Tarih 3 Eylül 2023, Pazar,  yer Belçika ve saatler 21.00.

Akran başındayız.

45 dakika sonra Fenerbahçem Başkentte renktaşımız Ankaragücümüz ile karşı karşıya gelecek.

Hastasıyız ya futbol takımımızın.

Ancak öncesi var.

Kadın Voleybol Milli Takımımız finalde Sırbistan ile şampiyonluk maçına çıkacak.

Her iki maç da benim için çok önemli.

Hazırlık yaptım ve  televizyonun karşısındaki koltuğun önüne tableti yerleştirdim ki, her iki maçı da izleyebileyim.

Niyetim tabletten Fenerimizi, televizyonda da voleybolcularımızı izlemek.

Ve maç başlıyor.

Evde tek başıma izlediğim maç seansım da (dışarıdan biri görse deli sanır) tribünlerin tam desteğini sağlamış Milli Takımız rakibini yendiği takdirde tarihinde ilk kez Avrupa Şampiyonu olacak.

Hey Allah’ım!

Ebrar vuruyor, Vargas vuruyor, Hande vuruyor, Eda Erdem vuruyor, Zehra Vuruyor, Cansu vuruyor ve benimüzerinde oturduğum zavallı koltuk altımdaisegacur gucur ederek inleyip duruyor,

Koltuk deyin geçmeyin sakın.

Tamir ettirelim  dedik, 15 bin gaymeistediler.

Öylesine eski ama hayat pahalı.

Maç devam ediyor.

Zaman su.

Bu kez olacak!” diye şampiyonluğa inanmış seksenbeş milyondan biri olarak, çoktan kendimden geçmişim ve  garip garip sesler çıkararak tepinip duruyorum.

Birinci set gitti.

İkinci bizde.

Üçüncü set helal helal helal çığlıklarımız arasında gitmedi ve kurtardık!

Bu seti vermek olmaz.

Sanki İtalya  maçının tekrarı bu gidiş.

Ve dördüncü seti nihayet koparttık.

İşte son on beş sayıda her şey.

Olacak olacak!

Pardon ya, ya olacak ya olacak.

Yüzdük yüzdük yüzdük ve kuyruğundan tuttuk işte.

Bu arada Fenerimizin maçı ne oldu?

Voleybolun setleri ve molalar aralarında zamping yaparak haber alabiliyorum Başkentten.

Aman şimdi Fenerin sırası mı?

Şimdi Milli  Maçımız var.

Aklımdan çıkardım ve salıverdim Fener maçını.

Son set!

Son dakikalar

VeVargas’ın kütü ile çakıyoruz Sırbistan’ı yere.

Yer gök kırmızı beyaz!

Yer gök ay yıldız!

Türkiye sokaklarda.

Tarihte bir ilki başarmanın coşkusunu canlı canlı yaşadık hep birlikte.

Sağolun Türk Kadını.

Sağolun bu spor dalına emek verenler.

Sağolun Federasyon.

Sağolun o çocukları yetiştiren anne baba ve  spor hocaları.

3 Eylül gününü 4 Eylül’e şenlikle bağlayan tüm gönüldaşlar.

**

Ancak yine çıktı ortaya şunlar bunlar.

“Türk” olma erdeminin ağırlığını taşıyamayanlar, .bu muhteşem gururu gölgelemek için başladılar çamurlarına.

Atıyorlar!

Attıkları ve atacakları her çamur yüzlerine gözlerine ve her yerlerine bulaşıp bir güzel sıvayacak onları da!

“Yapmayın!” demek yetersiz.

Çünkü çamur sözden anlamaz ki.

Aralarında kimler kimler yok ki.

Hele biri var ki, insanın midesi kaldırmıyor.

Bu Ümit denen kişi nasıl Fenerbahçemizin nasıl uzun yıllar kaptanlığını yapmış ki?

Ah bir bilselerdi o iğrenç düşüncelerini, kapıdan tekme tokat kovarlardı.

Bir güzel de tükürürlerdi!

Çok saklamış kendini.

Bitmiyor şu içimizdeki İrlandalılar soyu!

Soyu sopları ay yıldıza düşman!

Soyu sopları Atatürk’ümüze hazımsız!