10 Kasım 2024 Pazar günü  Ulu Önder Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla, özlemle ve sevgiyle biz kez daha andık.

İçtiğimiz suda, yediğimiz yemekte, yaşadığımız yurtta, ilde, ilçede, kasabada, mahallede, köyde, sokakta, evde, iş yerinde O’nu görmek ve bilmek! Ata’ya olan sonsuz minnet duygularımızı bir kez daha ifade ettik 86 yıl sonra.

Ve aynı gün Vefa Karakurdu Beyçayırı stadında buluştuk maçın başlayacağı saat 14.00’den önce. Bu kez protokolün önünde bir başka kalabalık vardı. Sordum soruşturdum ki, Şehit Madenci Ailelerini maça getirmiş başkanları Çetin Yiğit. Bu Çetin Yiğit bir hayli ilginç insan. Öyle çalışkan ki, sosyalliği ve çevredeki saygınlığı ile bileğinin hakkı ile Belediye Başkan Yardımcısı da oldu.

Ne güzel çoluk çocuk şehit madenci ailelerinin sosyal yaşamlarına dokunmak.

Maça gelir isek, Ereğli Belediyespor’un 6’da 6 yaparak topladığı 18 puan ses getirmiş ki, Kaymakam Mehmet Yapıcı’yı da maçta gördük. Hele şu maçları takır takır bir alalım, bakın o tribünlere daha kimler gelecek.

Gelsinler de görsünler.

Gelsinler de belki utanırlar.

Gelsinler de Ereğli’nin ne kadar çok hizmet açısından  haksızlığa uğradığını canlı gözleriyle  tespit etsinler.

Ereğli’deki  futbol sevdasını ve o sevdayla stadın ne kadar örtüşüp örtüşmediğini anlasınlar.

Bu devirde böyle stat!

MAÇA GELDİK MAÇA.

Maçın tamamını izlerken Taşköprü maçında nasıl üç puanı zor kurtardığımız aklıma gelip çakıldı. Hele ki maçın daha ilk dakikalarındaki sahadaki gerginlik endişemi artırdı. Bu bizim kendini sürekli horoz gören topçular, neden sakin olamıyorlar? Sakinliğin dışındaki söz ve davranışlar “o sene bu sene” heyecanına yapılmış en büyük yanlıştır. Ya çocuklar, sineğin belini incitmeden maçı kazanmayı bileceksiniz. Gerginlik rakip takımın işine gelir. Kart cezalı olursunuz, saha kapanabilir.

Aman aman aman!

Ereğlispor’un iyi ki Orhan Yüksel’i var. Dokuzuncu dakikada, rakip kalecinin solundan doksana öyle bir taktı ki, jeneriklik gol. Aferin bu çocuğa. Ayağına taş değmesin.

Ancak…

Kör döğüşüne dönen maçta, rakibin ceza sahasının dışından kullandığı serbest atış valla hepimiz korkuttu. Bizim kaleci iki hamlede kurtarabildi o şutu.

Bir kaza olmasın.

Derken, ikinci yarı açıkçası döküldük.

Taşköprü maçının kötü bir kopyasını yaşadık.

Zaman zaman etkili geldiler.

Hop oturup hop kalkarken, etkili ataklarımız olmadı değil. ASD Eflanispor’un kalecisi Eyüp Bekar’ı çok beğendim gerçekten. 3 net golü çıkardı. Doksanıncı dakikada bizim Mustafa Emir Birinci’nin golünde ise yapacak neyi vardı ki?

Dakika doksan ve 2-0 ile 7’de 7 yaptık ve 21 puan ile liderliğimiz devam ediyor.

Sinirlerimizi kontrol eder ve gol kaçırma rekorunun peşinde koşmaz isek, evet kimsenin yapamadığını bu yönetim başaracak diye umut ediyoruz.

YÖNETİME ÖNERİ.

Protokol de maç seyretmenin dışında, lütfen her tribüne gidip maçın izlenme açılarını bir inceleme zahmetine girer misiniz?

Stadın o iç karartan ve izlenme açılarını katleden fiziki yapısının dışında asılan pankartları aşağıya indirir misiniz? Taç çizgileri ve köşe atışlarını görebilmeyi engelliyorlar. 

Basit ama önemli ve de çözüm önerisi de sunan görüşe ne dersiniz?

                                                Kemal DOĞRUCU