İnsanların kafalarında Alaplı Belediyesi öyle bir yer etmiş ki, sokakta konuşulan her 5 kelimeden 3 tanesi Alaplı Belediye Başkanı Nevzat Çimenoğlu ve onun hizmetleri (!)

öve, öve bitiremiyorlar Çimenoğlu’nu (!)

1,5 yılda ilçeye çok büyük hizmetler sunduğunu, asfaltın bittiğini, çevrenin ne kadar temiz olduğunu, ilçede sosyal faaliyetlerinin en üst noktada olduğunu kısaca ilçede her şey güllük gülistanlık olduğunu söylüyorlar (!)

İnsanlar bu kadar övdüğü bir belediye olunca insan ister istemez Paris’te mi yaşıyoruz? sorusu aklına geliyor.

Alaplı’nın Paris’ten neyi eksik (!)

Hiçbir eksiği yok. Çok daha fazlası var.

İnsanlar yaşadığı yerde yapılan hizmetlerden memnunsa bize söyleyecek söz düşmez.

Alaplı Belediyesi çalışmaları bu şekilde devam ettiği takdirde Başkan Çimenoğlu en az 3 dönem daha Belediye Başkanı olur. (!)

1,5 yılda yaptıkları ortada helal olsun diyorum.

Başkanıma böyle çalışmaya devam (!)

Kim tutar seni artık. (!)

Yalnız.

Başkanımdan küçücük bir isteğim olacak.

Yani sorularım olacak.

Asfalt ne zaman bitecek? 3 hafta bir 2–3 km asfalt mı dökülecek?

Söz verdiğiniz 29 Ekim’de yıkacağım dediğiniz Belediye dükkanları ne zaman bitecek?

Pazarı tekrar çarşı içine getirecektiniz. Ne oldu Başkanım?

Başkanım sizi Alaplı’da göremiyoruz artık. Sık sık Ankara’ya, Zonguldak’a gidip geliyorsunuz. Herhalde Alaplı için büyük işler peşindesiniz?

Başkanım çöp kutuları sizlere ömür artık. Vatandaşlar çöp atacak çöp kutusu bulamıyor?

İşçi maaşlarını söylemiyorum Başkanım?

Arkası Yarın…

 

HER EVDE TELEVİZYON VAR AMA İNTERNET YOK

Seçim meydanlarında liderlerin konuşmalarında varsa yoksa onun villası, bunun yazlığı… Kampanyalar tamamen sanki genel bir seçim havası varmış gibi yapılıyor. Ülkede Anayasa değişikliği için referandum yapılacağını bilmeseniz, sanırsınız ki genel seçim var.

Ne Sayın Erdoğan, bu sıcaklarda toplanan kalabalığa neden “evet” oyu atacaklarını anlatıyor;

Ne de Sayın Kılıçdaroğlu toplanan kalabalığa neden “hayır” oyu atmaları gerektiğini anlatıyor.

Devlet Bahçeli’yi saymıyorum bile.

Ben sandığa gittiğimde parti seçmeyeceğim ki.

Yeni Anayasayı seçeceğim ve ben siyasilerden, bu yeni anayasanın benim işime yarayıp yaramadığını öğrenmek istiyorum.

Bana ne onun villasından, bunun yazlığından!

Ulusal gazeteler de aynı terane onlar da manşetlerine aynı atmaktan başka iş yapmıyorlar.

İş yapan medya yok mu?

Tabii ki var.

Televizyon “evet” propagandası, internet “hayır” propagandası yapıyor.

Bu sebepten dolayı bana sandıktan “evet” oyu çıkacakmış gibi geliyor.

Çünkü her evde televizyon var ama her evde internet yok.