Akraba evliliklerinin sağlık üzerindeki olumsuz etkileri üzerine yapılan tartışmalar, Türkiye'de yeni bir yasağın habercisi olabilir. Özellikle doğu ve güneydoğu bölgelerinde yaygın olan kuzen evlilikleri, son yıllarda genetik hastalıklarla ilişkilendirilmekte ve bu evliliklerin sınırlanması yönünde sosyal medyada ciddi tartışmalar yaşanmakta. 2025 yılında kuzen evliliklerinin yasaklanması konusu, bu tartışmaların merkezinde yer alıyor.BURSA (İGFA) - Genetik hastalıklar arasında öne çıkan SMA (Spinal Musküler Atrofi), akraba evliliklerinin en çok tartışıldığı başlıklardan biri. Uzmanlar, akraba evliliklerinin genetik çeşitliliği azalttığını ve bu durumun SMA gibi hastalıkların ortaya çıkma riskini artırdığını vurguluyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, Şanlıurfa ,7 ile akraba evliliklerinin en yüksek olduğu il olarak öne çıkıyor.
Bu oran, genetik risklerin en yoğun görüldüğü bölgelerden biri olan Şanlıurfa'daki sağlık sorunlarıyla doğrudan ilişkilendiriliyor. Bu nedenle, sağlık otoriteleri ve hükümet yetkilileri, genetik hastalıkların yayılmasını önlemek adına kuzen evliliklerini yasaklama gibi radikal önlemler almayı değerlendiriyor.
SOSYAL MEDYADA GENİŞ YANKI
Sosyal medyada "kuzen evliliklerinin yasaklanacağına dair haberler geniş bir yankı uyandırdı. Birçok kullanıcı, akraba evliliklerinin doğurabileceği sağlık sorunlarının farkına vararak, olası bir yasağı desteklediklerini belirtiyor. Özellikle SMA hastası çocuk sayısındaki artışın bu tartışmalarda önemli bir rol oynadığı görülüyor. Sosyal medya platformlarında, kullanıcılar bu yasağı memnuniyetle karşılayan yorumlarda bulunuyor.
“YERİNDE BİR KARAR OLABİLİR”
Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan uzmanlar, akraba evliliklerinin kan uyuşmazlığı riskini artırdığı ve başta SMA olmak üzere doğacak çocuklardaki engellilik ihtimalini artırdığını kaydediyor.
Öte yandan her akraba evliliğinin hastalık riski barındırmadığını da ifade eden uzmanlar, potansiyel risklere karşı söz konusu “akraba evliliği yasağının” tartışılmasının ve uygulanmasının Türkiye şartlarında yerinde bir karar olabileceğine değiniyor.