Zonguldak’ta başlayan tartışma çok ilgimi çekti.

Tartışmanın içi dolu çünkü.

Akıl harekete geçerek, bir doğruyu geniş platformda gündeme getirerek, kentin ileriki yıllarının temelini atıyor.

Doğruya doğru.

Ve bu konudaki ilk kutlamamı da, açıklamasıyla böyle bir tartışmanın açılmasını sağlayan Zonguldak TSO Başkan Yardımcısı Şenol Altuntaş’a yapayım.

Ne demiş Altuntaş?

“Zonguldak ile Kozlu Belediyesi birleşsin.”

Kötü mü demiş?

Hayır!

Tam aksine doğrunun doğrusunu söyleyerek kamuoyunun ciddi bir konuyu tartışılmasına yol açmış.

Bir kez daha helal olsun.

 

Peki bu açıklamanın devamı ne?

Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, bu birleşmenin sadece Kozlu ile sınırlı kalmaması gerektiğine işaret ederek “Kilimli ile de birleşilmeli” diye açıklama yapmış.

Peki bu açıklama doğru mu?

Bu da doğrunun doğrusu.

Bir alkış da Muharrem Akdemir’e gönderelim mi?

Gönderdik bile.

 

Şimdi gelelim kazın diğer ayağına.

Konuyu Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş’a soruyorlar.

Harbi sözleri ile tanıdığımız Ali Bektaş bu sorunun karşısında “harbiliğini” unutarak “Benim gündemimde böyle bir konu yok. Kozlu'da yapılacak çok iş var. Ben bu işlerle ilgileniyorum. Böyle bir konuyla ilgilenmiyorum” sözleriyle açıklama yapıyor.

İşte bu olmadı Sevgili Ali Bektaş

Sen ki, gerçekleri mermi gibi sözlerle dile getiren ve doğruların arkasından giden bir kimlik olarak bilinirken, Zonguldak’ın geleceği açısından çok önemli bir konuda topu taça atıyorsun.

Benim bildiğim Ali Bektaş böyle değildi.

Ne oldu?

Ne değişti?

“Koltuğunu çok sevmeye başladı” diye bir sataşma yapsam biliyorum ki alınırsın.

Kırılırsın dostluğumuza binaen.

Ama…

Benim de doğruları söylemem gerek.

Bu açıklama uymadı.

Olmadı.

Ali Bektaş’ı koltuk sevdalıları listesinde yer aldırttı.

 

Zonguldak bu konuda valisinden milletvekillerine, siyasi parti il başkanlarından sivil toplum örgütlerine kadar konuyu çok yönlü tartışmalı.

5393 Sayılı Belediyeler Kanunu’ndaki iki belediyenin birleştirilmesi maddelerini de işleterek, Kozlu ve Kilimli Belediyelerinin re’sen Zonguldak Belediyesine katılması için kamuoyu oluşturmalı.

Özellikle de siyasal iktidar temsilcileri bu konuda tek doğru olan “birleşme” konusunda ısrarcı olmalı.

 

**

 

Aynı durum Kdz. Ereğli’de yaşanıyor.

13 Temmuz 2005 tarihinde yasallaşan Belediyeler Kanunu Kdz. Ereğli’de siyasi tavassutla işletilmeyerek Gülüç’ün Kdz. Ereğli’ye katılması hep engellendi.

Gülüç’ü kurtarılmış bölge olarak gören siyasal iktidarın milletvekilleri bu birleşmeyi engellediler.

Hatta, Kandilli ile Gökçeler Belediyelerini de birleştirilmesini sağlamak sorumluluğundakiler bu işi savsakladılar.

Olsa, ne Gülüç’ün ne Kandilli’nin ne de Gökçeler’in tek başına verimli bir belediyecilik yapabilmesi hiç mümkün değil.

Siyasi çapsızlığın sonudur bu kaybolan yıllar.

Zonguldak bu hatayı yapmamalı.

Kozlu ve Kilimli Belediye Başkanları “koltuk değil, toplumsal çıkar” ilkesi ile hareket etmek için herşeyi kabul ettiklerini açıklayıp, önümüzdeki yerel seçimlerde birleşmiş ve büyümüş Zonguldak Belediyesinin gerçekleşmesine ışık olmalıdırlar.

Tarih; büyük adamları  toplum yararına alınan radikal kararları  ile kitabına yazıyor çünkü.