JOHN FREELY: “Ereğli ilçe merkezindedir. 5.yüzyılda 2.Theodosios döneminde inşa edildiği bilinen yapının Ereğli’nin fethinden sonra Orhan Gazi tarafından camiye çevrildiği kabul edilmektedir. Üç nefli ve bazilikal planlı yapı, bir çok kez onarılmış ve orijinal özelliklerini büyük ölçüde yitirmiştir. Yine de devasa sütunları ve mermer süslemeleriyle dikkat çekicidir.”
ERSOY SOYDAN: Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, “Türkiye’de yedi Ayasofya var” iddiasında bulunurken, Kastamonu Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Ersoy Soydan’ın önümüzdeki aylarda yayımlanacağı belirtilen ‘Türkiye’de Kilise ve Manastırlar’ kitabına göre; Türkiye’de adı Ayasofya olan dokuz kiliseden bir tanesi Ereğli’de.
TAYFUN AKKAYA: Herakleia Pontike’nin surla kaplı kent alanının içinde ve güneyinde HAGİA SOPHİA (İlahi Akıl) KİLİSESİ, Orhan Gazi’ye izafeten Camiye çevrildiğinden Orhan Gazi Camii (1) ve halk arasında da ORTA CAMİ olarak adlandırılan bu eski Bizans Kilisesi, Akarca Mahallesi-Orta Cami Cad.-No 41- adresinde, 5 Pafta-150 Ada-1 Parsel kadastro kaydına sahip tescilli bir mimari örneğidir.
RECEP ÇETİN: Kdz. Ereğlili Eğitimci-Yazar Recep Çetin son yayımladığı “Orhan Gazi ve Bir Fetih” kitabına tanıtırken aynı konuya dikkat çekerek; “Orhan Gazi döneminde yapılan fetihleşmeden sonra, Ayasofya denilen bu kilise, camiye dönüştürülmüştür ve yaklaşık 700 yıl Orhan Gazi adıyla ibadete açık kalmıştır” dedi.
ÇETİN’DEN DEĞERLENDİRME: “İstanbul’daki Ayasofya Kilisesi MS 530’lu yıllarda yapılmış iken Ereğli’deki Ayasofya’nın 410-450 yılları arasında inşaa edildiği kaynaklarda yer almaktadır. Ereğli Ayasofya bu konuma nedeni ile daha tarihi bir hüviyet taşımaktadır. Oysa ki, Ereğli olarak maalesef bu tarihi eserimizi dünyaya duyurup tanıtamadık” sözleriyle konuştu.
Eyüp Bektaş’ın Haberi:
Kdz. Ereğli’nin tarihsel kültürünün zenginliği konuyla ilgili araştırmacıların öncelikle konusu olmaya devam ederken, Kastamonu Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr Ersoy Soydan’ın önümüzdeki süreçte yayımlayacağı “Türkiye’de Kilise ve Manastırlar” kitabında, bizim Orta Cami olarak bildiğimiz, resmiyette ise adı Orhan Gazi Camisi olan ibadet yerinin, Türkiye’nin ilk Ayasofya Kiliselerinden biri olduğu açıklanacak.
Daha önce “Makarios’un İntikamı” ve “Başviran’dan Cuma’ya Ormanlı” kitaplarını yazan Ereğlili Eğitimci-Yazar Recep Çetin, “Orhan Gazi ve Bir Fetih” isimli kitabını yazarken yaptığı araştırmada, Ereğli’deki Ayasofya Kilisesi üzerinde bazı bilgi ve belgelere ulaştı. Son kitabında bu bilgi ve belgelere de yer veren Recep Çetin,”Ereğli Ayasofya bu konuma nedeni ile daha tarihi bir hüviyet taşımaktadır. Oysa ki, Ereğli olarak maalesef bu tarihi eserimizi dünyaya duyurup tanıtamadık. Böyle tarihi bir değeri kültürü dünyaya tanıtamamış olmaktan dolayı bir Ereğlili olarak üzüntülüyüm” sözleriyle konuştu.
BAZI BİLGİ VE BELGELER:
Bu yapı, Osmanlı İmparatorluğu döneminden önce Ereğli’de yaşamış olan Rum nüfus tarafından yapılmış Hagia Sophia (İlahi Akıl-Aya Sofya) adı verilmiş, 2.Padişah Orhan döneminden sonra Orhan Gazi Camii adını almış ama her nedense Ereğli halkınca daha çok Orta Camii adı ile anılmıştır. Bugün Cami, Akarca Mahallesi No:41’de, 5 pafta-150 ada-1 parsel kadastro kaydında bulunmaktadır.
Fiziksel görüntüsündeki çeşitli etkenlerden dolayı, bu yapı, önceleri Bizans Basilikasnın Camiye dönüştürülmüş eseri olarak kaydedilmemiş, Cami’nin Bizans döneminden kalma bir kilise olduğunu, ilk kez Osman Sümer daha sonra da Tahsin Aygün belirtmiştir. Kilise ve Cami olarak, fiziksel yapısında hep değişiklikler olagelmiştir. 1903’te 1954’te ve en son 2013’te restorasyona tabi tutulmuştur. Kilise döneminden bu yana, Orhan Gazi Camii’nin yapısı ve yapılışı ve Sanat Tarihi değeri hakkında, daha fazla bilgi kaynağı olarak Tayfun Akkaya’nın Herkaleia Pontike adlı kitabına baş vurulabilir.
Osmanlı İmparatorluğunun bir özelliği de; önem verdikleri ve fethettikleri bir yerin fethinin gerçekleştirilmesinin ardından, kan ve kılıç hakkı denilerek, o yerin en önemli en büyük kilisesini Camiye çevirmektir. Bu durum, fethin simgesi olarak kabul edilir. İstanbul’daki Ayasofya Kilisesi-Camii bunun en bariz örneğidir.
ORHAN GAZİ CAMİSi’NDE HRİSTİYANLIK DÖNEMİ İZLERİ
İlk önce Kilise olarak (Ayasofya) ibadete sunulan yapıda, hâlen Hıristiyanlık döneminden kalma izler kendini göstermektedir. Mesela giriş kapısında bulunan bir taş bu duruma örnektir.
Yine, yapının duvarlarında Hz İsa ve Havarilerini konu alan fresklerin de olduğu görülmüştür. Bu fresklerin, günümüze kadar varlıklarını sürdüremediği ve uzun yıllar sıva-boya vb sonrasındaki yıpranma nedeniyle yok olduğu düşünülmektedir. Yapının içinde çok önceleri bir kitabe olduğu ve bunun da bir şekilde yok olduğu bilinmektedir.
Bu yapının-ma’bedin “14.yy başlarında Bizanslılar tarafından yapılmış olduğunu ve 20.yy başlarına kadar (yani Rumların nüfus mübadelesi ile Ereğli’yi terk edene kadar) kilise olarak kullanıldığını ve 1924 sonrasında Camiye dönüştürüldüğünü” beyan edenler olsalar da bu beyanın ciddiye alınmadığını da belirtmeliyiz. Çünkü, bu kitabımızın da içinde yer alan diğer bilgi-belgelerden de anlaşılacağı üzere, 1300’lü yıllardan bu yana bu yapının, Cami olarak kullanıldığı belirtilmektedir.
ZONGULDAK-EREĞLİ’DEKİ AYASOFYA
Yazar Emre Ertani, yukarıdaki kitaptan da bahsettiği yazısında (Agos’taki bir yazısında) Türkiye’deki Ayasofya’lar hakkında bilgi verirken, Türkiye’de Ayasofya adıyla bilinen kiliseleri şöyle sıralıyor: Edirne-Kırklareli(Vize)-İstanbul-Trabzon-Gümüşhane-Zonguldak-Bitlis-İznik olarak sıralıyor. (Toplam 9 tane diyor).
İstanbul’daki Ayasofya Kilisesi 532-37 yılları arasında yapılmışken, (aşağıdaki bilgilerden hareketle) Ereğli’deki Ayasofya, İstanbul’dakinden 100 yıl kadar önce yapılmıştır.
Ertani, Zonguldak-Ereğli’deki Ayasofya’nın yapılış tarihi hakkında şu bilgileri veriyor:
“5. yüzyılda II.Theodosios döneminde (408-450) inşa edildiği bilinen yapının Ereğli’nin alınmasından sonra Orhan Gazi tarafından camiye çevrildiği tahmin ediliyor. Günümüzde Orta Camii adıyla kullanılıyor.”
Dikkat çeken husus, “Orhan Gazi’ye izafeten bu kiliseye Orhan Gazi Camii adı verilmiştir” denilmiyor, Ereğli’nin alınmasından sonra Orhan Gazi tarafından camiye çevrildiği tahmin ediliyor diyor.
EREĞLİ VE II. THEODOSİOS
“Roma İmparatorluğu'nun M.S. 395 yılında Bizans ve Roma olarak ikiye ayrılmasıyla Bizans hâkimiyetinin başladığı Herakleia 'da, Bizans İmparatoru II. Theodosios (M.S. 408 - 450) döneminde Hıristiyanlar zafer kazanırlar. Bu tarihlerde kentin büyük bir deprem yaşadığı ve Bizans İmparatoru II. Theodosios'un kente gelerek yeniden inşası konusunda gerekli desteği verdiği bilinmektedir.”
AYASOFYA KİLİSESİ- AYASOFYA CAMİSİ
Herakleia Pontike’nin surla kaplı kent alanının içinde ve güneyinde HAGİA SOPHİA (İlahi Akıl) KİLİSESİ, Orhan Gazi’ye izafeten Camiye çevrildiğinden Orhan Gazi Camii (1) ve halk arasında da ORTA CAMİ olarak adlandırılan bu eski Bizans Kilisesi, Akarca Mahallesi-Orta Cami Cad.-No 41- adresinde, 5 Pafta-150 Ada-1 Parsel kadastro kaydına sahip tescilli bir mimari örneğidir.
Bu yapı, önceleri uzaktan görülebilen minaresinden ve caddeye paralel yüksekçe bir avlu duvarı içinde yer almasından dolayı (2) eski seyyahlar tarafından bir Bizans Basilikasının Camiye çevrilmiş örneği olarak kaydedilmemişti. Ancak seyyahlar, kuzey portalin üstünde yer alan TRAİANUS dönemine ait yazıtı kopye etmekle yetinmişlerdi. Bu yazıt, önce 1701’de Pitton de Tournefort tarafından fark edilmişse de, bir yanlışlık eseri olarak Caminin yanındaki bir eve ait olarak kaydedilmişti.(3) Bu Caminin esasının Bizans devrinden kalma bir kilise olduğu ilk kez OSMAN SÜMER ve daha sonra da TAHSİN AYGÜN tarafından belirtilmiştir. (4) Bu yapı daha sonra 1961’de Ereğli’ye gelen F.K. DÖRNER ve W. HOEPFNER tarafından yapılan bir yayında kısaca tanıtılmıştır. (5) Daha geniş olarak da W.HOEPFNER’in 1966’da basılan kitabında yer almıştır.
JOHN FREELY:
Ayasofya Kilisesi “Ereğli ilçe merkezindedir. 5.yüzyılda 2.Theodosios döneminde inşa edildiği bilinen yapının Ereğli’nin fethinden sonra Orhan Gazi tarafından camiye çevrildiği kabul edilmektedir. Üç nefli ve bazilikal planlı yapı, bir çok kez onarılmış ve orijinal özelliklerini büyük ölçüde yitirmiştir. Yine de devasa sütunları ve mermer süslemeleriyle dikkat çekicidir.” (*)
(*) Kaynak: John Freely, Türkiye Uygarlıklar Rehberi, Çev: Tuncay Birkan v.d., YKY, İstanbul, 1.Baskı, Aralık 2002, Cilt:2, s.86.
YRD. DOÇ. DR ERSOY SOYDAN:
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, “Türkiye’de yedi Ayasofya var” derken, Kastamonu Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Ersoy Soydan’ın önümüzdeki aylarda yayımlanacağı belirtilen ‘Türkiye’de Kilise ve Manastırlar’ kitabına göre Türkiye’de adı Ayasofya olan dokuz kilise var.
PROF. DR. TAYFUN AKKAYA:
Herakleia Pontike’nin surla kaplı kent alanının içinde ve güneyinde HAGİA SOPHİA (İlahi Akıl) KİLİSESİ, Orhan Gazi’ye izafeten Camiye çevrildiğinden Orhan Gazi Camii (1) ve halk arasında da ORTA CAMİ olarak adlandırılan bu eski Bizans Kilisesi, Akarca Mahallesi-Orta Cami Cad.-No 41- adresinde, 5 Pafta-150 Ada-1 Parsel kadastro kaydına sahip tescilli bir mimari örneğidir.
Bu yapı, önceleri uzaktan görülebilen minaresinden ve caddeye paralel yüksekçe bir avlu duvarı içinde yer almasından dolayı (2) eski seyyahlar tarafından bir Bizans Basilikasının Camiye çevrilmiş örneği olarak kaydedilmemişti. Ancak seyyahlar, kuzey portalin üstünde yer alan TRAİANUS dönemine ait yazıtı kopye etmekle yetinmişlerdi. Bu yazıt, önce 1701’de Pitton de Tournefort tarafından fark edilmişse de, bir yanlışlık eseri olarak Caminin yanındaki bir eve ait olarak kaydedilmişti.(3) Bu Caminin esasının Bizans devrinden kalma bir kilise olduğu ilk kez OSMAN SÜMER ve daha sonra da TAHSİN AYGÜN tarafından belirtilmiştir. (4) Bu yapı daha sonra 1961’de Ereğli’ye gelen F.K. DÖRNER ve W. HOEPFNER tarafından yapılan bir yayında kısaca tanıtılmıştır. (5) Daha geniş olarak da W.HOEPFNER’in 1966’da basılan kitabında yer almıştır.
RECEP ÇETİN EREĞLİ AYASOFYA KİLİSESİ ÖNÜNDE KONUŞTU:
Günümüzde Orhan Gazi Cami ile bildiğimiz bu cami, Ereğli’mizin çok önemli bir tarihi eseridir.
Neden önemli diye soracak olursanız, yazarlar tarih kitaplarında, buranın 5. ya da 6. yüzyılda Ayasofya kilisesi adı ile yapıldığını yazarlar. Dışarıdaki duvarda da belli, 5 veya 6. Yüzyılda yapıldı diye yazmışlar.
Bizim yaptığımız araştırmalarda bizzat bu kiliseyi yapanın kim olduğu ve ne zaman yapıldığına dair bilgiler var. Kitabımıza da aldığımız bilgilerde de denilmektedir ki, bu kilise 5. Yüzyılda yani 400’lü yıllarda İkinci II. Theodisos döneminde -ki kendisi Roma İmparatoru 408-450 tarihleri arasında imparatorluk yapmış kişi- yapılmıştır.
O dönemde (5.yy”da) inşa edildiği bilinen bu yapının Ereğli’nin alınmasından sonra (1320-50 arasında) Orhan Gazi tarafından camiye çevrildiği belirtiliyor.
Bizim için önemli olan bu caminin - bu yapının tarihi vasfı, 400’lü yıllarda kilise olarak başlaması ve Ayasofya adını taşımasıdır. Türkiye’deki 9 Ayasofya’dan bir tanesinin de Ereğli’de olmasıdır…
Tekrar ediyorum; yazarlara göre Türkiye’de 9 Ayasofya olduğu belirtilir, tabi ki en önemlisi İstanbul’daki Ayasofya’mızdır,
Buranın diğer Ayasofya’lardan önemi ne diye soracak olursanız, yapılan araştırmalara göre daha önce yapılmış olmasıdır.
Bu Ayasofya’nın 400’lü yıllarda yapılmıştır. ( 420-450 yılı arasında yapılmıştır)
Roma İmparatoru İkinci Teodizos döneminde, İmparator Ereğli’ye bir ziyaret gerçekleştirmiştir. Kaynaklarda, o yıllarda Ereğli’de büyük bir deprem olmuş deniyor. İmparator Ereğli’ye geldiğinde çeşitli kiliseler yapılmasını da emir ediyor.
İstanbul’daki Ayasofya kilisesi 537’de açılmış, oradan arasındaki zamanı düşündüğünüzde, bu yapı, Ereğli’nin tarihi bir kilisesidir, Tabii ki Orhan Gazi’nin Ereğli fethinden sonra, bu yapı Ereğli’nin tarihi bir camisi olarak dikkati çekmektedir.
Ereğli tarihi üzerine maalesef detaylı araştırmalar yapamamış ve sunamamışız. Bu şekilde tarihi eserlerimizi insanlarımıza da tarihimizi anlatamamışız.
Ereğli için bu yapının bu tarihi eserin en azından turizm açısından kullanılması gerektiğini, bunu Türkiye’ye dünyamıza anlatmamız gerektiğine inanıyorum. Bu konuda üzülüyorum. Bu yapıyı ve diğer tarihi yapılarımızı kamuoyunda insanların bilgisine sunmamız gerekiyor.
SONUÇ
Haberin başlığında da vurguladığımız gibi; Kdz. Ereğli’nin tarihsel geçmişi ve kültüründeki zenginliğini fark etmek, araştırmak, sorgulamak ve elde edilen belge ve bilgileri bugünlere taşımak ile sorumlu olanların adam sendeciliği ile gelinen bugün de; Ereğli’deki Orhan Gazi Camisi’nin aslında Ayasofya Kilisesi olarak inşa edildiği belgelerle ortaya çıkıyor.
Kimine göre 7, kimine göre ise 9 Ayasofya’nın bulunduğu ülkemizde, İstanbul Ayasofya’dan yaklaşık 100 yıl önce de inşa edilen Ereğli Ayasofya’nın dünya turizmine kazandırmak, ilçenin tanıtımı açısından çok önemlidir. Beraberinde sosyo-ekonomik kazanımlar da sağlaması olası böyle çalışmanın konunun uzmanları tarafından tartışılması için öncü olması gerekenler, umarız olayın farkına varırlar.