CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğrul, Borcam Kuvars Maden Sahası'nda 2 Ağustos tarihinde meydana gelen heyelanla çökeltme havuzunun bulunduğu alanın çöktüğünü, havuzdaki binlerce ton atık kimyasal çökeltili akışkan çamurun akarsuya bu yolla da denize ulaştığı dile getirildiğini açıkladı.

Milletvekili Ertuğrul, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, çökme sonrası Ermaden kömür işletmesine ve plaja ulaşan yol kapandığı için Alacaağzı halk plajında piknik yapan vatandaşlar sahilde uzun süre mahsur kaldıktan sonra kurtarıldığını ve olay yerine giderek incelemelerde bulunduğunu hatırlattı.

Kimyasal atıkların bertaraf edilmesine yönelik ne gibi bir çalışma yapıldığını soran, hastane gününden sonra hastaneye başvuran şahısların akciğerinde silika partiküllü adı verilen inorganik tozların biriktiğinin tespit edildiğinin iddia edildiğine vurgu yapan Ertuğrul, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"BU BÖLGE İLE İDDİALAR HEP ORTAYA ATILDI"

Bakan Tekin Elazığ'da konuştu Bakan Tekin Elazığ'da konuştu

"Olay günü burada çalışma yapan BORCAM’ın mühendisleri alanda kayma olduğunu gözlemliyor ve gerekli önlemleri alıyor. Bölgede çalışan personel ve araçlar tahliye edildikten kısa bir süre sonra da çökme gerçekleşiyor. Burası 2005 yılından beri bölgemizde aktif faaliyet gösteriyor. Zaman zaman bu bölge ile ilgili çeşitli iddialar hep ortaya atıldı. Cam üretiminde ham madde olarak kullanılan maddenin yıkanması ve belli işlemlerden geçirilmesi için kurulan tesislerde pek çok kimyasal atık oluşuyor. Bunun yanı sıra, bu hammaddelerin işlenmesinden tutalım da Düzce’ye sevkiyatına değin Karadeniz bölgesine asbest zerrecikleri salındığına dair iddialar da mevcut.

"BÖLGEDE KİMYASAL OLMADIĞI SÖYLENDİ"

Bölgede kimyasal olmadığı söylendi ilk olarak. Ancak bize ulaşan vatandaşlarımız, bu alanda içinde birçok zehirli kimyasal madde bulunan çökelti havuzundan su içen canlıların öldüğünü ve havuzun geçtiğimiz yıllarda da çöktüğünü belirtti. Bu gibi çeşitli iddialar o günden beri tarafımıza ulaşıyor. Dolayısıyla söz konusu kuvars kumu işletmesinin tüm olası çevresel riskleriyle birlikte ele alındığında halk sağlığı için bir sorun taşıyıp taşımadığı şüphe uyandırıyor. Bu konuyu takibe aldık.

"İDARİ YAPTIRIM UYGULANDI MI?"

Gözlemlerimiz ve edindiğimiz ilk bilgilerle Sağlık Bakanlığı’na ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bir dizi soru sorduk. Burasının ağaçlandırma yapılacak şekilde kademelendirilmesi ve o şekilde teslim edilmesi istenilmiş. Neden doğru kademelendirme yapılmadan işletme faaliyetine devam ediyor? En son ne zaman kimyasal kullanıldı? Örnek alındı mı? Geçmişte bir denetim geçirdi mi bu alan idari yaptırım uygulandı mı? Kimyasal atıkların bertarafı için nasıl bir sistem var burada? Çünkü geçmiş dönemde burada Alacaağzı Plajı’nın bu işletmeden gelen atık sular nedeniyle çamur deryasına döndüğü sahildeki kum ve taşların renk değiştirdiği ve hatta bu taşların geçmişte işçilere tekrar griye boyatıldığına dair ciddi iddialar var.

"OLAY GÜNÜNDEN SONRA HASTANEYE BAŞVURANLAR VAR"

Yine olay gününden sonra hastaneye başvuran aileler var. Hastanede yapılan tetkikler sonucunda hastaların akciğerlerinde silika partiküllü adı verilen inorganik tozların biriktiğinin tespit edildiği iddia ediliyor. Bu silika partikülleri dediğimiz şey ise taş, kum, toprak gibi maddelerin solunmasıyla akciğerde birikiyor ve ileriki süreçlerde ciddi solunum yolu hastalıklarına yol açıyor. Bunlar ciddi iddialar. Bu nedenle de hem Sağlık Bakanlığı’na hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na konuyla ilgili bir dizi soru yönelttik. Haricen de olayın detaylarını takip etmeye devam ediyoruz."

B O R C A M2

Editör: Mustafa Kemal Bektaş