Bireysel silahlanma pervasızca artıyor, sesini çıkaran, tepki gösteren ya da silahlanmayı önlemeye yönelik TBMM’nde düzenleme yapılmasını sağlamaya uğraşan bir yetkili, ülkeyi yöneten yönetici görüyor musunuz?
Tabii ki hayır…
Tersine yapılan düzenlemelerle silah sahiplerine verilen mermi sayısı artırılıyor ya da daha geniş kesimlerin silah ruhsatı alabilmesinin önü açılıyor, açılmaya çalışılıyor…
Hem silahlanma, hem de ülkede maganda sayısı artıyor… Cinsiyet ayrımcılığının bu noktada kalktığına şahit oluyoruz üzülerek…
Niye mi üzülüyoruz?
Silahlanmayı önlemede adeta subap görevi görmesini beklediğimiz kadınlar da artık düğünlerde ellerinde silah ateş ediyor, büyük bir marifet yapmış gibi… Hatırlayın daha yeni Trabzon’da bu ayın ilk haftasında bir gelin alma merasiminde gelinin eline silah alıp rast gele havaya ateşlemişti…
Sonuç?
Tabii ki sokaklarda sanki film sahnelerindeymişcesine çatışmalar yaşanıyor en ufak tartışmalarda… Ve de inanamayacağınız silahlar ellerinde insanların… Acımasızca birbirlerine sıkıyorlar…
Silahlanma bir yandan artarken bir yandan da kindar, maganda toplum olma özelliklerimiz artıyor. Hoşgörü, anlayış, aklınıza gelebilecek her türlü iyi vasıflarımız yok oluyor. Kavgacı, dolandırıca, borcuna sadık olmama, adil olmaktan uzaklaşıp, en yakınlarınla bile hakça mirası paylaşmama vs. tüm kötü unsurlar da adeta yoğunlaşıyor… Tüm bunları ekonomideki bozuk gidişe bağlamak mümkün mü bilemiyoruz…
Her neyse ülkemizde gelinen aşamada; huzur açısından hiç de iyi olmayan bir dönem yaşadığımız bir gerçek… Keza, insan kalitesinin her açıdan gittikçe bozulduğu da gerçek…
Umarız iyi olur diyeceğiz… Ama her gün yurdun dört bir yanında yaşananlar bu söylediklerimizin kanıdı adeta…
Hatırlarsanız geçen yıl 2 Ekim tarihinde Ankara Çankaya ilçesinde 5 yaşında bir kız çocuk babası, 45 yaşındaki müzisyen Onur Şener, sahne aldığı eğlence mekanında ‘istek parça’ nedeniyle çıkan kavgada boğazı cam bardakla kesilerek öldürülmüştü…
Ve sonrasında da pek çok müzisyen çeşitli gerekçelerle saldırılara maruz kalmıştı…
Önceki gün de İstanbul Avcılar Ambarlı Mahallesi’ndeki bir mekanda sahne alan genç müzisyen Erkan Doğanay (20), mekan çıkışı silahlı saldırıya uğradı… Doğanay, gri renkli bir araçtan açılan yaylım ateşi sonucu gögüs ve karnına isabet eden kurşunlarla ağır yaralandı…
Umarız Erkan Doğanay kurtulur, ailesi Onur Şener’in ailesi gibi matem yaşamak zorunda kalmaz…
Maalesef ki düğünlerde, eğlencelerde adam gibi eğlenmeyi bilmiyoruz, sahnedeki sanatçıyı da ne kadar saygıyla dinlediğimiz tartışılır…
ONUR ŞENER OLAYI
Ki Onur Şener olayı böylesine büyük bir acı olaydır… Onur Şener’in ölümü sonrası olaya karışan iş müfettişleri İlker Karakaş, Ali Gündüz, elektrik mühendisi Semih Soyalp ile Gözde Gündüz ve Jale Erberk gözaltına alınmış, iki kadın daha sonra serbest kalmıştı.
5 Temmuz 2023 günkü karar duruşmasında mahkeme heyeti, sanıklar İlker Karakaş ve Ali Gündüz’e “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası verdi. Ancak sanıklara verilen cezada takdir indirimi uygulayarak cezalarını 25’er yıla düşürdü
Sanıklar Semih Soyalp, Gözde Gündüz ve Jale Erberk’in de üzerlerine atılı tüm suçlardan beraatlari kararlaştırıldı…
Böyle bir karar; 45 yaşındaki oğullarını kaybeden Şener ailesi için teselli olabilir mi sizce?
Tabii ki hayır… Hiçbir karar acılı aileyi teselli edemez elbette… Onur Şener’in annesi Leyla Şener de, “İnsan hayatı bu kadar ucuz mu” diye feryat ediyor.
Toplumun içinde bulunduğu durum ise karar duruşmasına katılan ve açıklama yapan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ özetliyor:
“Ortada anlaşılması ve kabullenilmesi mümkün olmayan bir cinayet var. Bir toplumsal cinnet sürecinden geçerken onun bir yansımasını görüyoruz…”
Ailelerini geçindirebilmek, yaşamlarını sürdürebilmek için mücadele eden müzisyenlere, şarkıcılara, türkücülere hak ettikleri değeri vermemiz, onlara karşı saygılı davranmamız dileğiyle…
İyi haftalar
Umut Vakfı
