Karadeniz Ereğli'de kömürün bulunuşunun 195. yılı kapsamında "8 Kasım Uzun Mehmet'i Anma ve Kömür Günü" kutlandı. Kestaneci Mahallesi'ndeki Uzun Mehmet Anıtı önünde düzenlenen tören, çelenk sunumu, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
"EMEĞİN BAŞKENTİ İSMİNİ ALDI"
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, programda yaptığı konuşmada, Uzun Mehmet'in 1829'de taş kömürünü Neyren deresinde bulmasının ardından 1848'de resmi üretimin başladığını, Cumhuriyet'in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının, madencilere ve maden havzasına sahip çıkmasıyla taşkömürü sayesinde demir çelik fabrikaları, enerji santralleri kurulan kentin sanayi şehrine dönüşerek "emeğin başkenti" ismini aldığını ifade etti.
"ÖZVERİ VE KÜLTÜR İŞİ"
Mutlu, madenciliğin dünyanın en zor, en ağır ve en riskli iş kollarından birisi olduğunu vurgulayarak, "Madencilik, özveri ve kültür işidir. Bu kültür sabahtan akşama kazanılmamıştır. Maden işçileri; bu kültürü, 176 yıllık üretim sürecinde kazanmış, bu uğurda 5 bin şehit vermiştir. Bölge insanımız acılar yaşayarak madenciliği öğrenmiştir. Maden Havzamız, taşkömürü üretimi, demir-çelik fabrikaları ve enerji santraliyle uzun yıllar ülkemiz sanayisinin lokomotifi olmuş, ülkemizin gelişip büyümesine büyük katkılar vermiştir. Ancak, özellikle 1990 sonrasında küreselleşme adı altında uygulanan yanlış politikalar nedeniyle işçi sayısı ile birlikte taşkömürü üretimi de gerilemiştir. Türkiye, demir çelik sanayinin ana hammaddelerinden biri olan koklaşabilir özellikteki taşkömürü ile enerji santrallerinde kullanılan taşkömürü ihtiyacını karşılayabilmek için yılda 38 milyon tondan fazla kömür ithal eder ve her yıl taşkömürü ithalatına milyarlarca dolar öder hale gelmiştir." dedi.
"1.5 MİLYAR TON TAŞKÖMÜRÜ REZERVİ VAR"
Enerji savaşları nedeniyle dünyada ve özellikle Avrupa'da yaşanan enerji krizinin, batılı ülkeleri yeniden taşkömürü üretimini harekete geçirme planları yapmaya zorladığını, bu gelişmelerin yerli ve milli kaynakların değerlendirilmesinin önemini bir kez daha ortaya koyduğuna dikkati çeken Mutlu, "Yeraltında çıkarılmayı bekleyen 1,5 milyar ton taşkömürü rezervimiz var. TTK’nın kurulu kapasitesi yıllık 5 milyon ton kömür üretimidir. Yani ülkemizin de kendi kaynaklarını harekete geçirme ve ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılayabilme imkanı bulunmaktadır. Demir-çelik fabrikalarımızın yüksek fırınlarını çalıştırmak, sanayimizin çarklarını döndürebilmek için havzamızdaki öz kaynağımız taşkömürüne ihtiyaç olduğu açıktır. Başta demir-çelik sanayisinin ihtiyacı olan koklaşabilir taşkömürünü havzamızdan karşılayabilmemiz mümkündür." şeklinde konuştu.
YERLİ VE MİLLİ VURGUSU
Mutlu, TTK'ye 2 bin yeni maden işçisinin iş başı yaptığını ancak kurumdaki işçi açıklarının kapatılamadığını, ithalatın azaltılması ve Türkiye’nin bu ağır faturayı hafifletmesi için yerli ve milli kaynaklara daha fazla önem verilmesi ve TTK’nın öncelikle yerüstü ve yeraltı işyerlerinde norm kadroyla ve istikrarlı bir şekilde çalışması gerektiğini, iş sağlığı ve güvenliğinin tam anlamıyla sağlanarak taşkömürü üretiminin artırma zorunluluğu olduğuna dikkati çekti.
Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık ve TTK Armutçuk Müessese Müdürü Tuğrul Toprak da günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalar yaptı.
Öğrenciler tarafından okunan madenci şiirinin ardından program sona erdi.
Törene, Karadeniz Ereğli Kaymakamı Mehmet Yapıcı, Karadeniz Bölge Komutanı Albay Ahmet Öztürk, TTK Genel Müdürlüğü yöneticileri, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, sendikaların üyeleri, maden işçileri ve vatandaşlar katıldı.