İyi etmiş iyi.
Erdemir’in dışa kapalı durumunu bu ziyaretle açmaya çalışan Baktar’a soru sormak isteyenleri de ne gariptir, Baktır değil de TSO yöneticisi engellemiş.
Zaman yok!
Ne garip işler bu işler.
Yoksa organize mi?
Kdz. Ereğli’deki sosyal sorumluluğundan elini ayağını iyice çeken Erdemir’in hazır yönetim kurulu başkanı da gelmiş işte.
Sorsunlar birkaç soru.
Bakalım ne diyecekti?
Belki de Erdemir’in şehir ile olan ilişkilerindeki soğukluğun farkına varır da, müdahale ederdi.
Gazetecilere yasak!
Hey Ereğlim hey!
**
Erdemir deyince aklıma hep Kerim Dervişoğlu ile Tanju Argun gelir nedense.
Dervişoğlu’nun en büyük iz bıraktığı konu (bana göre) Ekim 1992 de yaşanan kazanın ardından kapatılan Erdemir havaalanının yeniden açılmasıyla ilgili yorumlarım üzerine yaptırdığı proje çalışmasıdır.
Bir kentin can damarı ulaşımdır.
Erdemir’in yapımıyla başlayan demiryolu projesi bir türlü gerçekleşmemesine rağmen, Erdemir’in bir havaalanı vardı. Bu havaalanının günümüzdeki teknolojik gelişmeler de dikkate alındığında, o talihsiz kazanın ardından kapatılması yeniden tartışılıp açılması sağlanabilirdi. Kerim Bey işte bu konuda bir proje hazırlattığını söylemişti.
Kerim Bey gideli kaç yıl oldu?
Kaç yönetim kurulu başkanı ve genel müdür gelip geçti?
Ve kim bu konuda adım attı?
Hiç!..
Erdemir o havaalanını yeniden açamaz mı?
Emir demiri keser de, emir verecek olan yok!
Çünkü…
Erdemir’i yönetenlerin Ereğli’nin gelişmesi konusunda bir sorumlulukları ve dertleri de yok.
Erdemir kazansın, kâr rakamları katmerli olsun.
O kadar.
Tanju Argun’u da kültür ve sanata verdiği destekle bilirim. Bir haberimizin ardından heykeltraş Yaman Civan’ı atölyesinde ziyaret etmişti. Bu ziyaret bile o kadar önemli ki. Yerel kültür ve sanatı destek vermesi gereken kurum ve kuruluşlara örnekti Tanju Argun’un davranışı.
Allahını seven söylesin; kim var şu anda yerel kültür ve sanatı destekleyen?
Soldan say!
Sağdan say!
Ortadan ve ilerisinden say?
Gülerim, “Biz sosyal sorumluluk projelerimiz kapsamında…” diye söze başlayanlara.
Nedir o?
Yani, sosyal sorumluluk lafı?
Tiyatro mu, resim mi, fotoğraf mı, halk müziği mi, sanat mı? Nedir sahi nedir?
Ben vereyim yanıtını; hikaye !
Ömer Baktır’a bunları sormak isterdim.
Belki derdi ki, “Ya Erdemir yöneticieri, siz hiçbir sergiye gittiniz mi? Tiyatroya destek oldunuz mu? Yerel konserleri ve kültürel etkinliklere kucağınızı açtınız mı?”
Belki derdi Allah Allah.
Okumuş yazmış adamlar.
İngilizce bile bilirler.
Hatta bu soruları diğer yabancı dilleriyle yanıtlayabilirlerdi.
Ah Ah !
