15 Haziran 2023 Perşembe günü Kdz. Ereğli Atatürk Anıtı önünde toplananlar okullara imam atanmasına tepki gösterdiler. Eğitim-İş Sendikası’nın Eğitim İş Kdz, Ereğli Şubesi Basın Sekreteri Gökşin Pınar’ın okuduğu ortak metinle 14 ve 28 mayıs seçimlerinin ardından Eskişehir ve İzmir’de okullara imam ve vaiz gönderilerek eğitimde gericileştirme adımlarının atıldığına dikkat çekildi.
Eğitim-İş’in dışında Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Kdz. Ereğli Şubesi ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Kdz. Ereğli Şubesinin imza atarak destek verdiği ortak metinde; İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İzmir İl Müftülüğü arasında yapılan protokolle, 842 okula, yani İzmir’deki her 3 okuldan 1’ine “manevi danışman” adı altında imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri görevlisi ve kuran kursu öğreticisi gönderilmekte olduğu kaydedildi.
Gökşin Pınar sözlerine “Eğitim-iş olarak İzmir genelinde yapılan görevlendirmelere ve bunun dayanağı gösterilen ÇEDES projesi protokolüne karşı sendikamızca dava açılmıştır. Mesleğin itibarına ve çocuklarımızın geleceğine yönelik tehdit oluşturan bu hukuksuz uygulama ortadan kalkıncaya kadar tüm örgütlü gücümüzle mücadelemizi sürdüreceğimizi, devam eden aşamada da yine eylemlilik sürecimizle birlikte yargısal süreçleri işleteceğimizi ilan ediyoruz.” Diyerek devam etti.
UYARIYORUZ!
Bahadır, ortak metni şu sözlerle tamamladı.
ÇEDES protokolü hukuksuzdur: Anayasamıza, yasalara ve yönetmeliklere açıkça aykırıdır. Laik ve bilimsel eğitimle taban tabana zıttır.
Çünkü Anayasa ile de Milli Eğitim Temel Kanunu ile de çelişmektedir.
Anayasa’nın 42.Maddesi “Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir. Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz” derken, ÇEDES hem bir kanunla belirlenen bir uygulama olmadığı için hem de laik ve bilimsel eğitimle tezat olduğu için bu kesin hükümle çelişmektedir.
Yine Anayasanın 128. Maddesi’ndeki “Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür” hükmü, bir alandaki kamu hizmetinin o alandaki kamu idaresi ve memurlarınca görülebileceğinin altını çizmektedir.
Ayrıca Milli Eğitim Temel Kanunu “Eğitim ve öğretim hizmetinin, bu kanun hükümlerine göre Devlet adına yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden Milli Eğitim Bakanlığı sorumludur” der. Burada bakanlık, ÇEDES ve benzeri protokollerle bu görev alanını başka kurumlara devrederek, kendi kanunu ile çelişmektedir.
UYARIYORUZ !
ÇEDES protokolü tehlikelidir: Eğitim biliminden ve pedagojiden bihaber, çocuklarımıza nasıl yaklaşılacağını bilmeyen yetişkinleri okullara sokmak tamiri mümkün olmayan birçok sorunu da beraberinde getirecektir.
UYARIYORUZ !
ÇEDES protokolü öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin mesleki itibarına hakarettir. Öğretmenlik
mesleği yasada da açıkça tarif edildiği üzere bir uzmanlık mesleğidir. Eğitim-öğretim eğitimcilerin işidir.
UYARIYORUZ!
ÇEDES protokolü mantıksızdır: Alanında uzman eğitimciler varken konuyla ilgisi olmayan kişileri
ve yapıları eğitim sistemimize sokmak kamu kaynaklarını doğru kullanmamaktır. Açıkça israftır.
Okul yöneticilerine sesleniyoruz;
Okullardaki eğitim faaliyetinin yasal çerçevede yürütülmesi sizlerin sorumluluk alanınızdır. Koltuğunuza değil, onun arkasında asılı olan Başöğretmenin resmine bakın ve bu protokolleri reddedin.
EĞİTİM EMEKÇİLERİNE SESLENİYORUZ;
Sevgili meslektaşlarımız; öğrencilerimiz bizlere Başöğretmenin emanetidir. Onları, laiklik karşıtı uygulamalara terk etmeyiniz! Kimsenin sizin dersinizi bölme, gasp etme, sizin dersinizden öğrenci çıkarma hakkı yoktur. Bu tür girişimleri her şeyden önce öğrencileriniz, sonra mesleki itibarınız için reddediniz!
VELİLERİMİZE SESLENİYORUZ;
Çocuklarınızın eğitim adı altında manen ve fiziken güvencede hissetmeyecekleri hiçbir uygulamayı kabul etmek zorunda değilsiniz. Onların geleceği için bu protokolü reddedin!
Eğitim-İş tüm örgütlü gücüyle, protokolü reddeden herkesin sonuna kadar yanında olacaktır. Eğitim dışı kurumlarla, gerici dernek ve vakıflarla imzalanan protokollere ve projelere karşı
“UYARIYORUZ”
“Çocukları korumak, vatanı korumaktır”
Başöğretmenin eğitim neferlerinin bir araya gelerek oluşturduğu Eğitim-İş olarak bu “reddetme” çağrısının, laftan ibaret olmadığının, protokolü reddeden herkesin sonuna kadar ve tüm gücümüzle yanında olacağımızın altını çiziyoruz.
ADD Kdz. Ereğli Şubesi, ÇYDD Kdz. Ereğli Şubesi ve Eğitim-iş olarak Milli Eğitim Bakanlığını Anayasal ve yasal sorumluluklarını yerine getirmeye ve bu ağır yanlışlıklara son vermeye çağırıyoruz.