19 Ağustos 1999 Gölcük ve 12 Kasım 1999 Düzce depremlerinin ardından depreme karşı alınacak önlemler yıllar boyu tartışılıp bir arpa boyu yol gidilmezken, yıl 2023’e geldi ve 6 Şubat gecesi ve gündüzünde asrın felaketini yaşadık. Güneydoğu bölgemizde 10 ilimiz bu depremde öyle bir sallandı ki, resmi rakamlara göre 50 binin üzerinde vatandaşımızı kaybettik. Şehirler ve köyler yok oldu. Ülkenin üç metre kaydığını söyledi uzmanlar. O dev gibi yarıkları gördükçe insanın içi ürperirken, Kuzey Marmara faz hattına dikkat çekiyor bilim adamları.
Depreme karşı alınması gereken önlemleri tartışıyor bilim adamları ekranlarda. Dinliyoruz ve bölgemizde de Allah Korusun böyle bir felaketin yaşanabileceğini yönündeki görüşleri de yakından takip ederken, aklımıza gelen soruları araştırıyoruz.
Kent merkezlerinde depreme karşı alınacak önlemlerin başında, eski ve depreme dayanıksız binaların güçlendirilmesi veya kentsel dönüşüm üzerinde görüşler öne çıkarken, beton ve demir analizleri de isteniyor. Dikkat çeken ise şu:
Kent merkezlerinde bu kadar çok yönlü önlem ya da önlemler tartışılırken, kırsal kesimde ne oluyor?
Şöyle küçük bir araştırma yaptığımızda köylerde beton ve demir analizlerinin yapılmadığını öğrendik. “Neden?” sorusunu araştırırken de karşımıza bilinen “mevzuat” çıktı. Mevzuat köylerde beton ve demir analizlerinin yapılmasına gerek olmadığını belirtiyormuş. Allah Allah? Neden? Felaket köy ve şehir ayrımımı mı yapıyor? Yani olası bir depremde, köylerde yaşayanlar tehlikeden uzakta da, şehirdekiler mi tehlikede?
Bu tuhaf ve ilginç durumu Kdz. Ereğli’nin il Genel Meclis üyelerinden Rıfkı Gültekin ile Mehmet Aksoy’a sorduğumuzda yanıt veremediler ve “araştıralım, sorup soruşturalım” dediler. İl genel Meclis üyeleri nasıl bir bilgiye ulaşır ve daha sonra nasıl bir açıklama yaparlar veya yapmazlar bilemiyoruz da, biz buradan Vali. Kaymakam, Mimar ve Mühendisler Odaları başta olmak üzere konunun muhataplarına “NEDEN KÖYLERDE BETON VE DEMİR ANALİZLERİ ALINMIYOR? BU BÜYÜK TEHLİKELEYE KARŞI SİZLER NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ” sorusunu sormak istiyoruz.
Bilmem yanıt verip de, kamuoyunu bilgilendirirken “mevzuat böyle diyor, biz ne yapalım” mı derler.
Olası deprem veya depremlere karşı alınacak önlemler konuşulup, bir karar alınırken köylerde yaşayan vatandaşlarımızın da can ve mal güvenliğini gözlerden uzat tutmamak gerek değil mi?
Haber: Eyüp Bektaş
