Toplumun güvenirlik ölçütleri arasında kim var?
Herşeye rağmen birinci sırada yine Türk Silahlı Kuvvetleri var.
Peki basın nerede?
En alt sıralarda!
Neden?
Asparagas başta olmak üzere, yargısız infaz ve tetikçilik basına olan toplumun güvenirliğinde sürekli irtifa kaybettirmiş.
Basın yalan yazar mı?
Kamuoyunu tek yanlı yönlendirmeye kalkar mı?
Hani objektiflik?
Hani yanıt hakkına saygı?
Hani kişi hak v e özgürlüklerinin korunması?
Nerede insan hakkı?
İşte yine bir transfer sezonu geldi.
Dünyada ne kadar futbolcu var ise bizim kulüplere transfer yaptırıyor spor basını.
Yani yukarıdan aşağıya yalan haberler.
Sayfa doldurmaya ve dikkat çekmeye dönük atmasyon haberler gırla gidiyor.
Birbirleriyle yarışıyor bu medya.
Okudukça şaşırıyor sporseverler.
Kulüp yöneticilerinin yok böyle transfer açıklamaları haber olmuyor iken, yine bir başka asparagas haber manşetlere çekiliyor.
Basın yalancı oldu.
Basın muhalefet olma kavramını yitirdi.
Basın bir haberde objektiflik ve doğruluk ilkelerinden vazgeçti.
Basın tetikçi oldu.
İktidarın borazanı.
Toplumun da bilgi alma hakkının önündeki bir duvar olup çıkıverdi.
Türkiyeye özgü medya.
Özel yetkili basın ayrı bir dert ya.
Durum böyle olunca da, güvenirlik ilkesi yerlerde sürünürken, özgür medya tekerlemesi anılarda tutsak oluverdi.
Türkiye bu noktada.
Hem genel de hem yerelde.
Sonuçta yalancı medya yaftası alnına yapıştırılmış bir medya görevde.
Şimdi transfer yapıyorlar.
Neredeyse, Ali Şeni bile futbolcu ilan edip bir yere gazlayacaklar.
Yeter! sesleri bile uyandırmıyorsa tuz çoktan koktu da herkes haberim yok ayağına yatıyor.
NE ÇIKACAK?
Yaratılan suni gündem ile oyalanıyoruz.
Suni gündem kürtaj ve sezeryan.
Bir tek orası kalmıştı karıştırılmadık ya.
Parmakladılar işte.
Herkes konuşuyor.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de söyledi söyleyeceğini ve "kürtajın ancak bilim adamlarının izin verdiği durumlarda yapılması gerektiğini belirtti ve uyardı: Aksi halde cinayet olur dedi.
Hop dedik valla.
Kimse bu çocuğuna bakabiliyor musun? Demiyor.
Doğur diyor.
Doğurmazsan Uludere diyor.
Konuşan konuşana.
Bu arada hayırcılar tehdit ile karşı karşıya.
Yakında Silivri gibi bir cezaların evi kurnasınlar sakın.
Alaplı Belediye Başkanımız Nevzat Çimenoğlu ilçenin kalkınması için böyle bir talepte de bulunmuştu. AKPye transfer olmayı cezaevi kurdurarak ödüllendirilir mi dersiniz?
Neyse konumuz asıl şu:
Kürtaj sezeryan diye gündemi kaydıranlar, Suriyeye Allah Allah diye gitmeye hazırlanmasınlar sakın.
Malatyadaki kalkan işbaşında.
Aselsanın da hisseleri satılmış mı ne?
Birşeyler dönüyor yine.
Bu gündem çok ayarsız oluştu.
Bakalım altından ne çıkacak?