Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Karadeniz Ereğli Eğitim Fakültesi ve Eğitim Bilimleri Bölüm Başkanlığı işbirliği ile bu yıl ikincisi düzenlenen kongre, Erdemir Kültür Merkezi’nde başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan kongrenin Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Okan Bilgin’in ‘teşekkür’ konuşmasının ardından kürsüye gelen Ereğli Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Soner Yavuz, Filistin’de yaşanan olaylara değinerek, “İsrail'in Filistin halkına yönelik insanlık dışı saldırıları sonucunda hayatını kaybeden tüm Filistinli kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Filistin halkının acılarını paylaşıyor, tüm saldırı ve şiddet eylemlerinin derhal durdurulması çağrısında bulunuyoruz” dedi.
9 BİNE YAKIN MEZUN
Kongreye ilişkin değerlendirmesinde ise, kalkınmayı sağlayacak eğitim süreçlerinin en temel öğesininöğretmen eğitimi olduğunu savunan Yavuz, şunları söyledi: “İçinde bulunduğumuz teknoloji çağında, ülkeler eğitim-öğretim süreçlerinin ve kalitesinin arttırılmasını, ilerlemenin vazgeçilmez bir parçası olarak görmektedirler. Dolayısıyla, kalkınmayı ve ilerlemeyi sağlayacak eğitim süreçlerinin en temel öğesi de öğretmen eğitimidir. İlk mezunlarını 2001 yılında veren fakültemiz, şu ana kadar 9000'e yakın öğretmen adayını mezun etmiştir. Fakültemizde, Sınıf Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, Türkçe Öğretmenliği, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği, Fen Bilgisi Öğretmenliği, ilköğretim Matematik Öğretmenliği, Özel Eğitim Öğretmenliği ile Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık olmak üzere toplamda aktif 8 lisans programında öğretmen yetiştirmektedir.
Üniversitemizde, kalite süreçlerine büyük önem verilmektedir. Dolayısıyla, Eğitim Fakültelerini akredite eden EPDAD-Derneği tarafından, 2019 yılında aynı anda 6 lisans programımız ilk kez akredite edilmiştir. 2022 Yılında rehberlik ve psikolojik danışmanlık lisans programı ilk kez;Türkçe öğretmenliği ile sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programlarımız ise ikinci kez akredite edilmiştir. Bu sene içinde fen bilgisi öğretmenliği ve ilköğretim matematik öğretmenliği lisans programlarımızın ikinci defa akreditasyon süreçleri ise devam etmektedir. Yükseköğretim Kurulu her sene üniversitelere Engelsiz Üniversite Bayrak ve Nişan ödülleri vermektedir. Bu kapsamda, fakültemiz 2022 yılında Mekânda Erişilebilirlik Bayrağı Olan Turuncu Bayrak; 2023 yılında ise Eğitimde Erişilebilirlik Bayrağı olan Yeşil Bayrak sahibi olmuş, aynı zamanda Sosyo-Kültürel Faaliyetlerde Erişilebilirlik Bayrağı olan Mavi Bayrağa da aday gösterilmiştir. Bütün bu başarılarımızda bizleri cesaretlendiren ve fakültemizin gelişiminde büyük emeği olan Rektörümüz Sayın Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer'e de şükranlarımı arz ediyorum.”
ERDEMİR ve TAT METAL’E TEŞEKKÜR
Ereğli Eğitim Fakültesi’nin öğrenci odaklı olma kültürünü benimsediğini, her yıl lisans ve lisansüstü öğrencilere yönelikeğitimde yeni yaklaşımlar öğrenci kongresi düzenlendiğini de söyleyen Yavuz; o günlerde katkı sunan ERDEMİR ve Tat Metal’e ayrı parantez açıp şöyle dedi: "Bu sene ikincisini düzenleyeceğimiz kongremiz Cumhuriyet’imizin kuruluşunun 100. Yılında "Cumhuriyetin Yeni Yüzyılında Eğitim" temasıyla şekillenmiş olup, kongre içeriğinde 65 sözlü bildiri sunulacaktır. Ayrıca geçen seneden farklı olarak öğrencilerin akademik gelişimine yönelik olan çeşitli üniversitelerden görevlendirilmiş öğretim elemanları tarafından 14 atölye çalışması da yapılacaktır. Kongremizin düzenlenmesinde emeği geçen ve bizlere destek olan başta Erdemir Genel Müdürü Sayın Niyazi Aşkın Peker olmak üzere, Tat Metal Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Akın Tatoğlu'na ve diğer tüm paydaşlarımıza sonsuz teşekkür ve şükranlarımı sunarım.”
DÜŞÜNMEYE TEŞVİK EDER
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’de, konuşmasında, bir toplumun geleceğinin şekillendirilmesinde eğitimin kilit role sahip olduğunu söyledi. Özölçer, “eğitim, bireylere bilgi, beceri ve anlayış kazandırmanın ötesinde, onları düşünmeye teşvik eder, sorunları çözmelerine yardımcı olur ve potansiyellerini en üst düzeye çıkarmalarını sağlar. Aynı zamanda, eğitim toplumsal eşitsizlikleri azaltma, insan haklarını destekleme ve demokratik bir toplumun temellerini atmada kritik bir araçtır” ifadelerini kullandı. Eğitimin, bireylerin kendi geleceklerini inşa etmelerine yardımcı olduğunu, toplumların daha aydınlık ve sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlemesine de olanak sağladığını vurgulayan Özölçer, “eğitimin önemini vurgulamak ve eğitime erişimi teşvik etmek, her toplumun ve elbette üniversitelerin en öncelikli görevlerinden biri olmalıdır” diye konuştu.
ÖĞRENCİ MERKEZLİ BİR YAKLAŞIM…
Kongreye ilişkin değerlendirmesinde ise, kongrelerin, eğitim alanında yeni yaklaşımların ve yenilikçi fikirlerin paylaşılacağı bir imkân sunması açısından önem arz ettiğini belirten Özölçer, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Geleceğimizi emanet edeceğimiz bireyleri yetiştirmek için gereken becerileri ve değerleri ele alacağımız bu akademik etkinlik, eğitimdeki dönüşümün önemini vurgulamaktadır. Yükseköğretim kurumları olarak, öğrenci merkezli bir yaklaşımın benimsenmesi eğitimdeki dönüşümün anahtarıdır. Öğrencilerimizin ihtiyaçlarına duyarlı, onların öğrenme süreçlerine rehberlik eden ve onları kişisel ve akademik gelişimlerine odaklanan bir anlayış, yükseköğrenimin temelinde yatmaktadır. Öğrenci merkezli bir yaklaşım, sadece ders içeriğinin ötesine geçer; aynı zamanda öğrencilerimizin katılımını teşvik eder, onların görüşlerini dinler ve onları etkin bir şekilde destekler. Bu yaklaşım, öğrencilerimizinöğrenme deneyimlerini zenginleştirirken, gelecekteki liderlerin yetişmesine de katkı sağlar. Yükseköğretim kurumlarının, öğrencilerimizi merkeze alarak onları daha iyi bir geleceğe hazırlama sorumluluğunu taşıdığını unutmamalıyız. Bu doğrultuda, üniversitemiz, eğitim-öğretim, AR-GE ve topluma hizmet üretme faaliyetlerini her geçen gün arttırmaktadır. 13 ayrı kampüste 15 Fakülte, 1 Devlet Konservatuvarı, 4 Yüksekokul, 3 Enstitü, 9 Meslek Yüksekokulu ve 36 Uygulama ve Araştırma Merkezi ile üniversitemiz mevcut konumunu çok daha ileri bir noktaya taşımak için çalışmalarına devam etmektedir.
"ÇEKİCİ HALE GETİRİYOR"
Dijital çağda, eğitim ve öğrenme, daha önce hiç olmadığı kadar önemli bir konuma yükselmiştir. Dijital dünya, öğrencilere ve eğitimcilerimize sınırsız kaynaklara, özelleştirilmiş öğrenme deneyimlerine ve küresel işbirliği fırsatlarına erişim sağlıyor. Eğitimde dijital araçlar ve platformlar, öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmelerini, özgün projeler geliştirmelerini ve dünya genelindeki uzmanlarla iletişim kurmalarını mümkün kılıyor.
Bu, öğrenme deneyimlerini daha katılımcı ve ilgi çekici hale getiriyor. Ancak, bu büyük potansiyeli gerçekleştirmek için, teknolojiyi sadece bir araç olarak kullanmak yetmez. Aynı zamanda dijital okuryazarlık, eleştirel düşünme ve etik sorumluluk gibi becerileri de geliştirmeliyiz. Dijital dünyada eğitim ve öğrenme, bireylerin geleceğe daha hazırlıklı olmalarını sağlayan bir anahtar haline gelmiştir. Bu nedenle, bu alandaki yenilikleri desteklemeli ve öğrencilere dijital dünyanın potansiyelini keşfetme fırsatı sunmalıyız.”
100’ÜNCÜ YIL VURGUSU
Cumhuriyet’in yeni yüzyılında, eğitim ve yükseköğretim alanında sürdürülebilir bir gelecek inşa etkenin aynı zamanda toplumsal eşitsizliklerin azaltılması ve herkesin eğitim fırsatlarına erişebilmesi için çalışmak anlamına geldiğini de savunanRektör Özölçer, konuşmasını şöyle tamamladı: "Ülkemiz, Cumhuriyetimizin 100. yılında, eğitim ve yükseköğretim alanlarında önemli dönüşümlerle karşı karşıyadır. Geleceğin Türkiye'sini inşa etmek için eğitim, temel taşımızdır ve yükseköğretim ise bu taşın en üst noktasında yer alır. Ülkemizin bu yeni yüzyılında eğitim ve yükseköğretimde karşılaştığımız fırsatlar ve sorumluluklar büyüktür. Eğitimde teknolojik dönüşümün potansiyelini kullanarak öğrenci merkezli, esnek ve etkili öğrenme ortamları oluşturmalıyız. Yüz yüze eğitime ek olarak; dijital kaynaklar, ve çevrimiçi dersler gibi yenilikçi yaklaşımlar, eğitimi daha geniş kitlelere ulaştırmak ve öğrencilere daha fazla özgürlük ve olanak sunmak açısından kritik öneme sahiptir. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında, eğitim ve yükseköğretim alanında sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek, aynı zamanda toplumsal eşitsizliklerin azaltılması ve herkesin eğitim fırsatlarına erişebilmesi için çalışmak anlamına gelir. Öğrencilerimizin sadece akademik değil, aynı zamanda sosyal ve kişisel gelişimlerini desteklemeliyiz. Bu yolda, birlikte çalışarak, eğitim ve yükseköğretim sistemimizi daha iyi bir geleceğe doğru yönlendirmeye devam edelim. Sonuç olarak, Eğitimde Yeni Yaklaşımlar Kongresi, eğitimdeki değişimi desteklemek ve bu değişime öncülük etmek için bir fırsat olarak görülebilir. Hep birlikte, Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni yüzyılında eğitimi nasıl daha iyi hale getirebileceğimize dair yaratıcı fikirlerimizi paylaşarak, geleceğin aydınlık yollarını açabiliriz.
Kongrenin gerçekleştirilmesinde emeği geçen Kongre Düzenleme Kurulu üyelerine, Kongremize destek olan Erdemir Demir Çelik ve Tat Metal'in çok değerli yöneticilerine şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca kongrenin kıymetli çağrılı konuşmacılarına, atölye hazırlayan öğretim üyelerine ve bildirileri ile katılım sağlayan tüm öğrencilere ve dinleyicilere teşekkür ederim.”
PLAKET VERİLDİ
Rektör, konuşmasının ardından; bugüne değin katkılar sunan ERDEMİR Genel Müdürü Niyazi Aşkın Peter ile TAT Metal Genel Müdür Danışmanı Ali Sezai Demirel plaket ve teşekkür belgeleri takdim etti.