Avukatlar Günü nedeniyle Karadeniz Ereğli'de Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi.
Zonguldak Barosu Karadeniz Ereğli İlçe Temsilciliği tarafından düzenlenen ve çok sayıda avukatın katıldığı tören Atatürk Anıtına çelenk konulması, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı.
Baro Karadeniz Ereğli İlçe Temsilcisi Avukat Begüm Soyarslan, burada yaptığı konuşmada, insanlık tarihinin ilk zamanlarında kaba güçle eş anlamlı olan ve o şekilde uygulanan hak arama özgürlüğünün, günümüzde başta anayasalar olmak üzere, yasalarla, uluslararası sözleşmelerle tanınan, düzenlenen, ve güvence altında olan bir özgürlük olduğunu hatırlattı.
"KAMU VİCDANI VURGUSU”
"Hak aramanın bağımsız ve tarafsız bir kurum olan yargı yolu ile elde edilmesi, aşama aşama gelinen aşama aşama gelişen bir hukuksal mücadelenin sonucudur." diyen Soyarslan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Bugün bu mücadelenin meşru ve en onurlu yoludur avukatlık. Bizler, Hukuk Devleti’nin varlığı için avukatız. Bizler, hukukun herşeyi çözdüğüne inandığımız için hukukun üstünlüğünden yana olduğumuz için avukatız. Bizler, kamunun vicdanı, demokrasinin teminatı ve halkın güvencesi olabilmek için avukatız. Avukatlar olduğu sürece, bağımsız ve tarafsız yargının varlığı sürecek; Türkiye Cumhuriyeti; Atatürk ilkelerine, Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devletine bağlı kalmaya devam edecektir.
"HUKUK DEVLETİNİN OLMAZSA OLMAZIDIR"
Avukat; bireyin sesidir, hukuk devletinin olmazsa olmazıdır. Hukukun üstünlüğüne, adil yargılamaya, temel hak ve özgürlüklere inandığımız için bu mesleği yapıyoruz. Yalnızca mesleğimiz için değil; demokrasi, özgürlük ve insan onuru için mücadele veriyoruz. Sokrates’in dediği gibi, 'Adalet kutup yıldızı gibidir; yerinde durur ama herkes ona bakarak yolunu bulur.' Ancak bugün o yıldız kimi zaman karartılmak isteniyor. Hakkını arayan yurttaşın karşısına copla, gazetecinin karsısına sansürle, çevresini koruyanın önüne davayla çıkılıyor. Ve savunmanın sesi kısılmaya çalışılıyor. Ama biz buradayız. Çünkü savunma sustuğunda, toplum susar. Avukatlar sustuğunda, adalet susar. Avukatın susması; yalnızca bir kişinin değil, bir halkın adaletten mahrum bırakılmasıdır. Uğur Mumcu'nun sözünü hatırlarsak, 'Hak verilmez, alınır. Adalet susanların değil, konuşanların eseridir.' Biz avukatlar, zaman zaman engellensek de, zorluklarla karşılaşsak da, yok sayılmaya çalışılsak da, konuşuruz, direniriz. Ve her koşulda doğrunun, haklının ve adaletin yanında yer alırız.
"HUKUKUN EMEKÇİLERİYİZ"
Çünkü biz, yargının kurucu unsuruyuz. Hukukun emekçileriyiz. Toplumun adalete açılan kapısıyız. Halkın yargıdaki gücüyüz. Herkes için adalet diyenler bizleriz. Ve Adaletin bekçisi olabilmek için daima varız, var olmaya da devam edeceğiz. Tüm bu sorunlarımıza rağmen her ne olursa olsun, bizler hiç bir zaman ümitsizliğe düşmeyip, mücadelemize devam edeceğiz. İnsan hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmaması, demokratik kazanımların kaybedilmemesi, hukuk devleti ilkesinden, hukukun üstünlüğünden ve evrensel değerlerden taviz verilmemesi için yılmadan güçlü bir çaba sergileyeceğiz. Hukukun üstün değerleri ortak paydasında omuz omuza vererek; özgür savunmanın ve adil yargılanma hakkının tartışma konusu olmadığı, herkesin hukuk güvenliğine sahip olduğu bir geleceği birlikte inşa edeceğiz. Ve Mustafa Kemal Atatürk’ün dedigi gibi, 'Herhalde dünyada bir hak vardır ve hak kuvvetin üstündedir.' Bu duygu ve düşüncelerle, ülkemize, hak ettiğimiz hukuk devleti ve demokrasi anlayışının yerleşmesi umuduyla, herkes için adalet, adalet için avukat diyerek tüm meslektaşlarımın avukatlar gününü kutluyorum."