Yaaa artık anlıyoruz değil mi, maymun gözünü açtı diyemesem de açıyor yavaş yada hızlı.. Maymuna göre değişen bir durum..
Ne kadar şaşırıyorum, ne kadar şaşırmam dediysem de halaaaa şaşırıyorum.. İlginç mi, değil bence..
Bu ülkede artık ilginçler sıradan, normaller anormal olmadı mı?.. Mesela elindeki çikolata kağıdını yada herhangi bir çöpünü çöp kovasına atan birini gördüğümde, tebrik edesim geliyor söylüyorum da.. Toplu taşıtlarda, sahilde, cafede vs kitap okuyan bir genç gördüğümde de aynı şekilde düşünüyor, söylüyorum..
Seçim için de aynı şeyleri düşünüyorum, hiçbir aday adayından “çevre sorunları” ile ilgili tek bir cümle, vaat bırakın, kelime bile duymadım, o bıktıran mesajlarında da okumadım.. Ne okudum o sinir bozucu, hatta taciz boyutuna varan, günün hatta gecenin her saatinde gelen mesajlarında; birbirlerini kötüleyen, çalışmalarını kötüleyen yani kirli kirli yazılar, sözümona bize uyarılar okudum..
Hani eskilerin sözleri var ya; tencere dibin kara seninki benden kara.. Tamam o öyle bu böyle de sen nasılsın?.. Belli birilerine değil bu sözüm, kim ne yazdıysa, yazdırdıysa onlara. Artık hiç ama hiçbirine inanmıyorum, inancımı sarstılar. Partilerdeyken yada seçim arefelerinde öyle sıcak, dostlar ki ama parti görevleri bittiğinde yolda selam bile vermeyen aday adayları şimdilerde birbirinden duyarlı mesajlarla tacizlerine tam gaz devam ediyorlar..
İnanın sadece siz aday adayları değil herkes herşeyin öyle bir farkında ki.. Önce kendimizi sorgulamadığımızdan hep suçlarız toplum olarak ama artık hiçolmazsa sizler sıradan insanlar değil, “milletin vekaletine” soyunduğunuzdan özel insanlar olduğunuz bilinci ile yazdıklarınızın, söylemlerinizin gerçekliğini öncelikle yüreğinize, sonra beyninize danışıp öyle bunları yapın. “İnanıyorsanız” söyleyin, yazın. Allah rızası için bunu sizden vebalini size yükleyerek istiyorum, vekaletimi istediğiniz bir vatandaş olarak..
Temsilciliğini yapmakta olduğum çevre birliktelikleri için ise duyarlılık istiyorum.. “Duyarlılık”!.. Yani;
Önde birkaç apartman dikip, arkada yapılan orman talanını görebileceğiniz bir göz ve yürek istiyorum..Ormanlık alanlara taş ocakları, gereksiz yol yapımlarını engellemenizi istiyorumYeşil gördüğünüzde gözlerinizde gökdelenlerin, alış-veriş merkezlerinin, kibrit kutusu evlerle, havuzlu villaların değil; alıp-verdiğiniz nefesinizin kaynağı ağaçların canlanlanmasını istiyorum..Verdiğiniz sözleri gerçekleştirecek vicdanınızdan hiçbir kişisel çıkar için uzaklaşmamanızı istiyorum..Hepinizin “Allah” inancınızın had safhada olduğunu duyuyoruz (gerçek mi siz bilirsiniz, ama inanmak çok istiyorum gerçekliğine) öyleyse bu dünyadan hiç ama hiçbir şey götüremeyeceğinizi de bilirsiniz, istediğim; bunu asla aklınızdan çıkarmamanız..Haa derseniz ki çoluk çocuğa bırakırız, hazır musluğun başına geçersek.. Bırakırsınız belki ama o mal mülk, parayı çoluk çocuğunuz onları nerde nasıl tüketir, bitirir, harcar, ilahi adalet nasıl tecelli eder, bunu da değerlendirmeyi unutmayın…
Sonuç olarak sizi sizin vicdanınız ve iddialı olduğunuz vatan sevgisi ile başbaşa bırakıyorum..
Seçim oyları bizden size ancak maddi olarak bol ama manevi olarak da huzur yada huzursuz bir hayat!.. Burada da seçim sizin değerli aday adayı!..