Doç.Dr.Evrim Şencan Gürtunca: "Alemdar'ın tek deniz savaşı olması gibi, tarihte ilk defa esir alınanlar kendilerini esir alanları esir almıştır. Bunun başka bir örneği tarihte yoktur."
"Gemide esir alınan Fransız askerler Ereğli'de misafir ediliyor. Fransızlar esirleri alabilmek için, her bir aileden 3-5 kişiyi, Ereğli'den tanınmış aileleriyle 10 kişiyi alırız', 'Buraya gemi gönderir Ereğli'yi tarihten sileriz' diye tehdit ediyorlar."
"Ne zamanki Mustafa Kemal Paşa olaya dahil oluyor, Karadeniz bölgesindeki işgali geri çekeceksiniz diyor. Ankara hükümeti bu işe dahil olduğu zaman işin dönüm noktasıdır. Tarihçiyim, belgeleri okuduğumda bir şey fark ettim. Alemdar Vapuru olayı bu kadar sağduyulu çözüldüyse bunun tek bir sebebi var, Atatürk'ün duruşudur"
*
Başkent Üniversitesi Atatürk İlkeleri Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde görevli Doç.Dr. Evrim Şencan Gürtunca, İstiklal Savaşı'nın ilk deniz şehidi Recep Kahya ile Milli Mücadele yıllarında üstün yararlılık gösteren Alemdar Gemisi destanına ilişkin Fransız arşivlerinden çeşitli bilgilere ulaştıklarını söyledi.
SON KAPTAN ULAŞTI...
Ereğli Belediyesi tarafından düzenlenen, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 107. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında milli mücadele yıllarında üstün yararlılık gösteren, 1982'de hurdaya ayrıldıktan sonra aynı ölçülerle yeniden inşa edilerek müzeye dönüştürülen Gazi Alemdar Gemisi'nde söyleşi gerçekleştiren Gürtunca, geminin 1955 yılında kaptanlığını yapan Refik Akdoğan'ın kendisine ulaşması ile Alemdar Gemisi üzerine araştırmalara başladığını belirtti.
100 YILLIK BELGELER
Alemdar Gemisi ile ilgili bilgileri Dışişleri Bakanlığı ve Fransa'nın Türkiye Büyükelçiliği ile paylaştığını anlatan Gürtunca, "Fransızlar bizim hakkımızda ne düşünüyor, bu sonuçta Türk-Fransız muhaberesi, ve kurtuluş savaşının tek deniz muhaberesi. 'Fransız diplomatik arşivine ulaşabilir miyiz?' dedik. Türkiye'nin Fransa Büyükelçisi ile irtibata geçtik. Bizi arşivlerle buluşturdular. 100 yıllık belgeleri ortaya çıkarttık. Ben aslında Ereğlili değilim, ilk kez de Ereğli'ye geliyorum. Dışarıdan bir dokunuş yapmak istedik." dedi.
C-27 DEĞİL, C-80 GAMBOTU
40'ı Türkçe, 16'sı Fransızca olan belgeleri bir araya getirerek bir çalışma yaptıklarını belirten Gürtunca, Fransız arşivlerinde Alemdar Gemisi'nin önünün C-27 gambotu (bir veya birkaç silahlı küçük savaş gemisi) değil C-80 gambotu ile kesildiğinin yer aldığını belirtti.
"BU TARİHTE DE BİR İLK"
İstanbul'dan 8 kişi tarafından kaçırılan Alemdar Gemisi'nin Ereğli'ye kömür ve mürettebat almak için yola çıktığını ancak Fransız C-80 gambotu tarafından fark edilmesi üzerine durdurulduğunu ve içerisindeki mürettebatın esir alınarak İstanbul'a dönüş yoluna çıktığını ifade eden Gürtunca, şunları söyledi: "Esir alınan Alemdar Gemisi'ndeki Türk mürettebatta Ali ve Adil beyler Fransızca biliyor ve bunu kimseye de belli etmiyor. Fransızların ne konuştuklarını bilmeleri ve kendilerini kurtarmak için anlamaları lazım. Onları dinleyerek plan gerçekleştiriyorlar. Kendi içlerinde bir kavga çıkarıp Fransızların yanlarına gelmelerini ve onları esir almalarını hedefliyorlar. Hatta Fransız belgelerinde, 'Bu Türkler ne kadar enteresan insanlar. Savaşın ortasında, esir alındılar ama buna rağmen kavga ediyorlar.' yazıyor. Aslında bu da plandı ve bu plan başlarına geliyor. Bu tarihte de bir ilktir. Alemdar'ın tek deniz savaşı olması gibi, tarihte ilk defa esir alınanlar kendilerini esir alanları esir almıştır. Bunun başka bir örneği tarihte yoktur. Bu çok büyük bir olaydır."
EREĞLİ'YE DÖNÜŞ YOLU
Geminin tekrar ele geçirilmesi ile Ereğli'ye dönüş yapan gemiye C-80 gambotunun yanaştığını ve içerisinde olup biteni anlamak istediğini anlatan Gürtunca, "İçerisinde Fransızlar da olduğu için geminin bacasını vuruyorlar ve buna karşılık da verince çatışma çıkıyor. O da Kurtuluş Savaşı'nın ilk deniz savaşının çıkmasına neden oluyor. Muhabere 27 Ocak 1921 tarihinde gerçekleşiyor. Tam 2 saat sürüyor. Çatışmayı fark eden Ereğli halkının müdahale etmesi ile C-80 gambotu uzaklaşıyor" dedi.
"TEK ÇÖZECEK MUSTAFA KEMAL PAŞA"
Ne zaman Ereğli halkı müdahale ediyor o zaman C-80 geri çekilmeye başlıyor. Eski Devlet Hastanesi de bu muhaberede yara alıyor. C-80 geri çekilip Zonguldak'a giderek Fransızlara olup biteni anlatıyor. Fransız esirler Ereğli'ye çıkartılıyor, tam olarak belgelerdeki tabire göre ifade ediyorum Ereğli'de misafir ediliyor. Yine bunun ile ilgili 2 tane önemli belge var. Bu belgelerde İstanbul hükümeti, Alemdar Vapuru olayını tek çözecek kişinin Mustafa Kemal Paşa olduğunu biliyor. Sadrazam Teyfik Paşa'nın Mustafa Kemal Paşa'ya yazdığı telgraflar var, 'Bu olayı bir tek sen çözebilirsin, bu olayı çöz' diyor. Fransız belgelerinde gördüğüm ama Türk belgelerinde göremediğim çok önemli bir ayrıntı var. Fransızlar, 'Türklere esirlerimizi vermezseniz misilleme olarak sizden sivil esir alırız' diyor. Hatta her bir aileden 3-5 kişiyi, Ereğli'den tanınmış aileleri ile 10 kişiyi alırız', 'Buraya gemi gönderir Ereğli'yi tarihten sileriz' diye tehdit ediyorlar. Biz de karşılığında, 'tamam esirlerinizi veririz, Alemdar'a dokunmayacaksınız, İstanbul hükümetine vermeyeceksiniz. Bir şartımız da Türk bandıralı gemilere dokunmayacaksınız' diyorlar.
"ATATÜRK'ÜN DURUŞU"
Ne zamanki Mustafa Kemal paşa olaya dahil oluyor, o da Karadeniz bölgesindeki işgali geri çekeceksiniz diyor. Ankara hükümeti bu işe dahil olduğu zaman işin dönüm noktasıdır. Tarihçiyim, belgeleri okuduğumda bir şey fark ettim. Alemdar Vapuru olayı bu kadar sağduyulu çözüldüyse bunun tek bir sebebi var, Atatürk'ün duruşu. Atatürk savaşın ortasında olmamıza rağmen, karşımızda itilaf kuvveti olmasına rağmen Atatürk tüm belgelerde şöyle bir şey yapmış, 'bir savaş halindeyiz, buradayız' diyor. Onlar, 'Vururuz' diyorlar, O'da 'vurun biz buradayız' diyor. Dönemin Fransız gazetelerini araştırdık, sayfalarca Alemdar Vapuru'nu anlatmışlar. Tahmin edileceği gibi Türkler'e korsan demişler sonra aynı gazeteler Fransızlar için daha az avantajlı olmasına rağmen Alemdar Vapuru olayının Ankara hükümetinin istediği şekilde çözme yoluna gittik diyor. 15 Şubat günü sözlü bir anlaşma yapılıyor, esirler teslim ediliyor. Alemdar, İstanbul Hükümetine verilmiyor, Tür bandıralı gemilere dokunmuyorlar ve Karadeniz'den geri çekilmeye başlıyorlar. Ankara ve Fransız hükümetinin ilk anlaşması Ankara anlaşmasıdır. Ankara anlaşmasının imzalanmasının en temel sebebi Alemdar olayındaki sözlü anlaşmadır.
"TARİH KİTAPLARINDA YOK"
Ereğli'de çok kişi ile tanıştım, herkesle tanıştım. Ereğli dışında hiç kimse Alemdar Gemisi'ni tanımıyor. Kendi öğrencilerime anlatıyorum, öğrencilerim şaşkınlıkla izliyor. 'Böyle bir olay var, Kurtuluş Savaşı'nın tek deniz muhaberesi, kimse neden anlatmıyor?' diyorlar. Çünkü müfredatta yok. Bunu çok istiyorum, tarih kitaplarına geçmesini, müfredata dahil edilmesini bekliyorum."
Programa Ereğli Kaymakamı Mehmet Yapıcı, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Niyazi Uğur, Ereğli Belediye Başkan Yardımcıları Atilla Bulak, Tayyar Mendeş, İlçe Emniyet Müdürü Hasan Ünlü, İlçe Jandarma Komutanı Ali Akça, Gazi Alemdar Müze Gemisi Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Oktay Demiroğlu, siyasiler ve sivil toplum kuruluşları katıldı.