Mayıs ayı enflasyon oranlarının açıklanmasıyla birlikte yeni zamlar belli oldu. 2024 Mayıs ayı enflasyonu yüzde 3,37 olarak açıklanırken yıllık enflasyon yüzde 75,45 ve Ocak-Mayıs 5 aylık enflasyon yüzde 22,72 olarak gerçekleşti. Sahim-SEN Başkanı Özlem Akarken, Türkiye'nin her geçen gün daha fazla fakirleştiğini söyledi.ANKARA (İGFA) - Şu anda uygulanan sıkı para politikaları ve faiz artışları; enflasyonu azaltma amacı taşısa da, üretim ve yatırım alanlarında olumsuz etkiler yaratmakta ve gelir dağılımını da adaletsiz hale getirmekte. Hekim maaşları üzerinden meslek grupları kıyaslama yapılan  bir siyaset anlayışını kabul etmemiz mümkün değildir. Eğitime öğretime saygının   liyakatın olmasını söyleyen Sahim-Sen Başkanı Özlem Akarken, ‘‘Eğitime verilen değer her geçen gün azalmakta, yeni eğitim politikaları ile geleceğimiz karanlığa sürüklenmekte. Çalışma koşulları her gün daha da zorlaşmakta, memur emeklileri ise yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor ve geçinmekte zorlanıyorlar’’ dedi.

SIKILAŞTIRMA POLİTİKALARI ÇÖZÜM DEĞİL, SORUN!

Enflasyonun somut gerçekleri, sıkı para politikalarının enflasyonu düşürmediğini, alım gücünü zayıflattığını ve geçim zorluklarını artırdığını göstermekte. Adil ve doğru sonuçlara ulaşmak için siyasetin ve karar vericilerin, enflasyonun sebebini emekçiler ve emekliler gibi göstermekten vazgeçmesi gerekmekte. Dünya Enflasyon Ligi'nde üçüncü sıradaki yerimizi istikrarlı bir şekilde korumaktayız. Mevcut sıkılaştırma politikaları ve faiz artırımlarının enflasyonu düşürmeyi amaçladığını, ancak bu politikaların üretim ve yatırımı olumsuz etkilediğini, gelir dağılımını bozduğunu ve adaletsizliği derinleştirdiğini vurgulayan Akarken, "Sıkılaştırma politikaları, alım gücünü eritiyor ve geçim sıkıntısını büyütüyor. Ekonominin düzelmesi için üretime ve yatırıma öncelik verilmesi gerekmektedir." dedi.

EMEKLİLER YOK OLMAYA TERK EDİLDİ!

SeturTech'e "Müşteri Deneyiminde Geleceğin En İyisi" ödülü SeturTech'e "Müşteri Deneyiminde Geleceğin En İyisi" ödülü

Yeni ekonomi yönetiminin bir yılı neredeyse dolmak üzere ve ülkemiz enflasyonda kıyaslama olacak belki ama  Venezuela’dan bile kötü duruma çekilmekte. Düşük emekli maaşlarımızın iki nedeni var; emekli maaşı hesaplama sisteminin 2000 ve 2008’de değiştirilmesi ve TÜİK’in enflasyon verilerini açıklama şekli etkilemekte. Katsayılarda düzenleme yapılmaması ve emekliliğe yansıyan maaş sisteminin oluşturulmaması da bu duruma katkı sağlamakta olduğunu belirten Akarken, ‘‘Örneğin, emekli maaşı Temmuz’da ENAG’a göre %40 civarında artmalı. Her dönem enflasyon kayıplarının etkilerini halkımız yaşamakta ve yaşamaya devam etmekte. Seyyanen zamların emeklilere verilmemesi ve istenmemesi büyük bir eksikliğe yol açmakta. Halkımız, katsayı düzenlemeleri ile emekliliğe yansıyan değişiklikler ve her zaman söylediğimiz gibi vergide adalet bekliyor.’’ dedi.

KAMU ÇALIŞANLARI GÖRMEZDEN GELİNİYOR, SAĞLIK ÇALIŞANLARI HAKLARINI SAVUNUYOR!

Kamu çalışanlarının maaşlarının enflasyona ayak uydurmakta yetersiz kaldığını ve tasarruf düzenlemeleri ile bu durumun daha da kötüleştiğini belirten Akarken, "Kamu çalışanlarının ekonomik durumlarının iyileştirilmesi için ek zam ve refah payı şarttır. Kamu çalışanları, bu ülkenin bel kemiğidir. Onların haklarını korumak ve refah seviyelerini yükseltmek için mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi ve sözlerine devam eden Akarken, ‘‘Sağlık kurumlarında çalışanların tek kalem maaş talepleri karşılanmalı, giyim yardımı, yemek bedeli indirimli ulaşım kartı ve nöbet ücreti gibi ödemeler günümüz koşullarına uygun makul seviyelere gelmesi talep edilmekte. Amacımız, “Yaşamak ve yaşatmak” idealimizi hayata geçirmek. Taleplerimizde, mücadelemizde her zaman Atatürk ilke ve inkılaplarının izinde, T.C. Anayasası ve yargı kararlarının uygulanması ve hak, hukuk, adaletin sağlanması için çabalamaktayız.’’ dedi.

Kaynak: igf