MHP Karadeniz Ereğli Belediye Başkan adayı İlkay Özdemir, yaptığı yazılı açıklamada, Karadeniz Ereğli'nin durumunun vahim olduğunu, esnafından gencine kadar pek çok sorunla karşı karşıya kaldığını söyledi. Karadeniz Ereğli'ye, bir kadın eli değmesi gerektiğine vurgu yapan Özdemir, konuya ilişkin yaptığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"BEN İLKAY ÖZDEMİR"
Kıymetli Ereğli halkı ben İlkay Özdemir. Milliyetçi Hareket Partisi belediye başkan adayıyım. Uzun yıllar vergi dairesinde gelir şefi olarak mükelleflerime hizmet verdim. Ardından yine ekonominin kısıtlı olduğu bir dönemde Kdz Ereğli Gelir Müdürlüğü görevini yerine getirdim. O dönem yaptığım çalışmalarla belediyemize ciddi kazanımlar elde ettirdim. Daha sonrasında ise 10 yıllık bir süreçte Milliyetçi Hareket Partisi ilçe başkanlığı görevini yaptım.
"HİZMET ETMEKLE GEÇTİ"
Kıymetli halkım, ömrümün yarısı güzel şehrimize hizmet etmekle geçti. Bu şehir bana makamlar verdi sorumluluklar verdi. Verdiği makamlara layık olmanın ve verdiği sorumlulukları yerine getirmenin gurur verici bir karşılığı olarak ta bu şehir beni bağrına bastı ve bana İlkay Abla dedi. Bu şehir bugün bana tekrar bir sorumluluk vermek istedi. Bu sorumluluğu ancak sen yerine getirirsin dedi. Geçmişte sorumluluktan kaçmadığım gibi bugün de kaçmıyorum. Bir kadın böyle büyük bir sorumluluğu almak zorunda kalmışsa durum vahim demektir.
"HALK YALNIZ BIRAKILDI"
Ereğli’mizin durumu gerçekten çok vahim. Ereğli halkı yalnız bırakılmış, Ereğli halkı huzursuz, Ereğli halkı korku içinde, Ereğli halkı belediyesi ile bağlarını koparmış, sokaklar yürünemez halde, gençler hayallerini kaybetmiş, esnaf umutsuz, derdi olan karşısında çözüm üretecek bir muhatap bulamıyor, yahut araya maddiyat girmeden hiçbir derde bir çözüm bulunamıyor. Kadınlarımızın ne kadar mutsuz ve ne kadar zor şartlar altında çalışmak zorunda olduklarını biliyor musunuz ? Esnafın her geçen gün zarar ettiğini ancak belediyeden bir şey istemeye ve hatta bir şeyleri şikayet etmeye korktuğunu biliyor musunuz ? Öğrencilerin özel ders ihtiyacı olduğunu ancak ailelerin maddi imkanı olmadığı için çocuklarının eşit eğitim hakkına sahip olamadıklarını biliyor musunuz ?
"UYUŞTURUCU, ALKOL VE FUHUŞ BATAĞI"
Şehrimizde atanamayan onlarca öğretmenin olduğunu ve evlerinde maddi bunalımlarla boğuştuklarını biliyor musunuz? Gençlerimizin uyuşturucu , alkol ve fuhuş batağında kaybolduklarını biliyor musunuz? Engelli vatandaşlarımızın şehrimizin güzelliklerinden bizler gibi faydalanamadığını biliyor musunuz? Sporcularımızın yeterli alt yapı tesisleri ve profesyonel ekipman olmadığı için yeteneklerinden mahrum kaldığını biliyor musunuz? İmar problemlerinin rant uğruna çözülemediğini biliyor musunuz? Yaklaşık 175 bin nüfuslu şehrimizin uzun yıllardır sadece 40-50 kişiyi zengin etmekle meşgul olduğunu biliyor musunuz? Bir türlü becerilemeyen otopark ve yol düzenlemeleri yüzünden yaşanan kazalarda kaç vatandaşımızın kaç motosiklet sürücüsünün hayatını kaybettiğini biliyor musunuz?
"YERLİ YABANCI SAFSATASI"
Gelecekte en çok ihtiyacımız olacak olan tarım ve hayvancılığın yok edildiğini biliyor musunuz? Pazarcı kardeşlerimizin yıllardır o atıl pazaryerinde neler çektiklerini biliyor musunuz? Vatandaşın kaldırım işgalleri yüzünden caddede yürüyemediğini biliyor musunuz? Doğal güzelliklerden tarihi dokulardan mahrum bırakıldığınızı biliyor musunuz? Şehrimizde hayvanların bile huzurla yaşayamadıklarını biliyor musunuz? Sırf doğum yeri Ereğli değil diye birilerinin hizmet alma ve seçenek olma noktasında haklarına ambargo uygulanmasının yani açıkça ortalıkta dönen “ yerli - yabancı “ safsatalarının bu şehre ne kadar zarar vereceğini biliyor musunuz ? Saatlerce saysak bu eksiklerin bitmeyeceğini biliyor musunuz?
"EREĞLİ HİÇ GELİŞMEDİ"
Ereğli yıllardır hiç değişmedi, hiç gelişmedi. Avrupa şehri dediğimiz Ereğli’miz her gün kasabaya hatta köye dönüşüyor. Şehir tüm kurumları ile kavga halinde, esnaf, vatandaş, belediye kavga halinde. Tüm şehir birbiri ile kavga halinde olunca da bırakın gelişmeyi, yaşanan afetin acıları bile becerip sarılamıyor. İşte ben bu şehrin İlkay Ablası olarak bu sebeplerle aday oldum. Halkımızın sağlık ve huzur ile güzel şehrimizde yaşama hakkını tesis etmek için aday oldum. Halkımızı, koca koca adamların seçim kampanyası yürütmek yerine Ereğli’yi bölüşme kavgasından kurtarmak için aday oldum. Üç beş süslü bina vaat etmek yerine gerçek problemleri tespit edip Ereğli’nin geleceğini kurtarmak için aday oldum. Yıllardır belediyeyi hep birlikte yönettikleri halde, “Ereğli’ye ne hizmetiniz oldu ?” Sorusuna cevap bile veremeyenlerin bugün “hangi partiden olursa olsun yeterki adımız menfaatimiz olsun” düşüncesi ile listelere doluşmalarına karşı aday oldum.
UYGULANABİLİR PROJELER...
Fırsat ve yetkileri varken hizmet etmeyi beceremeyenlerin Ereğli’yi yönetmeyi sadece kendi hakları olarak görmelerine karşı aday oldum. Asla gerçekleşmeyeceğini hepimizin bildiği projeler yerine akıla mantığa ihtiyaca ve ekonomiye uygun , şehrimizi gerçekten kalkındıracak uygulanabilir projeler sunmak için aday oldum. Biliyorum ki Ereğli halkı gözüne sokulan bu tiyatrolardan , danışıklı dövüşlerden belediyeyi kazanmak uğruna harcanan olağan üstü paralardan ve bunların karşılığında bitmek bilmeyen rant beklentilerinden rahatsız. Biliyorum ki Ereğli halkı kendisine dayatılan adaylardan ve bu karmaşadan ve de bu karmaşadan menfaat çıkarmaya çalışanlardan rahatsız. Biliyorum ki Ereğli halkı şehirdeki tüm kavgaları bitirecek, şehrin çehresini değiştirecek, kadınlara, kızlara, yaşlılara, çocuklara umut olup hizmet edebilecek, Gelecek nesiller için mücadele edecek, aracı olmadan, korkmadan, kayıtsız şartsız doğrudan ve kolay hizmet alabileceği, kolay ulaşılabilir kişiyi başkan olarak seçmek isteyecek. Ve biliyorum ki İlkay Özdemir’e inanarak Üç Hilale atacağınız bir oy bu şehrin kaderini değiştirecek. Güzel şehrim Ereğli’yi seviyorum , sizleri seviyorum, haydi birlikte başaralım. Haydi Kdz Ereğli’ye kadın eli değsin"
