Kimi zaman okuduğumuz veya duyduğumuz bir cümlelik söz çizgi üstüne çıkar.
Bu da öyle oldu.
Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüzün masasının üzerindeki bir düğün davetiyesi öyle dikkatimi çekti ki.
Aldım ve okudum.
Ereğli’den Konya’ya kız verdiğimizin ayrıntılarının yer aldığı davetiyenin en alt bölümünde şu yazıyor.
“Not: Düğünümüzde Ateşli Silah Kullanmak Yasaktır!”
*
Maganda kültürüne hizmet eden uygulamaları konuşuruz da yapmayız.
Hatta, kimi zaman bu yozluğa ortak da oluruz.
Yaşamın içinde görüp de yaşayıp biliyorum/biliyoruz çünkü.
O kadar çok görüp geçirdik ki!
Adam takımı kravatlı, radar tepesinde kurmuşlar masayı yiyip içiyorlar. Geçerken beni gördüler ve davet ettiler kurdukları çilingir sofrasına. İşim vardı oturmadım ve dönüş yolumda baktım ki, muhabbetin demine varıp gitmişler.
Dikkatimi oturup kalktıkları yer çekti.
Leş gibi.
Evet tüm çöplerini bırakıp gitmiş bizim üniversiteler bitirmiş adamcıklarımız.
Hay sizin!
*
Silah da öyle.
Beline nal gibi silahı takıp düğün salonunun ortasında halay çekeni de, horon tepeni de, erik dalı ile oynayanı da görürsünüz.
Öhe!
Öfkelenmemek mümkün mü?
Kim kime ne havası atar ki!
Serserilik!.
*
İşte bu tür büyük gözükmeye çalışan küçücükler az mı can aldılar.
Az mı ocak söndürdüler.
Lak lak silah atıp o gürültüden nasıl mutlu olunur anlamak sizlere de güç gelmiyor mu?
Ama, beyinleri ve kişilikleri gelişmemiş olanlar, bu saygısızlığı yapmaya devam ediyorlar.
Bundan dolayıdır ki bu davetiyedeki not ilgimi çekti.
Ki, ekonomik olarak güçlü olmadıklarını davetiyenin kalitesinden de anlayabildiğimiz bu aile, topluma “nasıl insan olunur” dersi veriyor.
Diyor ki, bizim düğünümüze silahla gelmeyin!
İnsana laf bir kez söylenir.
Bu ve benzeri uyarılara rağmen, yine de münferit ve çirkin olaylar yaşanmaya devam ediliyor.
Gösteriş meraklıları her ortamda ikide bir elini beline atan/atanlar çıkabilir, çıkıyor da!
Öküzlük parayla mı?
*
Tüm davetlerde silahın getirilmemesi ve ateşlenmemesi kadar diğer bir olay da; konvoylar.
Kornolarıyla ortalığı inletenler ne yapmak istiyor ki?
Duyduk duymadık demeyin, bizim oğlan ile bizim kız zivaf odasına girecekler diye olayın tellaliyesini konvoylardaki araçların kornalarına bastırarak yapıyorlar.
Hele ki, gelin tarafının ailesi.
Bir anlam yüklesen yüklenmiyor ki!