Kadınların ve çocukların afetler sonucu ölme ihtimali, erkeklerinkinden 14 kat daha fazla. Üstelik iklim felaketleri kadınları ve kız çocuklarını şiddete, cinsel istismara açık hale getiriyor; güvenli ve hijyenik koşullarda barınma haklarını ellerinden alıyor. "Kadın ve çocuk güvenliğini kapsayan iklim politikaları üretilmesini istiyorum" diyen Serap Cinoğlu kampanya başlattı. Destekliyorsan, imzala, paylaş.
İklim krizinin etkilerinden en çok kadınların ve kız çocuklarının etkilendiğini biliyor musunuz? Çünkü hayatımızda karşılaştığımız her konuda olduğu gibi iklim krizi de toplumsal cinsiyetten bağımsız değil. UNDP verilerine göre kadınların ve çocukların afetler sonucu ölme ihtimali erkeklerinkinden 14 kat daha fazla. İklim krizinin kadınlar ve çocuklar üzerindeki etkileri sadece can kaybı ile sınırlı kalmıyor. İklim felaketleri kadınları ve kız çocuklarını şiddete, cinsel istismara açık hale getiriyor; güvenli ve hijyenik koşullarda barınma ve eğitim haklarını ellerinden alıyor.
Özellikle Türkiye gibi, iklim felaketlerini çok sık ve fazla yaşayan, bir yandan da kadına şiddet ve çocuk istismarının çok yüksek olduğu bir ülkede, kadınlar ve kız çocuklarının iklim felaketlerinden korunması için adım atılması şart. TBMM ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, kadınları ve kız çocuklarını iklim felaketlerinden koruyacak politikalar üretmesini ve eylem planı yapmasını istiyorum.
2024’te mecliste Türkiye’nin iklim krizi ile mücadele politikasını belirleyecek ilk İklim Kanununun tartışılması planlanıyor. Bu gelişme Türkiye gibi Akdeniz iklim kuşağında yer alan ve iklim krizinin artan olumsuz etkilerine karşı günbegün daha savunmasız hale gelen bir ülkede iklim krizi ile mücadele için atılacak çok önemli bir adım. Benim talebim bu politika metninin toplumsal cinsiyet perspektifli politikalar barındırarak iklim krizinin etkilerine karşı daha savunmasız haldeki kadın ve kız çocuklarını korumak için önlemler alması.
Bu kampanya ile iklim krizi ile mücadele için geliştirilecek politikalarda toplumsal cinsiyet faktörünün de mutlaka hesaba katılmasını talep ediyorum. Henüz üniversite öğrencisi olan genç bir kadın olarak bu dünyada daha güvenli bir geleceğe erişmek için toplumsal cinsiyeti, özellikle kadın ve çocuk güvenliğini kapsayan iklim politikaları üretilmesini istiyorum.
1. İklim Kanunu’nun toplumsal cinsiyeti merkeze alan bir perspektifle oluşturulmasını ve kanuna kadınları ve kız çocuklarını iklim krizinin etkilerinden korumak için maddeler eklenmesini talep ediyorum
2. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının iklim krizini kadın hakları ve çocuk hakları krizi olarak tanımasını ve krizle mücadele kapsamında koruyucu önlemler almasını talep ediyorum
