Konuşmasına "Uyuşturucu dört bir yanımızı sardı." diyerek başlayan Ertuğrul, şu ifadelere yer verdi: " AKP'nin 22 yıllık iktidarları döneminde uyuşturucuyla mücadele konusunda ne kadar samimiyetsiz ve başarısız olduğunu hep beraber görüyoruz. AKP iktidarında uyuşturucu da uyuşturucunun getirdiği sorunlar da giderek arttı.Mecliste defalarca bu konuyu araştıralım dedik. Her seferinde iktidarın oylarıyla reddedildi. Neden çocuk yaşlara kadar indi? Neden okul önlerine kadar geldi? Siyasi bağlantıları nedir? Bu kadar çeşidi ülkeye kim sokuyor? Kim ürettiriyor? Kim izin veriyor? Kim sattırıyor? Paralar nereye gidiyor? Tüm bu sorunun ve soruların temelinde ülkenin ekonomik ve toplumsal koşulları yatıyor. İktidarınız dönemlerinde bu koşulları değiştirmeye niyetiniz olmadığı gibi bu koşulları yaratan ana aktörlerden biri oldunuz.
"NASIL MI OLDUNUZ?"
Dün burada 20.5 metre uzunluğunda, Türkiye’de yakalanan uluslararası suç örgütleri, uyuşturucu baronları ve çetelerle ilgili bir liste paylaşıldı. Yakalansın iyi, güzel. Yakalanan kişi ve madde miktarının artması marifet mi peki? Asıl soru, bunları bu ülkeye kim getirdi? Kim cirit attırdı? Kim bunların kolayca ülkeye girmesini sağladı? İşte bu soruların cevabıdoğrudan kendinize dokunacağından araştırmaya, engellemeye yanaşmadınız, yanaşmıyorsunuz. Çok yakın zamana kadar genel merkezinizde büro çalışanı olan bir kişi “pudra şekeri” skandalıyla gündeme gelmişti. Bu skandal olaydan sonra bir de kendisine çakarlı araç tahsis edildiğini gördük. Ne ala memleket!
"YAKALANAMAYAN VEYA YAKALANMAYAN NELER VAR?"
Mersin limanını mesken ettiniz. Bir de yakalanan miktarlarla övünüyorsunuz! Acaba daha yakalanamayan veya yakalanmayan neler var? Daha geçtiğimiz günlerde bir hakimin adli emanetten edindiği uyuşturucu maddelerle diğer yargı mensubu arkadaşlarıyla parti yaptığı ortaya çıktı. Bunu bir yargı mensubu yapabiliyorsa bu iş yargıya bile sıçramış demektir. Bir başka örnek de emniyette yaşandı. Daha önce uyuşturucuyla mücadeledeki başarısı nedeniyle ödüllendirilen emniyet mensubu, kuryelik yaparken yakalandı. Maalesef görüyoruz ki işin yargı ayağı var, emniyet ayağı var bir de suçlularla şüpheli ilişkiler içerisinde olan siyasiler var. İktidarın ilçe başkanları var, madde bulundurduğu için iş yeri mühürlenen iktidar il genel meclisi adayı var. Uyuşturucu davasında rüşvetten ceza alan eski vekil eşi savcılar var. Gelin de bu işin bu kadrolarla çözüleceğine inanın!
"GENCECİK ÇOCUKLARI GÖRÜYORUZ"
Sosyal medyada her gün kullandığı madde nedeniyle ayakta duramayan gencecik çocukları görüyoruz. Bu konuda hem uluslararası veriler hem de Emniyet Genel Müdürlüğünün kendi verileri tehlikenin boyutunun ne kadar büyük olduğunu en acı gerçeğiyle ortaya koymaktadır. 11-12, hatta 10 yaşında bile madde bağımlılığı için hastaneye getirilen çocuklarımız var. İşin en kötüsü ne biliyor musunuz? Birleşmiş Milletler verilerine göre sentetik uyuşturucu kullanımı sonucunda yaşanan ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında 1'inci sıradayız. Uyuşturucu tacirleri artık zengin ailelere değil, daha ucuz olan sentetik maddelerle fakir fukaraya da göz dikmiş durumda. Ülkemizde uyuşturucu madde kullanımındaki tablo bu kadar vahimleşmişkeniktidarın bu konuda da başarısız olduğu gün gibi ortadadır. Zira madde bağımlılığıyla mücadele bir ekip işidir. Yani ancak devletin tüm kurumlarının koordineli ve etkin bir şekilde mücadelesiyle aşılabilecek bir sorundur. Bu nedenle bu araştırmanın Meclis çatısı altında açılmasını Cumhuriyet Halk Partisi grubu olarak destekliyoruz."