Görmedim ve bilmiyorum.
Ama arkadaşlar anlattılar.
Kdz. Ereğli Belediyesinin geleneksel hale getirdiği çocukların pipisine ustura vurdurma operasyonu sırasında gövde gösterisi yapılırken, konvoy ilçeyi ayağa kaldırmış.
Nasıl mı?
Gürültü kirliliğiyle.
Yani?
Kirlenmeye devam.
Sanki deterjan reklamı.
Bir tarafta gürültü kirliliğine karşı afişler, diğer yanda da gürültüyle rahatsızlık vermeler.
Ne ilginç.
Bir yerde ayar bozuk ve tutmuyor.
Sahi nerede ki?
Söz gürültü kirliliğinden açılmışken önceki gün yurt dışından gelen bir ağabeyimle sohbet ediyorduk.
Ulaşımı nasıl bir sisteme bağladıklarını falan anlatıyordu.
O ara sordum:
-Hiç korna sesi duydun mu?
-Hayır! Onca gün yurt dışında kaldım sahi ben hiç korna sesi duymadım dedi.
Ne tuhaf.
Kdz. Ereğlinin de Avrupa Kenti olduğunu dur durak bilmeyen ve resmi ile özel tüm kişi ve kurumların kesintisiz kirletmeye devam ettiği gürültüler ile korna sesi bolluğundan anlıyoruz demek ki.
Ne güzel.
Bas bas kornayı.
Havasızına bas, havalısına bas.
Nasıl olsa bu kasabanın bir şerifi de yok
TERSANE SESİ
Kdz. Ereğlideki tersanelere tek kuruş yatırım yapmadan sahiplenin siyasal iktidar, krizden etkilenip de işsiz kalan gençlerin derdiyle ilgilenmiyor.
İhtihara teşebbüs eden işçiler var.
Bize gönderilen elektronik postalar da neden ilgi göstermediğimizi de sorguluyorlar.
Olayları bilgimiz olduğunda yansıtıyoruz.
Demek ki yeterli değil.
Eleştiriye saygılıyız.
Tersaneler bölgesindeki yangını tam bilmiyoruz tabi ki.
İşçiler kendi dertlerini kamuoyuna aktarma konusunda daha aktif olduklarında mutlaka çok geniş bir kitleye seslerini duyuracaklardır.
Ama şu bir gerçek ki ateş düştüğü yeri yakıyor.
Binlerce işçi aç ve çaresiz.
Ve bu hafta ramazan ayı da başlıyor.
Zor dostlar zor.
Çok zor.