Her şeyi isterler, istediler. Hiçbir şey sormazlar, sormadılar.
Hiçbir şey yapılamaz dedikleri yerde, yaptıklarınla durursun, her zaman durduğun yerdesindir.
Hiçbir şey yapmamakla suçlarlar; hiçbir şey yapmayanlar, bir fedakârlık göstermeyenler….
Aldırma, doğru bildiğin yolda yürümektir yaşamak….
Hiçbir baskıya aldırmadan söyleyecek sözün varsa, onlar doğru bildiğin söylenecek sözlerdir.
Hiçbir şeyin söylenmediği zamanlarda sözlerini söylemelisin.
Öldükten sonra da yaşayacak olan bu sözlerdir.
İstemezlerse, söylemezsin. Şaşırma sakın! Sözlerine karşılık vermez, susarsın.
Sen öldükten sonra senin sözlerine hayran, kendi baskılarına kurban; senin sözlerini söylerler.
Halbuki sen, kimseler ölmesin diyecek iki kelimeden ibaret söyleyecek sözü olanlardansındır,
Hem de araya ölüm girmeden…
Her şey için sonuna kadar mücadeleye varsındır, yaşamakla başlarsın.
Mağdur olanların mağduriyetleridir seçimin.
Senden her şeyi istemeleri ve hiçbir şey yapmamalarına aldırma, bakarsan yolundan sapar, aldanırsın.
Her şeyi isterler, hiçbir şey sormazlar, hiçbir şey yapmamaktır adetleri.
Bazen hatalar öğreticidir, zamanla öğrenilir. Zaman, "hatalar nasıl öğrenilir" sorusunun öğretisidir.
Adına isterseniz fedakârlık deyin isterseniz özveri; bir şeyler yapmanız istenebilir.
Özveri göstermeniz istendiğinde, yaşam ve insanlar için isteyerek yaptıklarınız istediğiniz gibi olmasa bile; özveri göstermek yaşamın ve insan sorumluluğunun buyruğudur, sevginin de…
Eski bir Çin atasözü: “To know the road ahead, ask those coming back” …
“Siz giderken biz dönüyorduk” demeyin kimseye; kibirli olmayın, özveri gösterin dedik. Unutmayın dedik; herkesin zamanla öğrenecek bir şeyleri vardır hayatta.
Siz geri dönerken yolda elinizi tutup, gözlerinizin içine bakarak “hakikat bu yolun sonunda mı” diye soran olursa mutlaka yanıt verin; araya ölüm girmeden önce.
Eğer geri dönerken size rastlayıp yol soran olursa; bu yolculuğun bir kıymeti olduğunu, yolun sonunda ne olduğunu bildiğinizi, hakikatin orada bekleyip beklemediğini açıkça söyleyin.
Onlar yol bulmak için soru soranlardır. Söyleyecek sözünüz yaşamak için açlığınızdır.
Yeni mücadele yolları aradığınız için yola devam ettiğinizi bilsinler, söyleyin; çünkü onlar hakikati arıyorlar.
Yol soranlara yol bilenler olarak söyleyin; hepimiz hayatın muhalefet şerhiyiz.
Olan biten her şeye rağmen adalet istemek için herkes; herkesle birlikte var olmalı, yaşamalıdır.
Söyleyecek sözünüz varsa şimdi söylemelisiniz. Ki; iddia ediyorsunuz, söyleyecek çok sözünüz olduğunu. Birçok talepte bulundunuz, sonra azalttınız, sonrasında…Sormayın, söylemeyelim.
Araya, hayata dair bir son girmeden; iddialarınızı dinleyecek, tekrarlayacak, kendi inançlarıyla söyleyecek ve birlikte yola çıkacağınız insanlar limanda bekliyor.
Onları bırakıp gitmek mi istiyorsunuz?
Tek başınıza sizi alıp götürmesini tercih ediyorsanız eğer; gemi limandan ayrılıp gözden kaybolduğunda geride bıraktıklarınızı bir daha göremezsiniz.
Onlar sizin için yapılanları ve yapmadıklarınızı tek tek anlatacaklardır, dinlemek için kalmalısınız.
İsterseniz sonra yola çıkabilirsiniz…
Adınıza yapılanların karşılığı değildir bu yapacağınız…Sorgusuz sualsiz, isteyerek, temsil ettiğiniz değerleri savunmak için ne kadar emek verdiler, söz söylediler, samimiyetinize inandılar. Yaşamaya saygılarıdır bu çaba ve en kıymetlisi de size olan sevgileridir, saygılarıdır.
Hayata saygılısınız ve çok azıcık kıymet bilin….
Saygı gösterdiler duruşunuza, inadınıza, inancınıza. Ondandır yürekten destekleri.
Bir dirhem adalet için katkınız olsun, inadına yaşayın ve insan yaşamına duyulan saygı için sizde bir şeyler yapın.
Sizlerde fedakârlıkla özveri gösterin. Ne yapacağınızı ne söyleyeceğinizi bilirsiniz, ama bir şey yapın.
Mesela suda balık olun, isterseniz adalet için hayatta karınca. Olun, yani kısaca…
Söyleyecek sözlerinizi suya yazmayın, tarih bizi unutmayacaktır demeyin, unutacaktır.
Mücadele edin, yolunuz bitmiyor, yolun sonunda değil hakikat her yerde, yaşamak gibi yürüyor.
Kifayetsiz bile olsa, sözün özü…
Bizler hayatın muhalefet şerhi olabilmişsek eğer; sizler ölümün muhalefet şerhi olun.