile başarıya koşulur omuz omuza olunabilir.
Herkesi alkışa davet ediyorum.
Yürekten, içten ve samimi.
Uğur Mumcu sergisi açıldı bazı derneklerin öncülüğünde.
Yer; Bozhane.
Mekan; Ereğlilier Derneği Başkanı Bilgin Güven’in mekanı.
Bir çay salonu.
Hafta sonu üç çay satıp para kazanmayı düşünmesi gereken Bilgin Güven; mekanın en güzel yerini Uğur Mumcu sergisine tahsis etti.
Şimdi ne yapmalı?
Bir alkışta Bilgin Güven’e lütfen.
Herkese örnek olsun alkışı.
**
Biliyorsunuz 10 Kasım Atatürk’ü Anma etkinlikleri kapsamında bazı derneklerin organizasyonu ile Deniz Harp Okulu ve Karadeniz Bölge Komutanlığı görevini yapmış emekli asker Tuğamiral Türker Ertürk Ereğli’ye davet edildi.
11 Kasım’daki “Cumhuriyet’i Anlamak” konferansı için Erdemir’den talep edilen kültür merkezi verilmedi.
Verilmediğini bana bir demokratik kitle örgütü yöneticisi söyledi. Erdemir’in bu tahsisi yapmaması ile ilgili haber de bizim gazetemizde yayımlandı.
Biz işimizi yaptık.
Ama, bu haberi yayımladığımızdan dolayı, konferansı düzenleyen bir derneğin yöneticileri kızmışlar. Kızdıkları yetmemiş ki, bizzat bana “Habere bozulduk” dediler.
O habere çok kişi bozulabilir anlardım.
Ama…. Konferansı düzenleyenler de bozuluyor ise ortada bir çarpıklık, gariplik, tuhaflık var.
Uzatmadan nokta koymam gerektiğinin bilinci ile Erdemir’in bu yakışıksız kararını bana bildiren bu yiğit insanı 24 Ocak günü Mumcu’yu anma etkinliğinde gördüğümde, bir dokunmadan bin ah işittim.
Çok üzmüşler "neden söyledin" diye habere kaynaklık yapan yurtseverimizi.
Ha ayrıca dediler ki, Türker Ertürk için Mühendisler Derneği’nden de salon istenilmiş ama verilmemiş.
Duyda inanma değil !
Duy da inan!
Şimdi bu durumda ne yapmalıyız?
Kötü söz sahibine aittir.
Biz ise alkışlayalım.
Ama bu alkış “aferin alkışı” olmasın!
“Sizi gidi sizi gardrop Atatürkçüleri sizi” olsun mu?