Hacel obasını dinlerdik siyah yıldızların aydınlığında
Götürürdü bizi.
Biz bize bizlere götürürdü ki, karanlıklar yıldızlaşırdı.
Tıkır mıkır inerdik cöğüz taşının altındaki dünyaya.
Bilir misin?
Anımsar mısın?
O türküyü.
O türkünün sözlerini.
Biz bize.
Bizimle.
Biz bütünlüğünde.
Birbirimize sarılırdık.
Gözlerimizde derin sevda.
İçinde de her şey var.
Dostluk var.
Arkadaşlık var.
Paylaşmak var.
Yürek var yürek.
İçinde neler yok ki.
Kara baskılara direnmek var.
İnadına sevmek var.
Karlı günleri şıklı yarınlara çevirmek var.
Anlamak var.
Anlaşılmak var.
El ele tutuşulduğunda kimsenin bilemeyeceği tutkular var.
Dedim ya arkadaşımın sözlerinden çiçekler var.
Belki de sırttan süzülen terin ıslaklığı var.
Çok şey var çok.
O kadar çok ki.
Beyinler anlayamaz.
Sesler çözemez.
Kilitler pas tutup konuşamaz.
Hep o türkü baştan çıkarır bizi.
Düşündüğümüzde,
Birbirimizi özlediğimizde,
Sarılıp birbirimizle ağlaşamadığımız her anda
Hacel obası gelir düşer aklımıza
Sözleri aklımıza gelir
Ve özgürleştiririz gözlerimizi
Sarsılarak
Bırakırız duygusal boşluğa
Kendimizi
Hacel obası be
Hacel obası türküsü
O türküyü düşündüm yine
Sıcağın ağırlığının iyice hissedildiği bir özlem gecesinde
Yıldızların siyahını arayıp bulmak için gökyüzünü taradığım bir anda
O yıllara gittim
Bizim yıllarımıza
Kararlı ve inatçı
Bir o kadar da tutkun
Ve yarınlara ışıklı bakan
Günlerimize
Of ya neyse
O günler yok şimdi
Ama türkü duruyor
Seninle hep Banudan dinlerdik
Bu kez Selda söylüyor.
Ne güzel
İkisi de yürekli
İkisi de bizden
Hacel obası engin mi sandın diyor.
Enginliklerde biz olabilmek
Görmesek de
Görüşemesek de
Biliyorum ki
Yüreklerimiz birlikte atıyor
Biz bize
Bizimle
Her gece
Her an
Bütünlükte
Evet be kızım
Evet
Biz seninle ne türküler dinlerdik
Bunlardan biri de Hacel Obası türküsüydü.
Şimdi gözlerimizi kapatalım
Sen orada
Ben burada
Türkünün sözlerinde buluşalım
Seni seviyorum
Seni seviyorum kızım.
Hacel obasını engin mi sandın?
Ayağında potini var zengin mi sandın?
Her olur olmazı dengin mi sandın?
Ay da doldu göremedim yar seni.
Merdivenden tıkır mıkır inişin,
Çağıştıyor altın ile gümüşün,
İpti söz verişin sonra dönüşün,
Ay da geçti göremedim yar seni.
Suya gider bir incecik yolu var,
Sıktırmış kemeri ince beli var,
Söylerim söylemez tatlı dili vaR,
Ay da geçti göremedim yar seni,
Tren gelir acı acı sesleninir,
Yağmur yağar çift entere ıslanır,
Zalım anan duyar sana herslenir,
Ay da geçti göremedim yar seni,