Aile  hekimliğinin sorumlulukları arasında neler varmış neler!

En çarpıcısını sizlerle paylaşayım.

Bir genç kız veya kadın herhangi bir hastane veya sağlık kuruluşunda hamilelik testi yaptırdı ve test de pozitif çıktı.

Sistem otomatik olarak pozitifliği Sağlık Bakanlığı'na bildiriyor.

Yani o andan itibaren hamilelik devletin kontrolüne geçiyor.

Olay da böyle başlıyor ya.

Bir süre sonra bu test sonucu o kişinin aile hekiminin bilgisayarına ev adresi ve telefon numarasına kadar düşüyor.

Aile hekimi bu hamileliğin seyrini kontrol etmekten sorumlu.

Hamil olanın evli veya evli olmaması hekimi hiç bağlamıyor. Hekim çocuğun sağlığını izlemek ve rapor etmek zorunda.

Bu sorumluluğunu yerine getirmediği zaman da 400 TL ceza maaşından tık diye kesiliyor.

Hadi bakalım kolay gelsin sevgili hekimler.

 

Bu olayın asıl sancılı yönü ise şöyle gelişiyor.

Aile hekimi hamile olan evli değil ise başlıyor kıvranmaya.

Evini arayıp 'bize uğrayın' diyemiyor. Öyle ya bu hamilelikten ailenin haberi  yoksa ne olacak?

Arasa bir türlü aramasa kapıda kapı gibi ceza.

Kıvrım kıvrım sancı çekerek hamile olana bir şekilde  ulaşılıp  'bize uğramanız gerekiyor'  deniyor. Bu aşamayı geçmek ile iş bitmiyor ki. Hamile olan annesi ile geliyor. Annesinin yanında kızının hamile olduğunu söyleyemeyen doktor 'hemşire hanım burada siz dışarı çıkar mısınız?' dediğinde kızılca kıyamet kopuyor. Anneler öfkeli. Gül gibi kızlarını doktora yanında hemşire de olsa emanet etmeye kıyamayanları da var.

Dert bir değil ki!

Doktor musun dert babası mısın?

Pardon annesi misin?

İşte öyle bir şey!

 

Olayı bu  noktada sizin düşüncelerinize bırakayım da, asıl dananın kuyruğunun nasıl koptuğuna geleyim mi?

Diyelim ki  hamile olan bu çocuğu aldırdı?

Herhangi bir hastanede kürtaj olduğunda yasal anlamda sorun yok.

Ama…

Kürtaj resmiyet dışında alındı ise yandı gülüm helvaların keteni.

Çünkü…

Kayıtlarda var olan çocuk yaşıyor gözüküyor.

Haydi bakalım ver hesabını!

Doğaldır ki, devlet yani devletin temsilcileri çağırıp da 'nerede bu çocuk?' diye hesabını soruyorlar.

Kem küm yok öyle.

Çocuğun akıbetinden devlet sorumlu.  Doktorunun dışında, polis var, jandarma var, savcı var, avukat var, sorgu var, suçlama var.

Nerede bebek?

 

Gerçekten çok hassas durum.

Evlilik dışı bir ilişkiden dolayı böyle bir vukuat yaşanıp hamilelik de resmi kayıtlara girdi ise zorlu, sıkıntılı ve bedeli her yönden çok ağır bir süreç muhataplarını bekliyor.

Biliniz!

Bilgileriniz arasında da her türlü sürece resmi kanallardan yapınız ki başınız ağrımasın.

Çünkü fişlendiniz.

Kayıt altındasınız.

Ve aile hekimine kafa tutarak da bu sorununuzu çözüme kavuşturamayacağınızı anlayınız.

 

Of be!

Yakın dostlarımdan birinin yaşanan bu sıkıntı ile paylaştığı derdi ben de kamuoyuna aktararak rahatladım.

Sıra sizde!

Siz de dostlarınıza anlatın ki bu bilgilendirme toplumun her kesimine ulaşsın.

Bilmeyen de kalmasın