Siyaset

Her şeyden önce bir yönetme sanatı veya bilimidir, yani siyaset bilimidir.

Hükümet/devlet icraatlarını etkileme, değiştirme veya yönlendirmek işidir.,

Devlet yönetimini veya kontrolü ele geçirme ve elde tutma bilgisi veya sanatıdır.

Bireyler ve gruplar arasında güç ve liderlikle ilgili olan rekabettir.

Bir takım maharet ve hünerlerle, çoğu kez dürüst veya ahlaki olmayan şekilde uygulamalarla karakterize edilen etkinliklerdir.

Bir toplumda yaşayan insanlar arasındaki ilişkiler karmaşasının bir toplamıdır.

Yaşanılan zaman veya gelecek için kararlar almak ve uygulamak için koşullar ve verilerin ışığında alternatifler arasından seçilen eylem veya eylemleri ortaya koymak, belirlenen yöntem veya biçimlerde uygulamaktır.

Özellikle bir devlet organının uygulanabilir icraat ve genel amaçlarını ana hatlarıyla açıklayan yüksek düzeyli planlardır.

 

Evet internette böyle tarif ediliyor siyaset…Günümüzde siyaseti en iyi şekilde yapanlar iyi özümseyenler de iktidardalar tabi.

Muhalefet partilerinde ise eksiklik olduğu siyaseti daha tam olarak öğrenemedikleri ortaya çıkıyor bu durumda…

Peki siyaset,siyasi partiler kişisel olarak tabiî ki her şeyden önce insan kendini düşünmeli fakat bir siyasi topluluk içerisinde birlik olunan felsefe önce vatan ve o vatan içerisinde yaşayan toplumun menfaatlerine hizmet etmek olması gerekmez mi?

Halkın ödediği vergilerle ayakta duran devlet ve devlet büyüklerinin ilk görevi kendilerine inanan halka hizmet olması gerekmez mi?

Diyeceksiniz ki biz bunları zaten biliyoruz neden yzazıyorsunuz…Fakat o kadar çok unutan varki fırsat buldukça hatırlatmakta fayda var.

Devlet büyüğü Arınç, siyasetin eğitim yeri olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

''Ahmet Necdet Sezer Cumhurbaşkanıydı. Cumhurbaşkanlığından ayrılmak üzereydi, ben de meclis başkanıydım. Gazeteler yazmaya başladı. Onu çok seven gazeteleri tahmin edersiniz, Cumhuriyet gazetesi diyelim mesela; 'Sezer siyasete atılacak'. Bana sordular; 'vallahi çok iyi olur' dedim. 'Keşke siyasete atılsa'. Çünkü siyaset insanı eğitir, siyaset insanı terbiye eder. Eğer değerli kardeşlerim, siyaseti yapacaksak böyle yapacağız.''

Siyasetin tarifini yaparken eski Cumhurbaşkanımıza hakaret etmekten çekinmemiş.Birde medya arasında ki ayırımcılığıda vurgulamış.Peki kendileri nasıl ve yönde eğitilmişler siyaset içerisinde.Bizde “biat kültürü yoktur.Ben Erdoğana bile biat etmedim” diyor.Kendisiyle siyaset içerisinde sanırım.

 

Medya bugün siyasilerin halka açılan yandaş kapıları olmuş durumda.Zaten siyasi çıkarlara hizmet etmeyen medya grupları da yok olmaya mahkum ediliyorlar.

 

Bence siyaset kişisel çıkarlardan önce vatan olgusuyla ulusal bütünlük içerisinde milli menfaatler doğrultusunda ülkesel planlar hazırlayıp uygulama ve bu bağlamda iç ve dış ilişkileri yönetebilme sanatı…Böyle olmalı.Kolay kazanılmadı bu bağımsızlık,kolay çizilmedi sınırlar…O dökülen kanların her damlasında bizlerde varız.

 

Ülkesel değerlerimize sahip çıkabilmek gelecek nesillere aktarabilmektir ulusal bütünlük.Siyaset ise bunun en önemli dama taşıdır.Yanlış hedeflenen siyaset ülkesel bütünlüğü bozacağı gibi sınırların kalkmasına da sebep olur.

 

Ona buna çamur atıp susturmak için çeşitli senaryolarla insanları mahkum etmek yerine silkelenmeli ve ulusal birlik adına milli refah ve milli gelirimizi yükseltmek için çaba göstermek zorundayız.

 

İnsanların alım gücü çok fazla düşmüş durumda.Pazarlarda sebzeler cep yakıyor.Banka kredileri öyle çoğaldı ki her ailede nerdeyse kredi kullanmış bireyler var.2012 ciddi bir kriz ve altından kalkılamayacak borç yılı olacağı sinyallerini ekonomistler veriyorlar.

 

Ona buna çamur atmak yerine önce ekonomimiz üzerine siyaset yapmamız gerekiyor.

 

Artık siyaset yapanlarda halkta kendine gelmeli.Hükümetin ilk görevi devletin ayakta tutulması ve halkın ekonomisidir.Ekonominin bozuk olduğu yerde yapılan siyaset ancak bir çöküş siyasetidir