Manseyt-3

 

Henüz o zamanlar çiçeği burnunda sayılırdı. Çalışanlarına göre birçok departmanı vardı ama iki ana bölümünden söz edilirdi. Tevsiat ve İşletme.

Kısaca hatırlamak gerekirse, tevsiat bölümü çalışanları, fabrikanın büyümesi adına yeni yeni tesislerinin yapılması, gelişip genişlemesi işlerinde çalışırken, işletme bölümündekiler üretim ve sonrası işlerde çalışırlardı.

O günlerin üzerinden çok yıllar geçti.

Kasabanın fabrikası artık yaşını başını aldı, büyümesini gelişmesini büyük ölçüde tamamladı. Ülkenin en önemli kuruluşlarından birisi oldu, her geçen günde konumunu, önemini artırarak yaşamını devam ettiriyor.

Son yıllarda öyle böyle değil çok çok bencilleştiğinden söz ediliyor.

Emekleri karşılığı ücretini vererek çalıştırdığı kişilerin dışında kasabanın üzerinden elini eteğini çekmiş.

İşte o büyümeye çalıştığı zamanlarda ve sonrasında çoklukla Kışla köyü Gülüç köyü taraflarına bazen Meydanbaşı taraflarına gök yüzünden renkli renkli küçücük pul misali parlak metalimsi bir şeyler yağardı. Beraberinde ağır bir koku hissedilirdi.

Fabrikanın bacalarından çıkan demir tozlu kirli paslı sağlığa zararlı dumanlar, bazen Gülüç Irmağı boyunca, bazen Devrek yol ayrımı Kepez köyü hattının baca vazifesi görmesi sebebiyle içerilere doğru yayılırdı.

Kimi zamanda o zehirli duman bulutu, rüzgârın etkisiyle denizin üzerinde asılıp kalırdı.

O günden bugüne çok şey değişti ama fabrikanın kasabanın havasını suyunu denizini kirletmesinde hiçbir azalma olmadığı gibi aksine artan bir acımasızlıkla çevreyi doğayı kirletmeye devam ediyor.

Bir iki hafta önceydi yerel basında bazı haberler dikkat çekti.

Akıllı kavşak diye tabir edilen Devrek yol ayrımındaki köprülü kavşak yakınlarında trafik kilitlenmiş, ambulanslar gidecekleri hastanelere ulaşamamışlar, sirenleri ortalığı inletmiş. Bunlara havalı kornalı araçlar ve diğer araçlardan çalınan kornalar da eklenince insanlar çıldıracak hale gelmişler.

Bazı kasabalı vaka i adiye haline gelen bu olayları kanıksamış, bazıları ise kasaba artık çekilmez hale geldi diyor. Zaman zaman istasyondan eski hükümet konağının önüne araçla bile 40 dakikada gidildiği söyleniyor.

Yine yerel basında yer alan bir habere göre, geçen yıl Marmara denizinde görülen çok kişiyi de rahatsız edip endişelendiren adına Müsilaj denilen görüntülerin bir benzerine kasaba kıyılarında rastlanmış. Hava kirliliği biliniyordu da denizdeki bu görüntüye ilk kez rastlanılmış.

Kasabanın şehir içi trafiği çoktan içinden çıkılmaz hale gelmişti de görsel kirliliği karmaşası gürültüsü de had safhaya ulaşmış.

Yerel basında trafik kazalarının, kaçakçılığın, uyuşturucu olaylarının, silahlı kavgaların yaralamaların, fuhuş haberlerinin yer almadığı bir güne rastlamak artık imkânsız.

Yani kasaba havasıyla suyuyla trafik çilesiyle otopark sorunuyla kirlenen deniziyle asayiş olaylarıyla kasaba olmaktan çıkmış tam bir kaos ortamına dönmüş.

Önemli çok önemli olduğuna inanılan genel seçimlere çok az bir zaman kaldı. Ülke kuruluşunun 100. yılını tamamlıyor. Bu seçimin, önceki seçimlere benzemeyeceği çok farklı olacağı biliniyor.

Kasabanın aday listelerindeki ağırlığı ilk kez bu kadar net kendini gösteriyor.

Hele hele işçinin, alın terinin, emeğin, eşitliğin, özgürlüğün sesi olan parti, aday listesinin başına kasabadan bir kadın adayı yerleştiriyorsa, kasaba adına bu ayrı bir gurur vesilesi olmalı.

Yıllardır kasabayı Ankara’da temsil edecek, savunacak, sesi olacak bir vekili yok yakınmaları sona erecek gibi gözüküyor. Bu listelere göre kasabanın ilk kez mecliste iki veya üç vekili olabilir.

Acaba bu vekil adayları tebrik teşekkür başarılar dileklerini alırken, kasaba ahalisine nelerin sözünü veriyorlar.

Kasabanın sorunları yerel yönetimin meselesidir, biz ne yapabiliriz mi diyecekler?

Fabrika, kasabanın havasını suyunu denizini kirletiyor bunun için yapacaksınız denildiğinde, onlar büyük çok büyük özel kuruluşlardır biz karışamayız mı diyecekler?

Veya üç beş kişinin sebeplenmesi için denizimiz çöplük olabilir, nasıl çözüm bulacaksınız?

Diye sorulduğunda ne diyorlar diyeceğim ama, şunun şurasında ne kaldı ki?

Bekleyip görelim.

TİCARET BAKANLIĞI'NDAN ÖNEMLİ UYARI TİCARET BAKANLIĞI'NDAN ÖNEMLİ UYARI

Editör: Derya Tetik