DÜZCE (AA) - GÖKSEL CÜNEYT İĞDE - Düzce'de yaşayan Asiye ve kızı Gülten Demircan, ata mesleği hayvancılığı dayanışma içinde devam ettiriyor.
Demircan ailesinin hayvancılık serüveni, yaklaşık bir asır önce doğup büyüdükleri Gölyaka ilçesine bağlı Yunusefendi köyünde başladı.
Yıllarca özveri ve sevgiyle baktıkları hayvanlarla et ve süt üretimine katkıda bulunan ailenin son temsilcilerinden anne ve kızı, hayvanların bakımını üstlendi.
Asiye ve Gülten Demircan, köydeki çiftlikte 130 büyükbaş hayvan ile 30 buzağının bakımını, dedeleri ve babalarından edindikleri tecrübelerle yapıyor.
Ata mesleği hayvancılığı dayanışma içinde sürdüren anne ve kızı, aile bütçesine de katkı sağlamanın mutluluğunu yaşıyor.
- "Hayvanlarla ilgilenmek bana iyi geliyor"
Evli ve 2 çocuk annesi 49 yaşındaki Asiye Demircan, AA muhabirine, daha önce tekstil fabrikasında çalıştığını ancak aileden gelen hayvan sevgisi ağır basınca çiftlikte çalışmaya karar verdiğini söyledi.
Yaklaşık 10 yıldır çalıştığı çiftlikte 6 ay önce de kızının işe başladığını aktaran Demircan, "Kızım da bir süre tekstilde çalıştı ama sıkıldı. 'Anne ben de geleyim.' dedi. Zaten yanıma sürekli geliyordu, özendi ve burada çalışmak istedi." dedi.
Demircan, güne hayvanların sağımıyla başladıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Altlarının temizlenmesinden yemlenmelerine kadar her işi yapıyoruz. Ben genelde büyükbaşlarla, kızım da buzağılarla ilgileniyor. Ona buzağıların yemlerini, suyunu, sütünü verirken yardım ediyorum, beraber yapıyoruz. Zaman geliyor zorlanıyoruz ama her zorluğun kolaylığı var. İşimizi kızımla dayanışma içinde yardımlaşarak yapıyoruz."
Kadınların hayatın her aşamasında olması gerektiğine inandığını dile getiren Demircan, "İzinli günümde bile buraya gelmek ve çalışmak istiyorum. Burası benim için daha iyi. Hayvanlarla ilgilenmek, onların sevgisi benim için daha önemli. Evde oturmaktansa hayvanlarla ilgilenmek bana daha iyi geliyor." ifadesini kullandı.
- "İşimi severek yapıyorum"
30 yaşındaki Gülten Demircan ise hayvan sevgisinin ailesinden geldiğini söyledi.
Hayvanlarla uğraşmanın hoşuna gittiğini belirten Demircan, "Annem burada çalışmaya başladığından beri sürekli yanına gelirdim ve yardım ederdim. Hayvanların sütünü, yemini verirken hep onu izlerdim. Yapabilirim diye düşündüm ve annemden beni de yanına almasını istedim. Böylece işe başladım, neredeyse 9 ay olacak." dedi.
Demircan, doğdukları andan itibaren hayvanların bakımı ve beslenmesiyle ilgilendiğini bunu da annesiyle dayanışma içinde yaptıklarını anlatarak, şunları kaydetti:
"İşimi severek yapıyorum. Doğduklarından itibaren hayvanların yemlerini, suyunu, sütünü veriyorum, altlarını temizliyorum. Annem sabah sağımdayken ben yavruların sütünü yemini hazırlayıp veriyorum. İşim erken biterse ona sağımda yardım ediyorum. Sonra ahıra geçiyoruz, hayvanların altlarını temizleyip yemlerini veriyoruz. Dayanışma içerisindeyiz, annem, babam ve ben 3 kişiyiz. Birbirimize destek olarak devam ediyoruz. Bir kadın dışarıdan hiçbir beklentisi olmadan kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Kadınlar da başkalarından medet ummadan hayatına yön verebilir."
Özellikle buzağılarla geçirdiği anlara ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımların ilgi gördüğünü aktaran Demircan, "Onları sarıp sarmalamak çok hoşuma gidiyor. Onlar da çok mutlu oluyor." ifadelerini kullandı.
