Güzel bir çalışma emeklerine sağlık.
Bu rapor; CHP Genel Merkezinin Ereğli’ye nasıl ‘şaşı’ baktığının bir fotoğrafıdır.
Son üç milletvekili seçimlerinde adaylarını merkez yoklaması ile belirleyen CHP, Ereğli adaylarını hep 3. Sıraya attı.
Adalet diye bir söz var.
İşte rakamlar:
Ereğli, 125 bin seçmen ile Zonguldak’ın en büyük ilçesidir.
İkinci sırada 92 bin ile merkez, üçüncü sırada ise 72 bin ile Çaycuma’dır.
Normalde, Ereğli’nin 1, Merkez’in 2 ve Çaycuma’nın da 3, sırada olması gerekmez mi?
Ama, “eşitlik özgürlükten” dem vuran genel merkezciler, politikalarını seçmen sayısına göre değil kendi bireysel beklentilerine göre oluşturunca, Ereğli hep tu kaka olup 3. Sıraya itilip atılmaktadır.
Elbette bunun farklı sebepleri de vardır.
*Birinci sebep, Ereğli örgütünün parti tabanında birlik ve beraberliği sağlayacak politikalardan çok uzakta tutum ve davranış içinde olmasıdır. Düşünebiliyor musunuz, bir yıl önce yapılan yerel seçimlerde genel merkezin fermuar sistemiyle belediye meclis üyelerinin belirlenmesi talebini örgüt tek tek imza alarak “istemiyoruz” talebiyle geri çevirmiştir.
*İkincisi, bir yıl önce koltuğu AKP’ye armağan ederek teslim eden yerel yönetimin, sosyal demokrat uygulamalardan uzaktan ve yakından ilgisi olmayan, kişi kurum ve kuruluşlarla bitmek bilmeyen kavgaları ve tehditleridir. Ki bu yerel yönetim önce ANAP ve sonra da DYP’yi dolaşarak, CHP’ye tepeden inme gelmiştir. ANAP döneminde, Ereğli’de önceki sosyal demokrat belediyenin halkçı hizmetlerinden olan; halk ekmek fırınını kapatan, belediye otobüslerini seferden kaldıran, tanzim satış mağazasını yok eden bir anlayış, Soğanlıyörük Köy halkının suyunu da keserek korkunun adresi olmuştur.
*Üçüncüsü, örgüt yapısının ortalama yaşının 55’in üzerinde olmasından dolayı yeni kuşakların önünün kapatılması ve toplumdan gelen “gençlik ve kadınlar öne çıksın” taleplerine kulak tıkanmasıdır.
Durum bu olunca da, genel merkezin “Ereğli’yi dışlama” politikaları kesintisiz devam ederek 2015 Milletvekili genel seçimlerine gelinmiştir.
Şimdi ne olacak?
Eğilim yoklamasında Ereğlili hiçbir aday genel merkezin 1, 3, 4 ve 5. Sıralar için yaptığı eğilim yoklamasında sıralamaya girememiştir.
Elbette eğilim yoklaması önseçim gibi kesin değildir. Ön seçim yargıç gözetiminde ve ilçe seçim kurulları tarafından yapılarak sandıktan çıkan sonuç kesindir. Eğilim yoklamasında ise son karar parti meclisinin veya merkez karar yönetim kurullarınındır.
Anca şu vardır ki, genel bir kanıya göre, parti meclisleri tüm üyelerin sandığa giderek oy kullandığı bir eğilim yoklamasını yok sayamaz.
1, 3, 4 ve 5. Sıralar üyelerin tercihine göre ulaşacak ise Ereğli’nin bu sıralarda adayının olmamasını genel merkez bu kez görmemezlikten gelemez/gelmemelidir.
İkinci sıra mutlaka ve mutlaka Ereğlili bir adaya verilmelidir.
Tabi ki bu “Ereğlili aday”ın kim olacağı çok önemlidir.
Eğilim yoklamasından çıkan ve Deniz Yavuzyılmaz gerçeği asla dikkatlerden kaçırılmamalı ve örgütün“genç aday” isteği üzerinde aday belirlemesi yapılmalıdır.
Bu adayın en büyük özelliği ise polemik dışı kalmış ve ayrıştıran değil birleştiren, kavgacı değil barışçı, ihtiyar değil genç, kirli değil temiz, özellikle de Erdemir’deki yetkili sendika Türk Metal’in “istemem”demeyeceği biri olmalıdır. Unutulmamalıdır ki, bir yıl önce yitirilen seçimlerin en önemli sebeplerinin başında bu sendika ile başlatılan kavga vardır. Erdemir işçileri belediyenin önünden “istifa” diye yürümüşler ve sandıkta da CHP adayına oy vermeyerek, demokratik eğilimlerini sandığa yansıtmışlardır.
Sonuçta kamuoyunun beklentisi; 2. Sıranın Ereğlili bir adaya verilmesi, adayın da seçim kaybeden ve yaşlı biri olmamasıdır.
Böyle bir durumda, Ereğli’de gerçekleşecek birlik ve beraberlik 3. Sıra adayının da seçimi zorlaması demek olacağıdır.
Yoksa…
İzlenimim odur ki, CHP’lilerden MHP’ye oy akacaktır.
İşte o zaman CHP’nin ikinci sıra adayının sandıkta kalma olasılığı yüksektir.
CHP örgütünün hazırladığı rapordaki rakamları en çok değerlendirmesi gereken genel merkez, bu kez Ereğli’yi listenin 3. Sırasına atarak bir ayıp daha işlememelidir.
Bu haksızlığa son vermesi gerekenler, Zonguldak’ta ve özellikle de Ereğli’deki beklentileri çok yönlü ele alıp çözüm noktasında tek doğrudan yana olmalıdırlar.
