Evet, futbol hatta sporun her dalında taraftarlık bir sevdadır,
Evet, futbol ve taraftarlık bir tutkudur.
Hayatın zor şartlarından bunalan insanların anlık da olsa sığınacak önemli limanlarından biridir özellikle futbol,
Sevinçleri ve üzüntüleri anlıktır değilse bile öyle olmalıdır.
Neticede bir oyundur, eğlencedir, sportif alanda sosyal bir etkinliktir.
Ne üzüntüyü ne de sevinci fazla abartmaya değmez.
Taraftari olduğunuz, sevdalı, tutkulu olduğunuz takım yenildi.
Üzüldünüz!..
İnsanlık hali, olabilir, doğaldır.
Anlık yaşanmalı, anlık bitmelidir.
Daha fazlası, hem sizin hem çevrenizin vücut kimyasını bozar, günlük yaşamınızın ritmini ahengini alt üst eder.
Yani, değmez...
Emin olun, sizin üzüldüğünüzün onda biri kadar üzülmeyecek, o ölümüne sevdiğiniz takımın futbolcusu yöneticisi.
Onlar, yine günlerini gün edecekler; en güzel şekilde eğlenip, en güzel şekilde yiyip içecekler.
Kahretmeyecekler sizin gibi!...
Küsmeyecekler hayata!...
Yüzlerinin asıklığı, kameralar önünde sadece anlık olacak.
Belki de, yenildikleriyle beraber kol kola girip gece alemine akacaklar.
Vur patlasın, çal oynasın yaşayacaklar hayatı.
Eeee?....
Sen de burada, şampiyon olamadık, ya da yenildik diye hayatı kendine zehir edeceksin.
Onun için ben, fanatik bir taraftar olarak görsem de kendimi, anlık yaşıyorum sevincimi üzüntümü...
Hemen teselli modumu devreye sokuyorum.
Onlar, milyon dolarları alacak, onlar üzülmeyecek, ben üzüleceğim öyle mi?
Onlar, kendilerini, o eğlence yerinden bu eğlence yerine atacak, kahrını çekmek bana düşecek öyle mi?
Tamam sevindik, bitti!...
Tamam üzüldük, bitti!...
Hepsi bu kadar!...
Gerisini; bu taraftarların sırtından milyon dolarları kazanan futbolcular, teknik adamlar; ticari işlerini katlayan, popülaritesine, popülarite katan başkanlar, ve yöneticiler düşünsün!...
Tuncay Tokay