B S P Taşlıksız 1

Whatsapp Image 2024 07 13 At 18.31.23

Samsun'da 13 öğrenci gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvurdu Samsun'da 13 öğrenci gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvurdu

İl ve ilçe tarım Müdürleri, birlik yöneticileri, ziraat odaları, üretim kooperatifleri başkan ve yöneticileri ZAYBİR’in ev sahipliğinde 13 Temmuz 2024 cumartesi günü Kandilli’de biraraya geldi. TTK Armutçuk Müessesesi misafirhanesinde sabah kahvaltısındaki buluşmanın açış konuşmasını yapan ve kısa adı ZAYBİR olan Zonguldak İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Abdurahman Canlı önemli konulara parmak basarken, “söylenmesi gerekenler söylenmeli” diye konuştu.

Canlı çok net vurgularla açık mesaj verdiği konuşmasında şöyle dedi.

“Zonguldak’ta yani ekmeğin eksi 500’lerden kazanıldığı, çıkarıldığı bir yerde artık oraya girme olanağı da yoksa, burada ekmek neredeyse onu bulabilecek  en önemli sektördür çünkü tarım ve hayvancılık. Bunun bütün bileşenlerini dahil olamayanların dahil olduğu işbirliği yaptığı ve Zonguldak’a yeniden daha iyi bir yere getirebileceği bir sürecin olabileceğini umut ediyorum. Sayın il müdürümüz sayesinde bu başlatılmış.

 Bu toplantının oluşumunda emek veren ZAYBİR yönetim kurulu üyelerimiz özellikle kadın arkadaşlarımız, bizim geçtiğimiz üç yıl içerisinde yürüttüğümüz bir takım çalışmalar oldu. Bu çalışmalarda belge alan eğitimlerimize öğrenme süreçlerimize katılan arkadaşlarımızın emeklerine, yüreklerine teşekkür ediyorum. Çünkü bu sofraya gelenlerin hepsi bu arkadaşlarımızın ellerinden geçti, meyvelerı varıncaya kadar, yetiştirilen sebzelere varıncaya kadar. Hepsi onların el emekleri onlara teşekkür etmek istiyorum.

 Bu örgüt ZAYBİR Zonguldak İli Arı Yetiştiricileri Birliği, esasında geleneksel kalıplara aşarak toplumun bütününü kucaklayan, toplumun bütününün söz sahibi olduğu bir örgüt olma yolunda ve dolayısıyla toplumun yarıdan fazlasını oluşturan konuların bir adım öne çıkması kendileriyle ilgili söz söylemesi karar süreçlerine katılmasına hedeflemiştik. Bu konuda her şeye rağmen hareket halindeyiz, her şeye rağmen devam ediyoruz.

Şimdi derneğimizin bilgi notlarında kendi tarihimizi anlattık ama bir iki şey de ben ezberden söylemek istiyorum. Örneğin Zonguldak İli Arı Yetiştiricileri Birliği 700 asıl üyeye sahip. 700 asıl üye demek bu örgütün 800 ljra yıllık aidatı var Toplamda 560 bin TL yıllık aidat demek bu. Hepsini alabilirsiniz bu aldığınız aidatlarla bu kurumsal yapıyı çevireceksiniz kurumsal yapı dediğimiz şey Çaydeğirmeni, Devrek, Gökçebey ve Çaycuma’yı temsilen bir şube, Ereğli ve Alaplı adına Ereğli’de şube ve Zonguldak’ta zorunlu olarak bir Zonguldak merkez Şube. Buralar da bu faaliyetleri örgütleyeceksiniz.             Yine belirttik, farklı yerlerle arılıklarımız var. Özellikle ıslah arılığımızın bulunduğu Gümeli beldesine gidiş geliş 90 km. Yani sadece gitseniz arılığa, böyle bir bedeli var. Dolayısıyla biz bu zorunlulukları biz ya da bizden sonra olacaklar, bu zorunlulukları yaşarken biraz da ilgili olan herkesin bu süreçte birbirini anlamasını bekliyoruz. Çünkü aynı tarafta olanlar birlikte iş yapmak zorunda olanlar birbirini anlamazsa geleceğe doğru adım atılmaz. O zaman biz anlaşılmamız gerektiğini düşünüyoruz bunu istiyoruz. Örneğin 5996 sayılı yasaya göre kurulmuşsak; kanun koyucu der ki, size gerek yok o zaman bir kararname çıkarır veya başka bir karar çıkarır yoksunuz der olmayız gider, kendi işimize bakarız. Bir ihtiyaç üzerine kurulduysa  o zaman kamu görevlileri başta olmak üzere benzer yapılar örgütler yan yana olup düşünmeleri gerekir diye düşünüyorum. Biz kendimizi anlatırken bunların altını çizmezsek ileride söylememiz gereken sözü söylememiş oluruz bu da ileride belki de üzüleceğimiz pişman olacağımız şeylere neden olur. Örneğin kamu görevlilerinin bizi doğru anlamasını istiyoruz. Yani kimse yanlış anlamasın belki sahiden anlaşılmıyoruz. Çünkü kamu görevlileri bir kamusal hizmet yapıyor. Sürekli altını çizmeye çalışıyorum bağışlayın kamu görevlisi olarak çalıştım 30 yılın üzerinde hizmetim var ve masanın öbür tarafında oturulup diğer tarafın nasıl göründüğünü bilen bir insanım. O anlamda söylüyorum.

Şuanda ki görevim yönetim kurulu başkanlığı. Örneğin Orman Genel Müdürlüğü Alaplı Suludere bölgesinde arıcılar için kulübe yaptı bir üyemiz bizi aradı dedi ki ya benim kulübem nerede? Bizim yapıldığından haberimiz yok verildiğinden de haberimiz yok. Hiçbir şeyden haberimiz yok.

Ya da bir başka yerde bir Tarım İlçe Müdürümüz arıcılık kursu eğitimi düzenledi hoca getirdi bizim haberimiz yok. İnsanlar sordular siz neredesiniz? Siz niye yapmıyorsunuz? Diye.

Bir başka yerde arıcılıkla ilgili bir sorun çıktı örneğin karantinaya alınması gerekiyordu hastalıklarla ilgili bir durum vardı biz üyelerimizden öğreniyoruz.

Şunu söylemek istiyorum. Birlikte iş yapmak zorunda olanlar birbirini tamamlamazsa birbirinin önünü açmazsa bu süreci birlikte tamamlayamazsak birbirinin rakibi gibi anlaşılırsa bu olmaz. Onun için söylüyorum. Bunu söylemezsem yanlış olur.

Geleceğe dair de bir iki şey söylemek isterim. Bunu hazırladığım metinden okuyacağım. Bizi dosta da düşmana da muhtaç etmeyecek yollar bulmak zorundayız. Ne zaman ülkede bir sorun olsa Zonguldak dile getiriliyor, madenci fazla alıyor orası fazla burası fazla ama geldiğimiz nokta neresi biliyor musunuz?    Buranın toprağını kazarlar götürürler camını Düzce’de üretirler kumunu bilmem nerede yaparlar biz sadece o kıraç alanlara bakarız.

Buranın gelirler kökünden hem de hiç kurala uymaksınız defne ağaçlarını keserler götürürler nerede ne yaparlar bilmem ama biz ağaçların köküne bakarız.

Zonguldak böyle bir Zonguldak. Her şeyi alırlar geçerler. Biz artık gemideki kaptan değil en son kaptan terk eder derler ya biz gemideki varisleriz Zonguldak’ı terk edemeyenleriz biz gitmek yerine gidecek yeri olmayanlarız. O zaman biz başımızın çaresine bakmak zorundayız.

Ve sayın il müdürüm bir alan açtı bu alanı en verimli şekilde kullanıp buradan bir sonuç çıkaralım. Bu alanı çıkarırken bir kooperatif mi kurulması gerekiyor bir şirket mi kurulması gerekiyor. Ama asıl meselemiz şu insanlar yaşam alanlarını terk etmeden yaşadıkları dağ başlarında dere boylarında oraları terk etmeden içecek suları olsun yumurtlayan tavukları olsun temiz toprakları olsun ve biz onların orada yaşarken bir dilim ekmeği üretmesini hatta gidip fırından ekmek almak zorunda kalmamasını da sağlayalım.

Biz örgütler olarak elbette bir şeyler yapalım ama asıl onlara ulaşalım. İnanıyorum ki şuan ki çıkışla eğer doğru durursak biz bunu sağlarız. Sadece örnek olsun diye il müdürüm ve diğer dostlarımızla yeri geldiğinde konuşuyorum.

Zonguldak’ın en önemli değerlerinden biri de kestane. Kestanenin ağacı keresteyi yapılıp kullanılıyordu şimdi kestanenin ağacı ister meyvesi ister balını ister tuttuğu toprağı deyin neyini derseniz deyin kestane dediğiniz ağaç herkesin aklına ormandaki bir ağaç olarak gelir. Dalı kurumuş kurusundan ağla için kazık yapılan ve ya sepet örecekler için bir anlam ifade eder. Oysa biz şu aşamayı geçmek zorundayız biz kestane ağacını orman ağacı değil de bizim bahçemizde yetiştireceğimiz cevizden belki fındıktan bile zahmeti daha az olması nedeniyle daha fazla ekonomimize katkı sağlayacak doğamıza katkı sağlayacak bir ürün olduğunu varsayalım. Çünkü yaşanacak çevre solunacak bir havamız yoksa hiçbir şeyin hükmü yok. O zaman kestane ağaçlarını bugün mevzuat olarak bahçe bitkisi haline getiremesek bile bununla ilgili özel projeler yapalım çalışmalar yapalım bunu verimli bir ürün katma değer kaynağı ve istihdam alanı olarak sağlayalım. Bu konuda verimsiz orman alanları kullanılabilir hazine arazileri kullanılabilir 2B likler kullanılabilir.

Defalarca konuştuk çok çabası var düşünsel anlamda emekleri de var bir de bu memlekete katma değer sağlayacak korunabilmesi itibariyle de katma değer sağlayacak ürünlerden bir tanesi çok kolay yetişiyor cennet hurması dediğimiz hurma türü. Bunun için bir aronya ya da yaban mersini ya da farklı denilenlerin ötesinde bunların yapılabilmesi bunların kurutulabileceği alanların oluşturulması bunların soğuk hava depolarının oluşturulması yine bizim çabamızla oluşturulması korunabilmesi ve bu ürünlerin artık katma değer kaynağı haline getirilebilmesi esastır. Bunu yapabilmek için biz önderlik anlamında müdürümüzün açtığı bir yol var. Burayla birlikte ben eğer biraz sarılırsak meseleye başarılı olacağımızı düşünüyorum.”

Zonguldak İl Tarım ve Orman Müdürü Nihat Ağan da bir konuşma yaptı ve şunları söyledi:

Bir çok yeni koymak amaçlı tarımda belli bir yerlere gelme ya da ürettiğimiz ürünleri işleyebilecek belli bir kapasite oluşturabilmek amaçlı yapılacakların da konuşulduğu bir platform haline geldi. Tabi ki dönemsel bu beşinci oldu. Dönem dönem oluşan bakanlığımızın projeleri hibe programları bunları en kısa sürede burada çiftçilerimizin sözcüsü olan çok değerli platform üyelerimizin kanalıyla onlara ulaşabilmek amaçlı o bilgilendirmeleri yapıyoruz.

Bugün de zaten çok değerli tarımı destekleme kurumu biliyorsunuz Türkiye’de 2024 yılı itibariyle 81 ilde faaliyet göstermeye başlayan Tarım ve Kırsaldan destekleme kurulu ilimizde de kuruldu. Şuanda Ticaret ve Sanayi Odasının giriş katında faaliyetleri devam ediyor. Son dönemlerdeki yeni çıkan bilgilendirmeleri yapacaklar. Bizim amacımız özellikle sayın başkanımın ifadesi gibi hizmet. Derdimiz buraya Zonguldak’a taş üzerine bir taş daha fazla koyabilmek ufuklar açabilmek ne oluyor buradaki bu birliktelikler birbirimizi tanımak için bir fırsat oldu. Birbirimizin yapmış olduğu çalışmalarla ilgili bazı tecrübelerin aktarılması için de çok önemli bir platform oluştu. Bazı Ziraat odası başkanlıklarında problemli olduğu sorunları birbirine aktararak çözüm yolları buldular. Diğer birlik başkanlarımız kendi konuları ile ilgili görüştüler. Sadece burada 5996 sayılı ve diğer kanunlara tabi birliklerden bahsediyorum hepsi çok değerli çalışmalar yapıyorlar. Biz onlarla beraber neyi yapabiliriz sorun varsa nasıl hızlı bir şekilde çözebiliriz ya da önümüzdeki dönemde gelecekte ne yapılabilir tarımda biraz daha farklı boyutta işler yapabilmenin ne gibi yolları var bunları konuşuyoruz. Kendilerine tekrardan bu kurumu kabullenip o heyecanı görüyorum her gelişimizde bir heyecan içindeler bunun mücadelesi için teşekkür ediyorum. Bu devam edecek tabi ki biz sorunlarımızı çözmek için buradayız. Sayın Bakanımızın çok büyük katkılarıyla önümüzdeki dönemde yapılacak birçok çalışmanın da önceliğini yapıyoruz tarımsal üretim planlamasında yeni konuları burada paylaşıyoruz burada neyi daha iyi yapabiliriz sorusunun cevabını bulmaya çalışıyoruz.

Whatsapp Image 2024 07 13 At 18.31.11Whatsapp Image 2024 07 13 At 18.31.05

Muhabir: Mustafa Kemal Bektaş